ABD Başkanı Donald Trump, YPG için doğrudan PKK ifadesini kullanarak, "Barack Obama döneminde olduğu gibi Türkiye'nin ölümcül düşmanı olan PKK ile ortaklık yaptığınız zaman, bu son derece zor bir durum olur. Onlar uzun yıllardır birbirinden nefret ediyorlar" ifadesini kullandı.
ABD Başkanı Donald Trump, YPG için doğrudan PKK ifadesini kullanarak, "Barack Obama döneminde olduğu gibi Türkiye'nin ölümcül düşmanı olan PKK ile ortaklık yaptığınız zaman, bu son derece zor bir durum olur. Onlar uzun yıllardır birbirinden nefret ediyorlar." dedi.
Trump, bugün Beyaz Saray'da, Suriye kararına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Suriye ile ilgili kararının doğru olduğunu savunan Trump, "Artık bu sonu gelmez savaşı bitirmenin zamanı gelmişti." ifadesini kullandı.
Ayrıca YPG için doğrudan PKK ifadesini kullanan Trump, "Obama döneminde olduğu gibi Türkiye'nin ölümcül düşmanı olan PKK ile ortaklık yaptığınız zaman, bu son derece zor bir durum olur. Onlar uzun yıllardır birbirinden nefret ediyorlar." değerlendirmesini yaptı.
Trump, ABD'nin Orta Doğu'daki varlığını da "en kötü hata" olarak nitelendirdi.
BİZ BU SAVAŞIN ORTASINDA KALDIK
Trump, Suriye'nin kuzeyi hakkında Türkiye ile 3 yıldır konuştuğuna değinerek, şunları söyledi:
"Türkiye bunu (ABD'nin bölgeden askerini çekmesini) bildiğiniz gibi uzun yıllardır istiyor. Onlar birbiriyle (Türkiye ve PKK) yıllardır savaşıyor. Biz bu savaşın ortasına bırakıldık. Bunun sadece 30 gün sürmesi gerekiyordu ama yıllardır oradayız. Şimdi taraflarla konuşarak oradan çıkma zamanı. Erdoğan'a ne hissettiğimizi söyledik ama her iki tarafla da konuşuyoruz."
ABD'nin bölgede askeri olmadığına işaret eden Trump, "Artık sonu gelmeyen savaşlardan çıkıyoruz." dedi.
DEAŞ AÇIKLAMASI
ABD'nin birçok DEAŞ mensubunu da yakaladığına vurgu yapan Trump, "Kürtler bu DEAŞ mensuplarına göz kulak oluyor, onlar olmazsa Türkiye göz kulak olacak. Türkiye'de en az bizim kadar bunların dışarıda gezmesini istemiyor." ifadelerini kullandı.
Trump Türkiye'nin ekonomisine yönelik daha önceki tehditlerine ilişkin de "Bunu daha önce Rahip Brunson olayında yaptım. Erdoğan'ın orada (Suriye'nin Kuzeydoğusunda) akıllıca davranacağına eminim, öyle umuyorum." değerlendirmesinde bulundu.
ABD'nin elindeki DEAŞ'lıların birçoğunun Almanya, Fransa gibi Avrupa ülkelerinin vatandaşı olduğunu ancak bu ülkelerin bu kişileri geri almak istemediğini belirterek, "Bu kişiler benim ülkemden oraya gitmedi. Onlara (Avrupa ülkelerine) büyük bir iyilik yaptım." görüşünü paylaştı.
BAŞKALARININ YAPMASI GEREKENİ BİZ YAPTIK
Trump, ABD'nin bölgedeki varlığını da "bataklık" olarak yorumlayarak, "Şu anda orada başka ülkelerin yapmaları gereken işleri yaparak polislik faaliyeti gösteriyoruz. Rusya'nın, İran'ın, Irak'ın, Türkiye'nin, Suriye'nin yapması gerekenleri biz yapıyoruz. Bunu onlar yapmalı. Biz niye bunu 7 bin mil uzaktan yapalım ki?" ifadesini kullandı.
Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham'in Türkiye'ye karşı yaptırım tehditlerine ilişkin de açıklamalarda bulunan Trump, "Ben zaten Erdoğan'a gerekirse yaptırımlardan daha da öteye geçebileceğimi söyledim. Sanırım Lindsey burada (Suriye) 200 yıl daha durmak istiyor. Ama ben bu konuda hemfikir değilim." diye konuştu.
Trump, "Erdoğan, Suriyelilerin geldikleri yere geri dönmelerini istiyor. Bunu nasıl yapacağına bakacağız. Bunu yumuşak bir şekilde yapabilir, daha sert bir şekilde yapabilir. Ama eğer adaletsizlik yaparsa büyük bir ekonomik bedel öder." mesajını verdi.
PKK BİZİMLE ÇATIŞTI
Trump, Kürtlerin kendi toprakları için savaştığını belirterek, “Kürtler 2. Dünya Savaşı'nda bize yardım etmediler, Normandiya’da bize yardım etmediler. Kendi toprakları konusunda yardımcı oldular. Bu farklı bir şey. Kaldı ki Kürtlere inanılmaz derecede büyük miktarda silah ve mühimmat anlamında para harcadık." değerlendirmesini yaptı.
Trump tüm bunlarla birlikte Kürtleri sevdiğini vurgulayarak, “Ancak orada farklı fraksiyonlar var. Mesela PKK var, farklı bir oluşum. Onlar bizimle çalıştılar. Zor bir grup ama bizimle çalıştılar. Onlar kendi toprakları için savaşıyorlar.” dedi.
Artık Amerikan askerlerini eve getirmenin zamanının geldiğini vurgulayan Trump, “Bana en zor gelen şey, ölen bir askerin ailesin yazdığım mektuptur. Bunu yapmak istemiyorum.” ifadesini kullandı.