Sayın Taşgetiren mütedeyyin bir insan olarak bilinir ve öyledir.Keşke bu yazısında binaların sağlam yapılmasına değindiği gibi (ki bu doğrudur ve herkesin bildiği bir husustur) Allah'ın iradesine de değinseydi.Allah olan biten karşısında sadece seyirci midir?Hiç mi müdahil olmuyor?Arzı 1.5 dakika değil de 10 saniye sallamaya gücü yetmez miydi?O'nun işleri bir hikmet çerçevesinde değil midir? Esas hayat,ahiret hayatı değil midir?Ölümle her şey bitmiş midir?

Allah Japonya’yı 9 şiddetinde salladığında binalara dahi bir şey olmazken Türkiye,İran, Pakistan ve Afganistan’ı 5 ve üzeri şiddette salladığında bu ülkelerde binalar yakılıyor, insanlar ölüyor.Demek ki önce tedbir,sonra tevekkül. Ama bu durumu senin mantığın çözemez.

Japonya da kaç kişi öldü. Bilgi ver bakalım. Öğretilmiş cehalet gibisi yok. Bi araştır bakalım ne çıkacak. Bu depremi bir de hangi depremle kıyaslayalım. Sadece geçen sene selde Avrupada kaç kişi öldü. Araştırınca acayip şaşıracaksın.

Sel deme şimdi sana Başta Artvin,Rize,Kastamonu’yu sorarım altından kalkamazsın hele şu sandık gelsin ondan sonra seyreyle.Hepiniz “aldatıldık” demeye başlarsınız.

Hatipoğlu bile dayanamadı yeter dedi ama siz hala aynı kafadasınız .Aslında bu deprem başka bir iktidar zamanında olsaydı bizim yazdıklarımızın çok daha ağırını yazacağınızdan zerre şüphem yok. Ama kendi iktidarınız olunca hemen kader. Kısaca kusura bakmayın ama iki yüzlüsünüz.

Damdan düşenin halini damdan düşen anlarmiş...
Sen yitirdin mi yakınını bu depremde kardeşim...
O Allah cc Japonya da da salllamiyor mi 30-40-50 saniye...
Hasa ve kella Japonların Tanrısı daha mı adil yoksa
...
Cenabı Allah Kuran'da uyarmış...
Hangi uyarılarını dikkate almışsın...
Binalarını sağlam kazığa bağlamış misin!
Tedbirini almış misin!
Bir Allah i suclamadiginiz kaldı.
Bütün iyi yapılanlar için BİZ YAPTIK.
Bütün sorunlu işler için, SORUMLULUK BİZİM DEĞİL...
Kimin?

Ahmet, Böyle zamanlarda bile fitne çıkarmaktan geri durmuyorsunuz. Yazık açınacak haliniz vardır. Mehmet Akif şöyle demiş, böyle demiş alıntı yapıyorsun. Senin memleketin bir bardak su verdinim. Böyle bir felaket gördün mü hayatında, 13 milyon ,insana anında müdahale etmek mümkün mü. Buradan bile zillet ittifakına malzeme çıkarmaya çalışıyorsun. Karar, haber Türk siz aynı deliğe işiyorsunuz. Şu yalan haberi hatırlıyorsun. Karne hediyesi et alındı. Bir yazı da onun için yazsaydın ya.

Kemal Kurtuluş,1999 Depremini dillerine dolayıp iktidara geldiler 22 yıl toplanan deprem paralarını ne yaptılar. Hocalar deprem geliyor diye avaz avaz bağırdıklarında hangi tedbiri aldılar.Çok değil, 2022 Afet Tatbikat Yılı kapsamında 9 Kasım 2022 tarihinde saat 21.00'de İçişleri Bakanlığı AFAD ve Gençlik ve Spor Bakanlığı KYK Genel Müdürlüğü iş birliği ile Deprem Anı “Çök-Kapan-Tutun” Tatbikatı gerçekleştirildi.Deprem gecesi kimim cep telefonuna o gün gelen çağrılar geldi. Saçmalama en azından.

20 yıldır elleri armut mu topladı.deprem fonlarını iç ettiler. depreme becerikiszlikleri yüzünden saatlerce geç müdahele ettiler. deprem kurtarma sorumlusu olarak ilahiyaçı atamak ne ya. kimse fitne çıkarmıyor. senin gibilerin kafasıyla yarın istanbul marmara depreminde bu ülke bir daha ayağa kalkamayacak hale gelir. hiç bir olumsuzluğun sorumluluğunu üstlenmeyen bu iktidarı yerden yere vuracak sandık gelince de oraya gömeceksin. laf açılınca dünya lideri diyorsun ülkesini kurtarmaya gücü

Okura: Deprem vergisi 30milyar dolar toplandı. Eğer her bina için 100bin dolar harcasan 300bin binayı depreme hazırlıklı hale getirirsin. Rakamlar sana yabancı biliyorum. Kendini biraz zorla lütfen sana yalvarıyorum. Çünkü senin gibileri ikna edemediğimiz için başımızdaki gibiler istediği şekilde at koşturuyorlar.

Okura: Hadi vicdanın kurudu kalbin karardı da böyle yazdın be Adam lafını bile çok gördüğüm zat...
Kulakların duymaz,gözün de görmez mi oldu da bunlari yazabiliyorsun.
72 millet senden önce deprem bölgesine gelmiş...
Neyin savunmasını yapıyorsun be...

AKP Kahramanmaraş Milletvekili Nursel Reyhanlıoğlu, „Provokasyon yapmalarına tepki gösterdim. Acıların yaşandığı alan şov meydanı değil. Kimse depremzedeler üzerinden siyaset yapmasın“ diyor. O kadar doğru, o kadar haklı ki…sonra bakıyoruz; yalan söyleyen, iftira atan, şov yapan kendisi. Allahtan reva mı hocam! Bize layık görülen bu mu? Bu neyin üste çıkma telaşı?

Zeytinyağı yoğunluğunda olunca,,,,hep haklı hep gerekçeli...böyle insanlar artık iyice çoğunlukta olunca,,,herşey oluyor olabiliyor..VE hala şaşırıyoruz...şaşırmayalım artık..ortam bu..gerçek bu..

