Bakış farkı!
Dün bir yazı kaleme aldım. Aslında yazı, Turkcell CEO’su Kaan Terzioğlu’nun açıklamalarına dayalı.
Yazıya okur tepkisi oldukça uyarıcı oldu. “Data yeni petroldür” noktasına hiç itiraz yok. Hatta “bir toplumun datası o toplumun vatan toprağı kadar kutsaldır ve önemlidir” dedi arkadaşım. “Petrolu kaybetseniz, yeniden bulabilirsiniz. Ama datayı kaybettiğinizde bir daha geri alamazsınız” uyarısında bulundu.
Okurlar en fazla “Almanya’nın datası Almanya’da kalır” noktasına eğildi. Henüz böyle bir şey olmadığını yazdılar. KARAR Gazetesi Almanya temsilcimiz ve bilişim - teknoloji konusunda yazan Mikdat Karaalioğlu da, “Bu yönde alınmış bir karar yok. Ama Almanya bu konuyu tartışıyor. AB çerçevesinde bir karar alınabilir” diyor.
Lakin datanın korunması ve işlenmesi çok önemli. Bu konu milli mesele. Kaan Terzioğlu’nun uyarısı epey karşılık buldu.
Bir başka konu: “Whatsapp mesela.. Reklamda almıyor. Ama yinede hizmeti bedava sunuyor”.
İşte bu noktaya kafam takıldı. Oysa biz basit oyun yazılımlarını milleti aldatarak GSM operatörleri üzerinden abone yapıyoruz. Mesela dün değindiğim gibi -hava durumu- bilgisini bile hileli şekilde abone yaparak satmaya çalışıyoruz.
Ecnebi, ana hizmeti bile bedava sunuyor...
Biz ise, hava durumunu bile parayla satıyoruz...
Hem de hileli şekilde.
TÜRKİYENİN TARİHİ FIRSATI
Frekans ihalelerinde yerliye kota ayrıldı. Ve vergi indirimi de getirildi. Lakin dün de belirttiğim gibi GSM firmaları yerli kotasını bir türlü dolduramadı. “Yazılım yerli malı olsun” dediler. Ve 3 ay önce bu nihayete erdirilmiş.
Sadece Turkcell bin yazılımcı ar-ge elemanına sahip.
Dün bu konuyu araştırdım-sordum: “O yazılımcı kadro ancak testlere ve güvenliğe yeter” diyor sektör uzmanları. Microsoft sadece yazılımda 200 bin eleman çalıştırıyor ve bir çok işi de dışarıdan alıyormuş.
Aldığım bilgilere göre şu sonuçları çıkardım:
Sadece bir GSM firması bile sağlık alanında, medya alanında, ulaşım alanında vs vs alanlarda yazılımlara ihtiyaç duyuyor. Bu yazılımların hepsini kendi ar-ge’lerinde yapamaz. Her bir GSM şirketi - her bir alanda kendine 3-5 tane uzun süreli yol arkadaşı seçmeli.
Bir yazılım ekosistemi oluşturulmalı.
Bu süreç aynı zamanda Türkiye açısından da tarihi fırsat. Yazılım ihracatımız 2,2 milyar dolar ile istediğimiz yerde değil. Ama büyük potansiyel var. İşte bu potansiyel örneğin 5G’de ortaya çıkartılabilir. Veya mevcut digitalleşme atağında...
Kısaca sektör GSM şirketlerine “katılımcı olun” çağrısında bulunun diyor.
Özelde Turkcell’i sordum:
“Keşke diğer GSM şirketleri de aynı derecede duyarlı olsa. Bip gibi, Fizy gibi, Dergilik gibi açılımlar çok önemli. Life-Cell başlı başına çok önemli adım” diyorlar.
BAZI NOTLAR
1-) Kaan Terzioğlu’nun “Bu ülkenin datası burada kalmalı” cümlesi kamuda kısmen karşılık bulmuş. Önceden bazı Bakanlıklar bile yurtdışında data saklıyorlarmış. Nihayetinde buna önlem gelmiş. Başbakan Binali Yıldırım bu durumu “Data-center yapacağız” diye ifade ediyor.
2-) Mısır’da darbe whatsapp üzerinden, twitter üzerinden yapıldı. Hatırlarsak bizde de 15 Temmuz gecesi darbeciler whatsapp ağı kullanmıştı. Bedavanın maliyeti bazen parayla ölçülemiyor.
3-) Alibaba-Amazon gibi siteler Türkiye’de yasak olan ürün bile getirebiliyor. Bu konular derhal ele alınmalı.
Ek: İletişim bir insan hakkıdır. Artık insanlar “tek kalsanız yanınıza ne alırsınız” sorusuna, ‘su -ekmek’ yerine ‘telefon’ diyor. O vakit “Kişisel verilerin korunması kanunu” hayati öneme sahip.
Soru: Finansal datasını yabancı yazılıma emanet eden bir ülkenin finansal bağımsızlığından söz edilebilir mi?