Kenardan gelen kayıp

Genç ve bir o kadar parlak jenerasyon ile EURO 2024 macerasına başlayan A Milli Takım, teknik direktör Vincenzo Montella’nın kendine has tarzı ile vites yükseltiyordu. 2008’deki yarı finalin ardından Avrupa Futbol Şampiyonası’nda gruptan çıkamayan ‘Bizim Çocuklar’, Almanya’da bu zinciri kırarken ülke futbolu için yeniden umutları yeşertti. İlk kez yabancı bir teknik adamla gruplardan çıkmanın yanı sıra, ilk kez bir Avrupa Şampiyonası’na galibiyetle başlayan A Milli Takım, ‘adım adım hedefe’ mottosu ile adını son 16 yazdırmayı bilmişti. Turnuvanın kadrosu ile gösterişsiz ama oynadığı futbol ve oyun sistemi ile göz dolduran Avusturya ile oynanan son 16 maçı birçok hayalin de temellerini attı.

Almanya şampiyonaya havlu attıktan sonra doğal ev sahibi konumuna gelen ‘Bizim Çocuklar’, Avusturya zaferinin tadını çıkarmak isterken UEFA’nın skandal niteliğindeki Merih Demiral kararı ile yeni bir krizi kucakladı. Turnuva boyunca yaşananlara göz attığımızda Arnavutluk forması giyen oyuncuların Sırbistan’a yönelik söylemleri ve Jude Bellingham’ın rakip yedek kulübesine yaptığı ‘uygunsuz’ hareket yalnızca para cezası ile geçiştirilirken Merih’in ‘bozkurt’ işareti ise maç raporunda olmasada da Almanya’nın baskısı ile 2 maç ceza olarak aleyimize döndü.

Yaşanan süreç maç günü geldiğinde, tribünleri ateşlemiş, takımı ise mücadeleye daha çok odaklamışa benziyordu. Berlin, yarısı kırmızı yarısı turuncu renklere bürünmüş tribünler önünde oynanan çeyrek finalde İstiklal Marşımız’ın ıslıklanmasına benzer bir reaksiyon vermeyen Türk taraftarlar ise Hollanda’ya ‘saygı’ dersi verdi.

3 turnuva aradan sonra gelen çeyrek finalde Montella, yine bildiğini okumaktan vazgeçmedi ve ‘Bizim Çocuklar’ı hedef santrforu olmadan sahaya dizdi. Hollanda’nın çok adamla hücum etmesi maçın başında kalemizde baskıyı artırsa da durumu avantaja çeviren Montella’nın öğrencileri, kanatları kullanarak uzun toplarla rakibine rahat çıkma fırsatı tanımadı.

Kanatları kapatmakta zorluk yaşamayan milliler, kapılan toplarda ise İsmail Yüksek’i arıyordu. Oyunun tam tıkandığı anlarda duran top sonrası Arda’nın savunmayı çaresiz bırakan ortasında Samet Akaydın, yarı final ateşini yakan golü buldu.

İlk yarıda kanatlar içeri kat edemeyen Hollanda, devrede Weghorst hamlesi yaptı. Bu hamleyle önde top tutmaya başlayan Hollanda, oyunun ritmini de kendi lehine çevirmeyi başardı. Devrenin 10 dakikasında sağlı sollu ortaların etkisinden çıkamayan milliler, 55. dakikada Arda’nın direkten dönen serbest vuruşunda derin bir nefes alma fırsatını tepti. Bitime 20 dakika kala çalışılmış bir duran top organizasyonunda savunma direncimiz kırıldı ve gelen golle rüzgar tersine döndü. 73 dakikada Koeman’dan 3 kenar müdahalesi gelirken Montella ise kenarda olan biteni adeta izledi. Değişiklik hazırlığı yapılırken de ritmini bulan Hollanda bu kez Gakpo ile ağları buldu ve Montella’nın planlarına limon sıktı.

Tüm olumsuzluklara, yaşanan krizlere rağmen adını çeyrek finale yazdıran, yaşattıkları sevinç ve heyecan için büyük bir teşekkürü hak eden ‘Bizim Çocuklar’ın ‘peri masalı’ en kritik anda geciken müdahalelerle Berlin’de sona erdi. Bu andan sonra hatalardan ders çıkarmak ve ‘altın jenerasyon’ ile neler başarılabileceği üzerine düşünmekten başka bir çare de kalmadı.

YORUMLAR (7)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
7 Yorum