Öyle zamanlar olur ki kokuların ve gecenin toprak kadar derin akşamına şarkılar bir yağmur gibi akarken parçalanmış hayallerden, suskun telefonlardan seslenirsiniz ama kimse sizi duymaz... Ve sanki terk edilmiş evlerin çekmecelerinde kilitli kalırsınız.
Yaşadığımız dönemin ruh dünyamızda yarattığı sarsıntının bir sonucu mudur bilinmez ama, şu günlerde kötülüklere bulanmış bir dünyada yapayalnız kalmış gibi hissediyorum. Aşkın şarkısı bir gün gelip gecenin korkularını dağıtır diye bekliyorum.
Her şeyin çözüldüğü, aşklardan umut kesildiği bir çağda, üstüme bütün kapılar kapanmış gibi sönüyor sesim.
Ve uykularda sayısız melekle vedalaştığım gecelerde “Don’t Go To Strangers” şarkısı imdadıma yetişiyor, adeta bir rüya aleminde dolaşıyor gibiyim, ama bu şarkı ruhuma iyi geliyor.
Denizle ormanın harikulade bir sessizlikte buluştuğu, dalgaların bile sanki bu şiir kadar muhteşem uyumu kıskandığı bir ortamda sessizliğin içinde çınlayan o güzel sesli kadının şarkısı yüreğinize dokunuyor: Don’t Go To Strangers…
Hayallerini kur
yukarıdaki yıldızlara
lâkin sevecek doğru birine ihtiyacın olduğunda
yabancılara gitme
sevgilim bana gel.
Ateşle oyna
başını yak
lâkin dönecek bir yer kalmadığında
yabancılara gitme
sevgilim bana gel.
İşte o isim, güzel sesli Etta Jones… Caz dünyasında hak ettiği yeri bulamamış yüzlerce isimden birisi Jones. Maalesef hayat her zaman adil olmuyor, eğer talih yüzüne gülseydi belki de bugün Billie Holiday ve Dinah Washington gibi cazın divalarından birisi olacaktı.
Ama hemen belirtmek gerekiyor ki Etta Jones, olağanüstü kariyere sahip harika bir vokaldir, Houston Person ile neredeyse 30 yıl süren işbirliği hala sevgiyle hatırlanıyor. Standart ve popüler ezgileri seslendiren ikili birlikte çalıştılar ve Muse etiketiyle 18 albüm kaydettiler.
Etta, 1928'de Güney Karolina, Aiken'de doğdu ve Harlem'de büyüdü. Diğer pek çok Afrikalı-Amerikalı şarkıcı gibi, ailesinin kilisesinin korosunda şarkı söyleyerek bu yolculuğa başladı, Billie Holiday ve Dinah Washington hayranıydı. Şarkıcılığa başladığı ilk yıllarda besteci Buddy Johnson grubuyla birlikte çalışan kız kardeşi Ella Johnson’ın desteği ile bu grubun turnesine katıldı. 1943'de ülke çapındaki bu turneden sonra, caz yazarı ve besteci Leonard Feather, Etta'yı klarnetçi Barney Bigard'a tavsiye etti ve Jones böylece kariyer merdivenlerinde ilk adımını attı. 1949'da Etta, dönemin en prestijli Earl Fatha Hines grubuna katıldı ve ilk hit şarkısı olan “Kalbimi Hurdacıya Sattım” kaydını gerçekleştirdi. Ve tabii ki Jones, esas çıkışını “Don't Go to Strangers” şarkısıyla gerçekleştirdi ve dünya çapında bir üne kavuştu.
Cazın bu ‘kayıp diva’sı 2001 yılında hayata veda ettiğinde 72 yaşındaydı. “Don’t Go To Strangers” şarkısı 2008 yılında Grammy onur listesine girdi ama o bu güzel anı göremedi…
Etta Jones’un sesi bir caz tutkusudur adeta… Heceleri kendine özgü bir şekilde çıkaran veya kapatan lirik okumalar onu olağanüstü bir blues şarkıcısı yapmıştır. Billie Holiday tarzının en bariz ve ünlü temsilcisiydi ve Holiday taklidi yapma yeteneğine sahip bir sanatçıydı.
Ancak keskin blues duyarlılığı ile Dinah Washington'a bir şeyler borçluydu, son derece doğaçlama cümleleri ise Sonny Stitt gibi korna çalıcılarından geliyordu. Jones, bir zamanlar Count Basie vokalisti olan ve ağır vibrato meşale şarkıcısı Thelma Carpenter'dan da izler taşır. Ne bağıran, ne fısıldayan, ne de geveze olan Jones, 1940'lar ve 50'lerin bir dizi caz standardına ve en sevdiği Sammy Cahn gibi 1999 albümünün konusu olan bestecilerin ezgilerine sıkı sıkıya bağlıydı.
30 yılını müzik yaparak geçiren Jones’e hayat bir ‘diva’ olarak anılma fırsatı vermedi belki ama New York caz dünyasında her zaman yeşil kalan bir sanatçıydı. Eminim bu ‘kayıp diva’nın şarkılarını dinlerken o harikulade sesle ruh dünyanız sükunete erecek ve kalbinize daha çok değer vereceksiniz…