Kendi yaptığı işi tarif eder böylece insanlar...suçladığı aslında kendi yaptığı iştir....hakaret edenler ettiği sözlerin altında kalır...kötü sözler edene layıktır ancak.

İncelenen haberlerde Nursel Reyhanlıoğlu’nun kardeşi Fatih Kocabaş’ın Mekansal Planlama Genel Müdürlügü Daire Başkanı olduğu aktarılıyor. İncelemeye bu yönde devam ettiğimizde Fatih Kocabaş’ın Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü Harita ve Emlak Daire Başkanlığı görevinde bulunduğunu doğrulayan kaynaklara ulaşıyoruz. (teyit.org) Tapu ve Kadastro Müdürlükleri ne iş yapar? ???? Anladık mı bağrışının çağrışının nedenini!!! Hala anlamadık mi!

Devamı... Tapu ve Kadastro Müdürlükleri ne iş yapar? Tapu ve Kadastro Müdürlükleri araziyi değerlendirerek, haritalar üretir. Bu değerlendirmeler sonucunda tapu ve imar planlarının yenilenmesini ve güncellenmesini sağlar, bunlara ilişkin kontrol ve denetim hizmetlerini yürütür. Bu görevlerin yanında Tapu ve Kadastro Müdürlükleri tapu kütüğü ve sicilinin tutulmasını da sağlar.

Günün yorumu, Kenzo, 11.22 : "Çalıyorlar ama çalışıyorlar efsanesinin çöküşünü izledik."

Kemal Kılıçdaroğlu deprem bölgesine gitmeseydi, gazeteciler bu şekilde haber dahi yapamazdı. Bölgeye gitmesi iktidarı ve yardım kuruluşlarını gayrete getirdi

Deprem bölgesini bulabildiyse kendisini tebrik etmek lazım.

Benim bildiğim reisten önce oradaydı

Ben üçüncü gün oğlumun wiyanada olması nedeniyle onun yanına geldim.yardımlar konusunda birşey söylemek istiyorum çevrende bskıyorum yardım yapıyoruz güvenmiyoruz diyorlar.bende diyorumki meclisteki partiler bir komisyon kursun yardımları biz organize edeceğiz sesinler .inanın yardımlar üç katına çıkar .gün nirlik günüdür.aynı apt da her görüşte insan var.deprem sonrası hepsi bir yerde lokmasın paylaşıyor .depremi yaşıyan bilir.

Mehmett, çok doğru söylüyor.Yardımların amacına ve yerine ulaştırıldığından kimsenin kuşku duymaması için böyle bir komisyonun kurulması çok faydalı olur.Yardımların beklemeden ihtiyaç sahiplerine ulaşmasında çok önemli.

Yardımların toplanmasında bile partizanlık başladı.Turgay güler gibi Akroller Halûk Levent gibi canla başla çalışan bir insana bile kıskançlık yapıp saldırmaya başladılar

Memleketin önünde böyle devasa ve korkunç bir tehlike ayan beyan ortadayken bizim adam, daha bir hafta önce sarayı için güzellemeler düzmeye çalışıyordu. Felaket olunca da baş sorumlusu olduğu manzarayı kadere yükleyip milleti enayi yerine koyup göz boyamaya çalış.

Herkes yaptığı hatayı, yanlışı biliyor, sizde biliyorsunuz, yanlış olan yanlışta ısrar etmektir. Herkes kendinde saklı cevher var sanıyor, vaz geçilmez sanıyor. Mezarlıklar bu kibir abidesi kendini vazgeçilmez sananlarla dolu.Herkes türkü çığıramaz , yalan söyleyemez, bunlara kabiliyet lazım. Bu depremde kabiliyetin ne olduğunu çok acı öğrendik. Yetti gayri, onulmaz yararlar yetti , “Allah ve milletim afetsin” cümlesini duymak istiyoruz..

Enkazlar anlaşılır artısi,eksisi elbet konuşulacak..Ama bazi Akli evvelller Çürümüş zihinler ve kadavra olmuş halleri ile kurumus murekkeblerle ve tayfalari ile Çökmüş Ahlaklarinin altinda bize himmet,imdat pesindeler ve bizleride o Çökmüş karanliklarina cagiriyorlar.. ..ne ACAYIP...

Korku dağları sarmış.

DERMAN bize,,bizden yakindir..Haberimiz yok galiba Tabeladaki anlamdan...Korku sahibleri ise "Empesil" olup Milletin sırtına çökmek icin sıra bekleyen işsiz,güçsüz belesci tayfadir..(ve felaket gunlerinin AKBABALARI onlar..) Biz hicbir zaman KURTARICI BEKLEMEDIK...Ancak iki elimiz ve Aklimiz dışında..Alemlerin Rabbi insana IKI ELININ yaptigindan baska bisey yoktur diye ezeli MUTLAK ULTIMATOMU var...Hayat felsefemiz budur..,,Düştüğümüz yerden hep kendi emegimizle Kalktik,yine Yapariz.. Vesselam..

Bu deprem felaketi Türkiye için yeni bir çıkış kapısı olmalıdır.Herkezin her bireyin itiraz kültürü gelismeli. Hocası iyi ders anlatmayan hocaya hesap sormalı,bayat ekmek satana vatandaş hesap sormalı,çürük bina yapan muteahhite hesap sormali. Bu kültür bizde çok eksik.aman banane tavrını artık birakmaliyiz. YANLIŞA SUSAN DİLSİZ SEYTANDIR.

Kitap okuyacağız,En yakin kütüphaneye gidip kayıt yaptırip gücümuz yettiğince HERTURLU kitaplari okuyup çevremizle fikirlesip onlarada ASILAYACAGIZ..Ama asla KURTARICI beklemiyecegiz..Kendi Aklimizin kurtaricisi kendimiz olacagiz..Partiler,Purtular üstü ,vizyon sahibleri Aklini kullanan,,dedigi yaptiklariyla celismeyenlerin ,Millete hizmette alkis,sovgu farketmeksizin ,,kim bu fikirde ise onlari DOST EDINECEGIZ..Kurtarici bekleyenler, aslinda başkalarının sirtindan GECINMEK ISTEYENLERDIR...

