Gülümsemenin gözlerini acıttığını biliyorum…
Yeni bir yılı karşılamaya hazırlandığımız şu günlerde aşka ve umuda açılan şarkılar dinlemeyi çok istiyorum ama nedense içinden özgürlük ve insan hakları çığlığı yükselen şarkılar beni bırakmıyor. Muhtemelen bazı okurlar, bu hassasiyetimi biraz abartılı bulacaklardır.
Kim bilir belki de haklıdırlar… Çünkü inandığımız, önemsediğimiz insan hakları ve özgürlük gibi değerler ne yazık ki artık kimsenin karnını doyurmuyor ama bu vazgeçiş yüzünden insan olmanın erdemi de hayatımızdan her gün biraz daha uzaklaşıyor.
Öylesine kötücül bir dünyada yaşıyoruz ki dün olduğu gibi katiller, faşist diktatörler aramızda dolaşıyor. Dün nasıl Güney Afrika’da Apartheid rejimi insanları katlettiyse, Hitler Almanya’da Yahudileri gaz odalarında yok ettiyse, Sovyet diktatörü 6 milyon insanı öldürdüyse, bugün de Netanyahu ‘teolojik bir sapkınlığın’ rehberliğinde kadınları, çocukları katletmeye devam ediyor.
Evet bütün bunlar tarihin ve insanlığın hafızasına en zalim anlar olarak nakşedildi. Ama bir de Suriye’nin ‘işkence rejimi var ki içimizi acıtan görüntüler karşısında “keşke böyle bir işkenceci katille aynı çağda yaşamasaydım” demek zorunda kalıyor insan…
Eyvah!.. Pazar yazısı çığırından çıktı ve beni bambaşka bir istikamete yöneltti. Oysa bilgisayarımın başına otururken, Peter Gabriel’in bir aşk şarkısı olan “İn Your Eyes” üzerinden duygusal bir yazı yazmak niyetindeydim. Hatta öyle ki başlığı bile bu şarkının sözlerinden esinlenerek koymuştum.
/Karanlıktaymışım gibi davrandım
pişman değilim çünkü kalbim bir zarar görmez
çok kayıtsız olmayı tercih ederdim
seninle olmayı tercih
ederdim.
Gözlerinde
içinde yanan bir şey görüyorum
oh, içinde
gözlerinde, gülümsemenin acıttığını biliyorum
ama deniyorsun
oh, gülümsemeye çalışıyorsun./
İşin özeti, bu yazıda aşk ve özgürlük birbirine karıştı, doğrusu hiç de fena olmadı. Zira “İn Your Eyes” bitip, içinden özgürlük ve insan hakları çığlığı yükselen “Biko” şarkısı başladığında kalbim başka rüzgarlara savruldu. Bilindiği gibi bu parça apartheid rejimine karşı verdiği mücadele yüzünden 1977’de gözaltına alınan ve cezaevinde ölen aktivist Stephen Bantu Biko'ya saygı duruşu olarak yaratılmıştır.
Gabriel'in vokalleri ve ham sözlerinin yanı sıra "Biko", Steve Biko'nun cenazesinden gizli kayıtlar içermektedir. Bu açılış şarkısı, "Ngomhla Sibuyayo", Güney Afrika'da yaşayan Afrikalılar tarafından başa çıkma mekanizması olarak söylenen birçok Apartheid şarkısından biridir. Ayrıca, nakaratında Xhosa dilinde "gel ruh" anlamına gelen "Yihla moja, yihla moja" ifadesi yer almaktadır.
Peter Gabriel ayrıca Mandela ve Uluslararası Af Örgütü için ve de dünya genelinde insan hakları ihlallerine dikkat çekmek için onlarca konser düzenledi, bu konudaki düzenlemelere destek verdi.
O bir dahi değil, David Bowie, Madonna, Prince, Björk gibi pop müziğin öncülerinin listesinde yer alamadı belki ama hep yeni şarkılar yarattı ve bir değişim öncüsü oldu. Onun dönüşümünü daha iyi anlayabilmek için çıkardığı albümlerin güzergahını izlemek yeterli olacaktır. Önce Genesis'in solisti, sonra bir sanat-rock deneycisi. Daha sonra, küresel bir pop yıldızı ve film müziği orkestra şefi… Bir numaralı hit yapımcısı ve tavizsiz bir avangart. Ve hala yürüyüşünü sürdürüyor…
Peter Gabriel’in "I Don't Remember", "Red Rain", "Big Time", "Shock the Monkey", "Games Without Fronteirs", "Don't Give Up", "Solsbury Hill" "Sledgehammer" gibi çok önemli şarkıları var. Ama "In Your Eyes"’in yeri bende bambaşka… O kadar ışık dolu bir şarkı ki her dinlediğinizde adeta aşk fırtınasına tutulduğunuzu hissedersiniz. Klasik statüsünün ötesinde "In Your Eyes", Gabriel’in solo kariyeri boyunca yaptığı her şeyi kapsayan bir niteliği var. Ritimle deneyler, sıcak pop melodileri ve Batı dışı müzikle muhteşem buluşmalar... Şarkının bitiş bölümünde Senegalli şarkıcı Youssou N'Dour'u öne çıkarıyor ve şarkının orta tempolu ritminde adeta konuşan bir davul kullanıyor. "In Your Eyes" Peter Gabriel'in ahlakının zirvesi ayrıca. Etrafınızdaki dünya tarafından hareket ettirilme hissine içten, ironik ve bıkkın olmayan bir adanmışlık hali gibi sanki….