Başbakan Binali Yıldırım, "Biz, 'Suriye bize ne' diyemeyiz, 'Irak bize ne' diyemeyiz. Suriye'yle 911 kilometre hududumuz var. Irak'la 350 kilometre hududumuz var" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, “Bu yıl öyle bir yıl oldu ki bütün olumsuzlukları yaşadık. Başımıza gelen tabiri caizse pişmiş tavuğun başına gelmedi. Terör, Rusya ile İsrail ile anlaşmazlıklar, darbe girişimi, turizmdeki olumsuzluklar. Her şeye rağmen Çin ve Hindistan’dan sonra bütün ülkelerin iki katı kadar büyüme gerçekleşti” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım’ın yoğun İzmir programının son durağı Kiraz ilçesi oldu. Kiraz’da oda temsilcileri ile görüşme öncesi, söz verdiği üzere Kaymakçı Mahallesini ziyaret eden Başbakan Yıldırım, burada halka seslendi. Yıldırım, Kiraz’da yaptığı konuşmada bu yıl tüm olumsuzlukların yaşandığını belirterek, “Başımıza gelen tabiri caizse pişmiş tavuğun başına gelmedi. Terör, Rusya ile İsrail ile anlaşmazlıklar, darbe girişimi, turizmdeki olumsuzluklar… Her şeye rağmen Çin ve Hindistan’dan sonra bütün ülkelerin iki katı kadar büyüme gerçekleşti. Çünkü bize güvenen millet var. Sizlerin güveni bizim gücümüzü artırıyor. Sizler 15 Temmuz’da tanklara karşı göğsünüzü siper ettiniz” diye konuştu.
'BÖLGEYİ TERÖR ÖRGÜTLERİNDEN TEMİZLİYORUZ'
Dostlukları artırıp düşmanlıkları azaltacakları sözünü de tuttuklarını kaydeden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Rusya ile ilişkilerimizi düzelttik. İsrail ile ilişkilerimizi düzelttik. Suriye’de akan kanın durması için İsviçre’de toplantı yapılıyor. İnşallah orada da bir an önce kan durur, günahsız kardeşlerimiz artık bu zulümden kurtulur. Biz ‘Suriye’den bize ne, Irak’tan bize ne’ diyemeyiz. Fırat Kalkanı ile bölgeyi DEAŞ, YPG gibi terör örgütlerinden temizliyoruz.”
'NOTÇULARIN NE DÜŞÜNDÜĞÜNÜN ÖNEMİ YOK'
Türkiye’nin kredi notunun düşürülmesi hakkında da konuşan Yıldırım, şöyle konuştu:
“Birileri Türkiye’nin hızını kesmek için not düşürmeye başladı ama vatandaş onların notunu dikkate bile almadı. Biz not milletten alıyoruz. 10 sefer karne verdiniz. Baştan aşağı pekiyi. Siz not kırsanız ne yazar? Notçuların ne düşündüğünün önemi yok. 3-5 puan not düşürmekle Türkiye’ye hiçbir etkisi olmaz. Burada duracak değiliz. Toplam Türkiye’de çalışanların sayısı 21 Avrupa ülkesinin nüfusundan daha fazla. Haziran itibariyle 27 milyon 651 bin vatandaşımızın işi gücü var. Dört bir yanda 290 organize sanayi bölgesinde 1 milyon 600 bin vatandaş işi aş sahibi. Bir yandan ülke ekonomisi büyütürken diğer yandan yeni iş kapıları açmak için kapsamlı bir program başlattık.”
'47 BİN 920 ESNAF...'
Esnaf ve sanatkarların durumu ile ilgili konuşan Başbakan Yıldırım, “Esnafımızın 2002’de kredi alması imkansızdı. Yüzde 60 faiz. Nasıl kredi alacaksın, alırsan nasıl ödeyeceksin? Bunlar yüzde 7 seviyesine düştü. Kredi hacimleri 30 kart arttı. Düşünce millet fazla açıldı o da ayrı mesele. Allah’a şükür enflasyonun altında yüzde 4 seviyesine düştü. Esnafımıza destek miktarı 20 milyar lira. 30 bin liraya kadar kredi verme imkanı var. Tam 47 bin 920 esnaf ve sanatkar 1 milyar 120 milyon faizsiz kredi kullandı. Yaptığımız sadece bununla sınırlı değil. Kayıt dışılık konusundaki hassasiyetinizi biliyorum. Vergi sosyal güvenlik konularında çalışmalarımız devam ediyor” dedi.