Yaaa,,,,, büyük lokma ye, büyük konuşma!!! Gayretullaha dokunur,,,,, Hiç sevmediğimiz(sözüm ona) Demirel’in (merhum), İnönü nün bile yönetimini arar olduk,,,,, Kişinin kınadığı başına gelirmiş!!!! Fakat halkın suçu ne???

Allah razı olsun kardeşim, aynen düşüncelerime tercüman olmuşsun.Saygılarımla.

Eyvallah kardeşim

Depremin vurdugu kentlerde kurtarma calismalari bir merkezden yonetilmiyor. Yabanci kurtarma ekipleri halkin gosterdigi enkazlarda calisiyor. Insanlar yikilmis binalarin cevresinde akrabalarinin kurtarilmasi icin yardim bekliyor kac gundur. Enkazlardan gelen sesler kesildi, yardim gelmedi bircok yerde. Hele koylerin durumu hakkinda hic bilgi yok.

Yaşı 70 olan zat yaşına bakmadan tek merkezden Ankaradan yönetmek istiyor, oda bu kadar oluyor.

Hangi devlet böyle bir yıkımla baş edebilir?Bir canı; imkanı olduğu halde kim kurtarmak istemez?Önceden tetbir almak konusunda çok duyarsızlık yapıyoruz.Milletimiz böyle bir durumda iken siyasi polimik yapanların hepsi sandıkta yıkılır.Allah (cc)Milletimizi bu büyük sıkıntılardan en kısa zamanda selamete çıkarsın

naziat suresini iyi oku tüm tefsirleri mealleri oku ama üzerine ince ince düşün olur mu, İstanbul lakası 34 ayete özellikle bak. HZ. Musa ile ilgili bölü üstüne çok kafa yor, 79. sure yani kilis 46. sure yani maraş Maraştan kilise Kurana neresinden bakarsan bak hangi bilimden hangi yönden hangi eksenden bakarsan bak yeterki halis niyet olsun her çağa ait bir uyarı bir yasa düzen mutlak bir karşılık bulursun. resule boşuna senin mucizen kuran denmemiş (Bakara, 2/23) (İsra, 17/88)(Hud, 11/13-14)

Sonucuna değil birde başına bakalım...Hangi devlet;deprem kuşağında olduğunu bile bile yanlış işlere göz yumar..??

Hani dünya liderimiz vardı, hani dünya bizi kıskanıyordu!

Tetbir polimik yapmakla olmuyor maalesef..Tedbir alan devlet,, polemiklere meydan bırakmayan devlet..

Uzmanlara kulak veren ve onların çizdiği sınırları gözeten devlet nasıl olursa olsun her türlü musibetten alnının akıyla kurtulur. Naci Görür 3 yıl önce yalvarıyordu. Bu coğrafyada yıkıcı bir deprem bekliyorum. Asıl buraya bakın diye. Eğer bu adam ne diyor diye bir kaç kişi dönüp baksaydı ve bu coğrafyada depreme dayanıksız binalardan oturum iznini kaldırsaydı bu felaket bu kadar büyük olmazdı. Onun yerine imar affıyla oy devşirildi. Bunu da sen açıkla bize. Süslü laflar bitti artık.

Ahmet 61,Sonunda Nihat Hatipoğlu’nu bile doğru söyletmek zorunda bıraktınız. Ne diyor “önce tedbir,sonra tevekkül” ama sizin politikanız Rabbena hep baba.Allah birgün bunun hesabını sorar inşallah.Sebep olanların aynı şeyle imtihan edilmelerini rabbimden diliyorum.

Ahmet, Berrin’e anlatır gibi anlatalım. Eleştirilen konu deprem değil. Deprem öncesinde Yüce Efendinizin gerekenleri yapmaması. Adam tek başına ne yapabilir dersen de; devlet adamlığı yapsın yeter.

Hiç bir devlet böyle apışıp kalmaz.

Bu deprem felaketi Türkiye için yeni bir çıkış kapısı olmalıdır.Herkezin her bireyin itiraz kültürü gelismeli. Hocası iyi ders anlatmayan hocaya hesap sormalı,bayat ekmek satana vatandaş hesap sormalı,çürük bina yapan muteahhite hesap sormali. Bu kültür bizde çok eksik.aman banane tavrını artık birakmaliyiz. YANLIŞA SUSAN DİLSİZ SEYTANDIR.

Kürsünün önüne depremzede çocukları dizmiş açıklama yapıyorlar. Bu kadarına da pes yahu. Çocukları niye dizdiniz oraya. Hangi yönden size fayda sağlar diye düşündünüz. Bu günde bu çocukları siyasi emellerinize malzeme etmeyin yahu

sayın yazar. dünkü yazınızdan sonra şunu beklerdim. 10 bin bina yıkıldığı söyleniyor her bina 15 daire ortalamadan 150bin hane yapar. her haneden 2 kişi deseniz 300 bin kişi ölü olabilir. bu çok korkunç bir rakam nasıl bu insanlara kıydınız, neden neden neden diye yazsaydınız. hakikaten Ahmet bey yürek yemiş derdim.

Taha Akyol'un bir yazısında Eski THY müdürünün bana şu kadar para verin eski Atatürk Hava Limanına bir pist ekleyelim 50 yıllık ihtiyacı giderir dediğini okumuştum. Eser siyaseti (nam olsun da kar olmasın) gütmeyip yeni hava limanını yapmayıp ona harcanan parayı beklenen İstanbul depremine hazırlığa harcasaydık iyi olmazmıydı.

Kanal istanbul yapmak yerine o parayı İstanbul depremine hazırlık için harcamamız gerektiğini tam olarak anladık değil mi?

Yazar İstanbul depremine dikkat çekmiş. 99 depreminden sonra Kocaeli'de bina yükseklikleri 3,5 kat ile sınırlandı. Bu kuralı yıkıp 5-6 katlı bina yapanlar hala var. İstanbul'da ise 8 ve daha yüksek katlı binalara kim izin verdi? Son depremde yeni binalar da yıkıldı. İstanbul'da 8 ve daha yüksek katlı binalar yıkılmayacak mı? 8 kata izin verenler yapılan yeni binaları denetlediler mi? Denetlemedilerse; muhtemel İstanbul depreminde ölümlerden bu caniler sorumlu olacaktır.

