Fabri olmayacak bir iş yaptı
Şenol Güneş devre arasında yönetime rapor vererek ‘İdeal 11’imi buldum. Yedek kadrodan ayrılmak isteyeni gönderebilirsiniz’ demişti. Olcay, Kerim Frei oynamayı tercih ettiği için ayrılmıştı. Herkes geniş kadro isterken Güneş kadrosunun daraltılmasını istemişti. Sebebi sabitti, birbiri ile oynamaya alışkın, bir makina düzeninde oynayan kadro yaratmak.
Ama bu tercihin, günümüz dünyasının uzayan futbol sezonunda riskleri de vardı. Sakatlıklar ve cezalarda kulübeden gelenin de bu makinayı aksatmaması gerekir. Ve dün bu kararın sağlaması yapılacaktı. Hem Aboubakar hem de Quaresma’nın yokluğunda takımın nasıl bir performans sergileyeceği merak konusuydu. Güneş, Mitroviç’i ilk 11’e alıp saha içi kaydırmalarını buradan başlattı ve herkesi şaşırttı. Bunu rakip hocanın da tahmin edememesi ilk yarıda işe yaradı ve Beşiktaş’ın mutlak üstünlüğünde geçen bir 45 dakika oldu. Marcelo’yu sürpriz golcü olarak duran toplarda ileri çıkarmak 3 net gol pozisyonu olarak döndü ancak gol, golcüden geldi. Talisca’nın nefis ara pasında Babel usta işi bir vuruş yaptı.
İkinci yarıda ise işler değişti. Bu hiç görmediği saha dizilişinin şaşkınlığını üzerinden atan Lyon, özellikle kanatlardan gelmeye başladı. Ve oldukça da etkili oldu. 71. dakikada Lacazette Marcelo’nun hatasını kullandı ve Fabri’yi de çalımladı, az kalsın beraberlik golünü atacaktı. Tosic, Marcelo’dan kurtulup giden Lacazetta’ya hamle yaptı fakat Allah’tan formasını çekip düşürmeyi beceremedi. Olası penaltı ve kırmızı kartın faturası ağır olabilirdi. Ama daha ağır fatura savunma hatalarının devamında geldi. Savunmadan seken topla gelen beraberlik golü bir şanssızlık anıydı ama o ana kadar maçın yıldızı olan kaleci Fabri’nin inanılmaz hatası avantajı Beşiktaş’tan alıp Fransız ekibine verdi. Fabri’nin yaptığını Fevzi yapmazdı.
Aslında Güneş rakibi çok iyi analiz etmiş. Valbuena, Fekir, Lacazette gibi çok süratli oyunculara neredeyse hiç boş alan bırakılmamıştı ama o da bu kadar savunma hatasını hesap edemedi.
Bu arada maç öncesi yaşanan olaylar hakkında da birkaç kelam etmek gerekiyor. Özellikle Almanya’dan gelen Türk taraftarlar bu tür uluslararası maçlarda sıkıntı yaratabiliyorlar. Bu nedenle Türk takımları Almanya’da hala seyircili özel maç yapamıyor. Ve bu sorun bir süre daha Avrupa deplasmanlarında yaşanacağa benziyor.