'2019'DA TÜRKİYE YÜZDE 20 DAHA BÜYÜMÜŞ OLACAK'
Önümüzdeki 3 yıl büyüme, enflasyon, reformların ne olacağını anlattıklarını söyleyen Yıldırım, “Bu taahhüt demektir. Şeffaflık budur. Şeffaflık millete hesap vermek demektir. Ne yapıyorsan milletin onayını alarak yapmak demektir. Bu program Türk insanına güvenin tam ifadesidir. Tüm olumsuzlulara rağmen 3 yılda üst üste yüzde 5 büyüyeceğiz. 2019’da Türkiye yüzde 20 daha büyümüş olacak. Türkiye’nin bölgenin barışı, milletin zenginleşmesi, işsizliğin azaltılması için büyümeye ihtiyaç var. Üretmezsek orta gelir tuzağından çıkamayız. Onun için bu memleketin genç ve çalışkan insanları bizim en büyük kaynağımızdır” dedi.
'YÜZDE 7,5 ENFLASYONU BİLE ÇOK GÖRÜYORUZ'
Hedefleri aktarmaya devam eden Başbakan Yıldırım, “Enflasyon 2002’de yüzde 70’lere hatta yukarılara çıktı. Bu sene enflasyon yüzde 7,5. bunu bile yüksek görüyoruz. Gelecek yıllarda enflasyonu yüzde 5’e kadar indireceğiz. Aslında yüzde 5’e kadar indirdik. Fark ettiler, Gezi olaylarını başlattılar. Hemen rahatsız oldular, karıştırmaya başladılar. Kamu borçların milli gelire oranı yüzde 30’un altına inmiş olacak. Yarınımız bugünden iyi olacak. Ne uluslar arası tezgahlar ne bölücü terör, ne FETÖ terörü Türkiye’nin hızını kesmeyecek, yoluna engel olamayacak. 14 yıl boyunca ilk günden bugüne kadar siyasi ve ekonomik istikrarı çok önemsedik ve gözümüz gibi koruduk. Başardıklarımızla asla övünmedik, yetinmedik. Geldiğimiz nokta, rehavete düşmemize sebep olmadı” ifadelerini kullandı.
'İZMİRLİ OLMAK BOŞ LAFLA OLMAZ'
Konuşmasında İzmir’e övgüler yağdıran Yıldırım, şöyle konuştu:
“Görevimiz güzellikleri doğru kullanmak, İzmir’in potansiyeli bir başka. Hem ulusal hem uluslararası büyük potansiyel taşıyor. Böyle bir şehrin milletvekili olmak, benim için en büyük şeref ve onurdur. Bu şehirden sadece milletvekili seçip göndermediniz aynı zamanda ülke yönetiminde de büyük sorumluluk yüklediniz. Bunun ne anlama geldiğini biliyorum. 79 milyon vatandaşın barış ve huzur içinde yaşaması için ne lazımsa bütün arkadaşlarımızla var gücümüzle çalışacağız, çabalayacağız. Gereğini yapacağız. Bütün amacımız sizlere layık olmak. İzmir’i kendi arazileri gibi görenler, İzmir bizimdir diye propaganda yapanlar İzmir’e ne yaptılar? Bu soruyu cevaplamaları gerekiyor. İzmirli olmak boş lafla olmaz. İzmirli olmak İzmir’e hizmet etmekle olur.”
'ELİMİZDEN GELEN ÇABAYI GÖSTERİYORUZ'
“Ben Kirazlılar kadar Kirazlı oldum” diyen Başbakan, “İzmir’in bugün esnaf ve sanatkarlar için neler yaptık; kalkınma hamlemize omuz verdiniz, daha güzel bir Kiraz ve İzmir için çalıştınız. Biz de elimizden gelen gayreti gösterdik. Esnaf ve sanatkarlarımız Türkiye’nin bel kemiğidir. Ahilik kültüründen gelir. Esnaf ve sanatkarın gürültü patırtısı olmaz. Gösterişi sevmez ama istihdamın, üretimin, kalkınmanın lokomotifidir. Tüccar, sanayici, çiftçilerimiz daha verimli çalışsın diye elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. Bize düşen sizin sorunlarınızı çözmek, dertlerinizi dinlemek ve çare bulmak. Mazeret değil çözüm üretmek. Toplumun bütün paydaşlarıyla bir araya geliyoruz, dertlerini dinliyoruz. Tabii 14 yıl boyunca memleketin kalkınması için çok önemli işler yapıldı ama burada bitti mi? Yok. Yapacağımız çok iş var” açıklamasında bulundu.'BİRİNİ TEMİZLİYORSUN BİRİ GELİYOR'
'40 MİLYAR DOLARA ÇIKARACAĞIZ'
'ŞEHİTLER BİZİM BAŞ TACIMIZ'
“Bu toprakların bedeli büyük. Bu toprakları elde tutmanın bedeli büyük. Tabii canımız oluyor. Şehitlerimiz, gazilerimiz oluyor ama her şeye rağmen acılarımızı bağrımıza basacağız. Şehitler bizim baş tacımızdır. Onlar ölü değildir. Bu milletin kalbinde yaşamaya sonsuza kadar devam edecek. Bu bayrak yükseklerde dalgalanıyorsa o şehitlerin şahadeti sayesindedir.”