Kaçak katlara imar affı ile YAPI kullanım ver......yetmedi bir daha imar affı için meclise yasa tasarısı ver... Devlet olası korkun istanbul depremine gerçek hazır olsaydı.Kriz yönetiminde bu kadar çuvallamazdı. Sorumlular ihmali olanlar mutlaka hesap verilmelidir.muteahhitlerden üç beş kuruş alıp eksik ve kusurlu inşaatlara ruhsat verenler şimdi mutlumuzunuz.Rahat uyuyormusunuz?

Millet olarak acımız var, yaramız var, enkaz altında canlarımız, cananlarımız, meleklerimiz, bebeklerimiz var. Depremin beşinci günündeyiz yaradanın mucizesi enkazdan canlı çıkan canlarımız var. Hâl böyleyken, canı yanmış, eksikliklere, kusurlara binaen bir iki laf etmiş insanımız da var. Bunları hoş görmek yerine, hor görenlerde var.. Oysa millet senelerdir hor göreceği onca şeyi görmeyip, görmezden gelip, hoş görmüştü... Herkes bugünü biyere yazdı..

Kıyamete kadar susan o insanlar huzuru mahşerde elbet kimin sorumluluğu varsa yakasına yapışacaktır. Ama o an geldiğinde ne siyaset konuşulacak ne de bir başkası suçlanabilecektir. Din adamlarının bunun bir kader olmadığını anlatması gerekir. Aksi halde insanlar bilimi bertaraf eden bir din anlayışından daha da uzaklaşacaktır. Allah'ın yarattığı fizik kurallarına uygun binalar inşa edilmesi gerekirdi. Çürük bina yap yıkılsın kader de!

Diyanet bugün sabredin,tevekkül edin,her şey imtihan konulu bir hutbe verirse hiç şaşırmam

Sen gitme o zaman cumaya.Madem.biliyirsun.isyanami teşvik edecek.

Bilimsel tedbiri teşvik edecek. Müslümanları uyutmayacak, kandırmayacak. Cami babanın malıda değil. Hiç kimse camiye giderken izin alacakta değil. Ezanı çağrı olarak gören herkes camiye gider.

Bizim itikatımıza göre tedbirini al takdiri Allah'a havale et.Yani deveni sağlam kazığa bağla sonra Allah'a tevekkül eyle.Biz bunları yapmıyoruz sonra da suçlu aramaya çıkıyoruz.

Tevekkeltu alellah diyemeyen bizler döner durur mazeret uydururuz. Çok daha hızlı kalkınıp medenileşebilirdik ama anlaşılıyor ki evrimlesme hızından az daha hızlı, iki adım ileri bir adım geri bir adım sağa sola sonra tekrar iki adım ileri modunda uygarlaşacağız.

Ahmet abe biz neden bu hale geldik.bu felakette bile birbirimizi eleştiriyoruz.evet eksiklikler var.yardımlar ılaşmıyor.hava koşulları felakettin genişliği de bunu etkiledi.inanın insan çaresiz kalıyor.biz ahlakımızı insanlığımızı unuttuk.orda milyonluk evde yaşıyanla kiracısı aynı battanye ile yaşıyordu.ahmet abe insanın en güvendiği yeri evidir.evin karşında giremiyorsun.acı bir şey biz bunu pandemide bile gördük baba oğluyla kucaklaşmıyordu.ama unuttuk.Allah böyle acıları bir daha yaşatmasın.

Adam hala "konut" yapacağız diyor. İnşaat bir DİN olsaydı (belki de öyledir) eğer herhalde bu deprem bile onu yıkamazdı. Tapan tapana arkadaş.

Sen nerde oturuyorsun.

Faizsiz kredi vermeyen cumhurbaşkanı yüzünden kirada oturuyorum.

Bu fitrat iktidari bitsin artik.

Ahmet abe ben Diyarbakırda depremi bir binanın 7 katında yaşadım.Allah duşmanımıza yaşatmasın bir dakika süre ile ölümü bekliyorsun bina sallanıyor.durdıjtan sonra indik.iki katlı bir kafeterya vardı orda geçirdik sonra eve girip eşyalarımızı aldık artçılar şideti az olur dedik ancak ikinci deprem olunca herkesin umudu yok oldu ben ilincisinde dışardaydım ikinci olmasaydı halk enkazı kaldırabilirdi.ancak 2 deprem olunca kendileri ile uğraştı.

Türk milletine burdan sesleniyorum. Deprem bağışlarınızı para olarak yapmayın ,Kefen alarak yapın. En çok kefene ihtiyaç var.

Erdogan'in kac ucagi var? Bu ucaklar niye uzman kurtarma ekiplerini ihtiyac noktalarina ulastirmak icin kullanilmadi? Askeriye ve polisin kac helikopteri var? Saglam kalmis en yakin hava alanindan helikopterlerle bu ekipleri hava alanlarindan alip ihtiyac noktalarina indirmedi? Bu devletin kenarda felaketler icin stoklanmis battaniye, uyku tulumu, seyyar mutfaklari yokmu? Neden ilk gunden sag kalanlara yardim ulastirilip dagitilmadi? Devletin elini ayagini baglayan nedir? Basiret nerede?

Bu uçaklar madencileri bölgeye taşıdı. Birazcık araştırma yapsaydın görürdün.

Kaç günden sonra.

Fatih /12:12/ Son 24 saatte 120 insan canlı olarak enkaz altından çıkarıldı. Erken müdahale olsa daha fazla can kurtarılacak. Yabancı kurumlar duyar duymaz hazırlığını yapmış (videosu bile var) Türkiye´den talep (izin) bekliyor. Iki gün neyi beklediler?

Birkaç sene önce Erdoğan'ın bizzat Kahramanmaraş'ta açılışını yaptığı devlet hastaneleri ve yandaş müteahhitlere yaptırdığı yerler hepsi un ufak olmuş çökmüş Erdoğan açılışını yaparken kurdeleleri makasla keserken Muhalefet partileri Dış güçler bizi kıskanıyor bakın ne güzel eserler yapıyoruz diye övünmüştü işte övündüğü her şey un ufak oldu Tozduman oldu çünkü yandaş müteahhitleri oralardan da çimentodan demirden çalmışlar.

Hastane dimdik ayakta ve şuanda hizmet veriyor.

Deftere yaziyormus. Yazsin. Vatandas olarak biz de onun suclarini deftere yaziyoruz. Oy icin kapimiza gelmesin.

Harika, beğendim.

Çalıyorlar ama çalışıyorlar efsanesinin çöküşünü izledik. Çalan çalışsa ne olur ki, çalıştığı ancak budur. Nasılsanız öyle yönetilirsiniz. Nokta.

En doğru cümle

"Kendinizi ve çoluk çocuğunuzu cehennem ateşinden koruyun; onun yakıtı, insanlar ve TAŞLARDIR; görevlileri, Allah'ın kendilerine verdiği emirlere baş kaldırmayan, kendilerine buyrulanları yerine getiren pek haşin meleklerdir. Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun." Tahrim 6
Tabut misali içinde insanların diri diri gömüldüğü binalar.. Uyarı iman iddiasında olan herkese, demek ki herkes sorumlu.. Deprem sonuçtur, sebep çıkarcılık.

Hadi birde şöyle başlayalım.......BENİM cumhurbaşkanım BENİM devletim... haksızlığa hukuksuzluğa geçit vermez,,bilimi fenni yok saymaz,,yolsuz arsız rüşvetçilerin kulağından tutar ya doğru ol ya terket der,,liyakati önemser,soru çalınınca orayı dağıtır,çocuklara musallat olunan yerleri dozerle yıkar,,,,,,,,,BENİM CUMHURBAŞKANIM...diyelim hep beraber...

Samsun B.Belediyesi deprem toplanma alanını yıktı ve tesis yapıyor 2023 itibariyle.. Bu da mı kader hakim bey!?

Allah korusun, muhtemel, bütün deprem bilimcilere göre geliyorum diyen, eli kulağında olan, alttan alta ses veren İstanbul depremi, şu an yaşanan depremden daha küçük, daha az tahrip edici olabilir mi? Ahmet bey, Allah korusun İstanbul'da deprem olursa herkes hükümete yüklenecek...Ama şuna garanti verebilir misiniz: Yetkililer o evleri boşaltmaya kalksa halk hiçbir sıkıntı çıkarmadan o evleri boşaltacaktır. Sizce deprem riski olan konutlardaki vatandaşlarımız bu evleri boşaltır mı?

Gidecekleri yeri ve yasama imkanlarini hazirlarsaniz bosaltirlar. Devletin gorevi de bu zaten. Deprem olacak diye insanlari hic bir alternatif gostermeden sokaga atmaya kalkarsaniz elbet insanlar depremi yeg tutar. Nerede yatip nerede kalkacaklar, nerede is bulup calisacaklar, tas mi yiyecekler?

Neden boşaltmasın? Ellerine yüzlerine bulaştırdıkları halde, önümüzde Hasankeyf ve Kuruçeşme örnekleri var. Yeter ki iyi niyet olsun.

Ateş düştüğü yakar.Neren açıyorsa canın orasidir.BİR MİLYON IRAKLILARİ KATLEDEN ABD'ye seyirci kaldık olmadı ABD'Lİ askeri için dua bile ettik.Simdide KATIL ABD'NİN UCAK(Dünyanın en büyük)GEMİSİ İ skenderun körfezine gelecekmiş.Dile kolay BİR MİLYON COLUK ÇOCUK KADIN KATLETTİLER.HUKUMETTEN CİT YOK.

Türkiye bi deprem ülkesi.Binalar en fazla 4 katlı olmalı.Binalarda dengeyi korumak adına balkonların ne şekilde yapıldığına dikkat edilmelidir.Bir evin lüks olması değil öncelikle sağlam olması gereklidir.Her şeyin başı denetim.Ayrıca toplanma alanları olmalıdır.Ama maalesef toplanma alanı diye bi yer kalmadı gördüğüm kadarıyla.Bizim mahallede mesela küçük bi park var.Geri kalan hep beton yığını.Büyük parklara,yeşile,geniş boş alanlara ihtiyacımız var.

Temel paşanın tespitleri..Güney Kore de mecburi askerlik 24 ay. Avusturya ordusu ziyaretimde verdiği hatıra çantanın üzerinde Avusturya ordusu korur ve yardım eder..Sınırlarımızı bırakın operesyonla aldığım Afrin de bırakın askeri AFAD.ekibi yok.Mecburi askerliği alkışlarla bitirdiler.Artık hiç bir ailenin ordu ile gönül bağı kalmadı. Asker ordu bu günler içindir...

Afat kurtarma ve acil müdahale genel müdürü olan şahıs Afşin imamhatip lisesi ve Ankara ilahiyat mezunu. Sizce bu bile bu ülkede ki her şeyi anlatmıyor mu? Nerde ehliyet nerde liyakat. Vah ülkem vah!

Maalesef depremde bile insan seçme yapacak kadar alçalanlar var. Bir ilçe kaymakamının Halkın topladığı Hatay'a gidecek yardımı niye Kahramanmaraş'a gönderilmiyor diye insanları azarladığı yardım tırına Ak parti .. teşkilatı afişi yaptırdığı ortamda insanlıktan ne kadar bahsedilebilir.

Akp kendilerinden olanların alnına çıkmaz AKP dövmesi yapsın kalanlar böyle durumlarda başının çaresine baksın.

Uygun olmayan yerleri ve tarım arazilerini imara açanların, çok katlı yapılara izin verenlerin, malzemeden çalarak bina yapanların, ranta dayalı olarak şehirleri planlayanların vay haline.......

Bu listeyi uzatınca nüfusun % 10 u ancak masum çıkar.

E. orgeneral Metin Temelin tespitleri..YSK ve ordu diye bir olgunun kalmadığı olağan hal seferberlik gibi saçma sapan tekliflerle milletin kafası karıştırılmakta..Şu anda Tugay dediğiniz elinde istifa mektubu olan 300,400 uzman er ve erbaşdan oluşan etkisiz güvenlik gücü.Bir tugay üç binin üzerinde bir mevcudu ile anında olay yerine müdahale ediyordu. Yardım getiren bir abd gemisinde beş bin personel var...Evli barklı ücretli istifaya hazır kadrolarla böylesi durumlar İÇİN kuvvet bulamazsınız...

Devlet enkaz altında DEVLETLÜ SARAYINDA.İşte durumumuz bu.

Sarayda değil sahada. Senin gibi sıcak ortamda klavye muhalifliği yapılmıyor. Canla başla çalışılıyor.

Sözün bittiği yerdeyiz diye bir söz var ya Hocam , işte durum aynen öyle!

Bahçeli'den ses seda yok. Ne zaman ekrana çıkıp, beka, ezan, bayrak, zillet falan diye masal anlatacak?

Bu milletin bir ordusu var Ordu’nun içinde bir Sıhhiyeciler var iki levazımcılar var üç istihkamcılar var neden devlet yönetenler haberi duyar duymaz bu bildikleri olay yerlerine sevk etmediler neden neden neden?

Orhan Uğuroğlu, "asla senin vatandaşın değilim Erdoğan" demiş. Makam sahipleride dahil her birey Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin onurlu vatandaşıdır. Hiçbir vatandaş bir başka vatandaşın kulu veya kölesi değildir. İnsanlar gelip geçer, BAKİ olan Türk Devletidir.

Twitter'in yavaslatilmasi yuzunden fazladan kac can kaybettik, kaybediyoruz? Bu karari alanlarin vicdani var mi?

HAYIRLI CUMALAR 10 YILDIR ELEŞTİRİYORUM BİR FAYDASI OLMADI BU MÜBAREK GÜNDE ELEŞTİRMEYECEĞİM ÖLÜME TERKEDİLEN MAZLUM İNSANLAR BEBEKLER ÇOCUKLAR İÇİN DUA EDECEĞİM HATAY"DAN BİR KADINCIĞAZ "YEMEK İSTEMİYORUZ BİZE YÖNETİCİ LAZIM"DİYORDU ENKAZ BAŞINDA. AHMET AĞABEY'E SAYGILARIMLA !...

Gazateci M.A. Ersoy demiş ki: diyorlar ki, bir arama-kurtarma ekibi bir yaralı bulup çıkaracağı zaman, başka birileri gelip "sizin işiniz bitti, biz çıkaracağız" deyip onları gönderip, kameraları çağırıp kendileri kurtarmış gibi yapıyorlarmış...Bunu kim yapar veya yaptırır? a) AFAD B) İHH C) UMKE D)JAK E)Cumhur ittifakı Görüyor musunuz, çalmaya o kadar alışmışlar ki, enkazdan çıkarılan depremzedeyi bile asıl kurtaran ekibin elinden ÇALIYORLAR!!!.

Bir yapıya ve onun dar ilkelerinin içerisinde yetiştirilen insanlar herkese eşit mesafede olamıyorlar. Esas ayrımcılık ve kayırmacılık insanların önce düşünce yapısında şekilleniyor. Dar kalıplar içerisinde olaylara dar bir açıdan bakabiliyorlar. Gavur dediğimiz ermenisi. yunanı yardıma koşuyor ama kendimizden saydığımız bildiğimiz yapıları zor zamanlarda yanımızda göremiyoruz. Bunları aşmak zamanı geldi de geçiyor

çıkmış azarlıyor, not ettik görüşeceğiz diyor. bugün dünden daha rahatız diyor, siz hep rahatsınız gibi.

Ölüm hep bana mı düşer usta?!

Böylesine bir felaketin bile üstünü örtemediği gibi daha da derinleştirdiği toplumsal fay hatlarımızı kimse görmüyor. Allah korusun ama orada bir kirılmaya doğru hızla gidiyoruz.

Inceldigi yerden kopsun. bir arada yasamak azap oldu. Kendilerine oy vermeyenlerin vergilerini toplayip yerken iyi, hizmet vermeye sira geldi mi illet zillet. Bikti artik akli basinda olan millet.

Istanbul depremi vurmadan bu ilktidardan kurtulmak zorundayiz. Kendileri is/organizasyon bilmedigi gibi isi hakkiyla yapacak olanlara da engel oldular, oluyorlar.

Hayatini kaybedenler, yarali sakat kalanlar, evsiz barksiz kis gunu ayazda kalanlar icin herhangi bir uzuntu isareti gosterdigini gordunuz mu? Milletin acisini elemini paylasti mi(belki sozlerle evet) yuz ifadesi ve beden dili ile hayir.

Hala kendini ulkenin basi saniyor, ciddiyetle afra tafra yapiyor. Moral bozuyor. Elbet er gec bir secim yapilacak. Turkiye gibi bir ulkede zorla iktidarda kalmanin imkani yoktur. Millet istemiyor.

"Deprem öldürmez, sağlam yapılmayan bina öldürür!..." Binayı "3-5 kuruş fazla kazanacağım" diye malzemeden çalıp çürük yapanlar ve gerekli-yeterli denetimi yapmayanlar SORUMLUDUR!... Kimse suçu kadere yüklemesin artık.

Fazka kat karşılığı çürük müteahhite yer vareni de unutmayalım

Ne acı ''dinsizlerin'' dindarlara dinin gereklerini anlatıp öğrettiği bir zaman! Şimdi anlayabiliyor musunuz peygamberler dönemini, o günün din sahipleride peygamberlere ve onun yolundan gidenlere dinsiz kafir diyorlardı da asıl dinsiz ve kafir onlardı. Kuranda onların bu durumlarını anlatıp gerçek iman sahiplerinin din sahiplerinin vasıflarını açıklıyordu.

Söylem ne ‘’dış güçler’, para lazım;çare dış güçler,arama kurtarma olacak; çare dış güçlerin ekipleri… Bakalım söylem değişikliği olacak mı,nerdeee Olmayacak çünkü garip ülkemde söylemin alıcısı var

sayın yazar gene geriden geliyorsunuz hem de 4 gün geriden. bütün bunları biz gördük. dünkü yazınıza istinaden açıklayacağım dediğiniz şeyleri biz zaten gördük. yeni bir şey ne var?

Allah’ın takdiri, hırsız müteahhitler ve enkaz altında kalan devletin arasına sıkışmış bir milletiz vesselam. Neresinden tutsan elinde kalıyor, Allah ölenlere rahmet, yaralılara acil şifa, kalanlara sabrı Cemil ihsan etsin inşallah. Milletimizin başı sağ olsun.

Ah şu para, mevki ,güç hırsı yok mu ne din bırakıyor! ne de iman...Güya beş vakit namaz kılıyor!!!... Namaz sizi hırstan, kibirden ,kıskançlıktan , yalandan ,zorbalıktan ,adaletsizlikten, alı koymuyorsa o namaz değildir.. Aslında sokaktaki her Müslüman bu yazdıklarımı biliyor? da !!! Zulüme niye rıza gösteriyor?. Para , makam güç Bakara 174.Allah'ın indirdiği kitabın bir bölümünü gizleyenler ve onu az bir şey karşılığında satanlar yok mu,"Ey iman edenler iman ediniz" demiş yüce Peygamber...

Din bezirganı'nın utanması,arlanması olmaz o sadece kendi menfaatini düşünür o yüzden bunlardan bir şey beklemeyin.Değişim şart.

Bilim ve bilim insanını küçümseyen,kibir çamuruna,rüşvet ve hırsızlık pisliğine bulaşan insanların yönettiği ülke bu kadar olur.

Görünen o ki bilmiyorlar, algı ile yönetmeye çalışıyorlar. 99 depreminden ders almayan ve ara ara depremlerde bugünlerin provasnı yapıp eksikleri gidermeleri gerekirken hibir şey yapmayanlar, ilk maden faciasından ders almayıp ikinciden, üçüncüden de benzer şekilde çıkan insanlar bu ülkeye hiç bir şey veremez artık. Bunları dile getirenlere kızan ve küfür eden bir başkanımız var. Yapamıyorlar, liyakatsizler yönetemiyolar, bundan sonra ülkeye ne katabilirler. Kader diyerek topu taca atıyorlar.

Sayın yazar, devlet dediğimiz yapılar sizin de bahsettiğiniz tüm olumsuzluklara göre hazırlık yapar, en olumsuzuna göre. 21 yıl iktidarda kalıp sonrasında suçu halkına atan bir iktidar ne veebilir bundan sonra. Giden para, mal mülk geri gelir am gide zaman geri gelmez. 21 koca yıl. eğer ülke çapında hazırlıklar yapılmış olsa idi ne bugünkü tabloyu yaşardık. Ne de İstanbul için hop oturup hop kalkmazdık. Şu an başlansa herşeyi doğru yapmaya bugünkü zamanı yakalamak için 21 sene daha geçmesi gerek

Çözüm basittir üç yıldızlı beş yıldızlı OTELLERİ boşaltıp Tüm Debrem zedeleri bir yıl kalacak şekilde ikamet etmeleri sağlansın Nasıl olsa bir yıl içinde tamamen yıkılan evlerin yapılacağını söylendi.Deprem zedeler durmak yok maduriyetinizi var gücümüzle haykiralim .

İnsanın aklı hafızası almıyor.Aile başı on bin lira ve bir yılda tüm evler yapılacakmış.DEVLETTEN teşvik aldı iki büyük inşaat şirketi bilmem kaç milyar lira.Onlara GELİNCE MB'SİNİN KASASI SONUNA KADAR ACIK Debrem zedelere SADAKA.

Bir gece ansızın kürtlerin Yunanlıların Tepesine binerim ha diyen binecek gücünde olan devlet birinci görevi insanlarını güvenli korumak korunaklı evlerde yaşamasını sağlamak konusunda bir gece ansızın insanlıkta yerin dibine geçmiştir. Bu Bu devlet ne Türke ne kürde huzur vermemek üzere yoluna devam ediyor. Asıl soru budevleti türkün de kürdün de içinde yaşayan herkesin de adaletli devleti yapmak. Bu yüzyılda bu devleti kimsenin taşıyacak be gücü ne mecali nede sabrı toleransı var

Ekrem İmamoğlu deprem bölgesine gidince AKP'li milletvekili bir kadın krem İmamoğlu'na ağzına alınmayacak hakaretler edip saldırdı bir zamanlar 20-30 sene önce üniversite kapılarında okullara giremiyoruz diye ağlayan bu başörtülüler şimdi AKP ile beraber Zalim oldular gaddar oldular 3-5 maaş alıp bankamatik memuru oldular kendilerinden başka kimseye acımıyorlar Narsist oldular ve şunu unutmayın ve bunlardan herkes nefret ediyor sevilmiyorlar sevilmedikçe de zalimleşiyorlar.

Aynı kadın gelenvtepkiler üzerine kendini savunmak için apaçık yalan söyledi AKP yalanı imanın şartı haline getirdi

Depremin ilk gununden beri, boyle bir deprem Istanbul'da olursa ne yapariz, daha buyuk bir felaket olur, Allah bizi korusun, vesaire gibi cumleler okuyorum kose yazilarinda. Tuhafima gidiyor acikcasi. 18 bin insan hayatini kaybetmis, kimbilir daha kac insanin cansiz bedeni enkazlarin altinda, sag kalanlar sogukta evsiz barksiz....Bu insanlara saygisizlik olmuyor mu, onlar cehennemi yasarken Istanbul'da olasi bir depremle ilgili seyler yazmak?

Hocam Belediyelerde vatandaşa yerel bazda hizmetle görevli kamu kurumlarıdır. Belediyelerin ana gelir kalemleri Devletin vergi gelirlerinden %7.5 tutarınını nüfuslarına göre paylarına düşen aylık miktalardır onun dışında yine acil araç gereç ve özel hizmet projelerinim bskanlıklar bütce ve fonlarından o proje bszlı alınan desdeklerden oluşur.Bu ikinci bölüm proje desdek gelirleri %95 ikdidar belediyeleri önceliklidir Velhasıl belediyeleleri devasa devlet gücüyle yarıştırmak aptallıktır.

Habertürk'ten Mehmet Akif Ersoy: ''Üzülerek paylaşıyorum, çok yerden duydum. Diyorlar ki 'biz kazıyoruz kazıyoruz tam çocuğa ulaşacağız pat başka bir ekip gelip sizin işiniz bitti, çekilin biz çıkaracağız deyip kameraları çağırıyorlar.'' Pes artık!

Covid salgınında da aynısı olmamış mıydı? Belediyelerin topladığı yardımlara bile el koymuşlardı!! Yazarında içinde bulunduğu bir toplum kesimi maalesef gerçek dünyayı hala algılayamıyor, idealleştirilmiş , zahiri bir din algısı ile yaşamaya devam ediyorlar.

Depremzedenin isyanı: ATV neredesin, Tayyip seni izliyor.

Karşımızda nasıl bir hastalıklı zihniyetin olduğunu gösteriyor. Her kesimden insanın ağlamaktan harap olduğu bir zamanda hangi zihniyet, hangi kişilik, hangi vicdan böyle bir şeyi kabul eder. Bir gram vicdan kalmamış. Böyle bir zamanda bunu düşünebilen, bunun emrini veren kişilerin yapmaktan çekineceği, kendini sınırlayacağı hiç bir şey yoktur.

Bu deprem hepimizi kahretmiştir. İhmalden, iş bilmezlikten, iletişimsizlikten, liyakatsizlikten yitip giden canlarımıza Allah'tan rahmet diliyoruz, yakınlarına sabırlar diliyoruz. Esas acı olan, insanlığını, vicdanını, "iyi" olabilme yeteneğini kaybetmiş milyonlarla birlikte yaşayabilecek durumda oluşumuzdur. Türk Milletinin bu "kötü" yüzünü bu kadar çok bilmez ve görmezdik. Artık, her yerde görüyoruz, bizleri de en çok bu yıkıyor. Milyonlarca insanımızın üzüntüsü bunadır.

---Recep Tayyip Erdoğan deprem bölgesinde "Benim vatandaşım, benim vatandaşlarım" dedi. ---Gazeteci Orhan Uğuroğlu ise "Asla senin vatandaşın değilim Erdoğan. Ben Türkiye Cumhuriyeti Devletinin onurlu vatandaşıyım" dedi.

Kimse kimsenin birşeyi değiliz..Sadece Türk Milletinin bir ferdi ve Türk Devletinin vatandaşıyız...o kadar.

Her felaketten sonra bu işin fıtratında var kader var Ne yapalım ölen öldü kalan sağlar Bizimdir anlayışı üzücü.

Mushaf sallayınca halkı uyutuyor bayrak sallayınca afyonluyor Ben sizin çobanınızım Sizler de benim koyunumsunuz diyor Hiç durmadan hakaret ediyor bir yüzükle geldi saraylarda yaşıyor çocuklarının gemicikleri var milleti kuru ekmege talim ettirirken kendisi Saltanat sürüyor. din iman vatan millet deyip kandırıyor Bilin bakalım Bu kim?.

İstanbul için de bir 20 yıl süre vardır umarım.

Nereden nereye! Ömer Çelik'in 99 depreminde Yeni Şafak'ta yazmış olduğu yazıyı İsmet Berkan köşesine taşımıştı.24 yıl sonra bile değişen sadece kişiler olmuş..Yazık! Yahu bu siyasilerin vicdanları yok mumdur!? Utanma arlanmaları yok mudur!? Nasıl bir yüzle ekran karşısına çıkıp kendilerini gösteriyorlar..Ben izlerken utanıyorum.

AKP ve Saray rejimi Türk halkını milleti resmen gözden çıkarmış durumda enkazın altında yüz binlerce insan var uzmanlar ölü sayısının bu gidişle 200.000'i geçeceğini söylüyorlar ama Erdoğan'ın ve yandaşlarının arami yiyicilerinin hiç umurunda değil İnsan canı Onların tek derdi biraz daha iktidarda kalmak biraz daha rant.

En kötüsü dahil farklı senaryolara göre hazırlık yapılmazsa, eğitim verilmezse, planlama yapılmazsa, kaynak ayrılmazsa olacağı budur? Algı yönetimi için harcanan emek, kaynak birazda gerçek duruma yönelik olmalıydı. Bunu atlatmadan başka bir felaket yaşanmaz inşallah.

Bunlar ideal olmasada vardı. EMASYA protokolleri, Sivil savunma vb. Bunlar aralarında bu gazete yazarlarının da bulunduğu liberallerce askerlerin darbelerde de kullandığı unsurlar olarak görüldü ve lağvedilmeleri davul, zurna ile karşılandı. Şimdi de afad yeni Türkiyenin baskı uygulamalarına alet olacak şekilde tasarlandı. Ama asıl amaca yönelik yetenek olmadığından şimdi rol kapmaya çalışan sorunlu ve yetersiz bir kurum! Kızılay, THK, Ordu hep etkisizleştirilip, devre dışı kaldı.

Başlık bayağı yüreğinin yangınını anlatmış.Ne ara bu kadar kinlendin???? Altını okumaya gerek yok

Okullarda kibir üzerine ders verilmeli. Verilmeli ki, kibrin ne olduğu iyi bilinsin. Hem kendini hem de etrafını zehirlemesin. Halkı içine sürükledikleri uçurum o kadar derin ki, bu alanda atacakları hiçbir adım kendilerinden hesap sorulmasını engelleyemeyecek.

10 ilde olan şey deprem değil, yerel bir kıyamettir

O zaman kıyamete hazırlanması gerekir devletin. Kıyamete hazırlan ki depremde hızlı hareket et değil mi? 17 Ağustos gibi bir tecrübe yaşanmışken, en azından o kadar yoğun bir afet için planlama olmalı değil miydi? Ki İstanbul merkezli depremde bunun kat kat fazlası olacak önlem alın diye uzmanlar bas bas bağırıyor, ne yapılmış? Kıyamettir, kader ne yapalım dersek yirmi sene sonra aynı şeyleri konuşacağız tabi enkaz altında kalanlardan biri biz olmazsak.

Depremin il olduğu andan ihtibaren öncelikle sahaya afat yönetiminde asker madenciler işin eğitimini almış komşu illerin itfaiye birimleri İnan’ın kurtarılan insan daha fazla oluşu. Ben bir vatandaş olarak bu kadar düşüne biliyorsam işin uzmanları daha iyisini yapmalıydılar Bakın memleketin diğer bölgeleri yani halk okadar çabuk organize olduki deprem sabahı köylerde ilçelerde herkes yiyecek içeçek malzeme toplandı arabalara yüklediler ama ulaşımda yaşanan aksaklıklar nedeniyle zorlandılar.

Türkiyenin her yerinden duyarlı vatandaşlarımız iş makinalarıyla deprem bölgesine gelmeyi başarmış. Çalışmak istiyoruz görev verilmedi günlerdir diyorlar. Ancak yönetim onları görevlendirmeyi başaramamış. Yazıklar olsun.