İzmir'de sokakta yürürken elektrik akıma kapılan İnanç Öktemay ve Özge Ceren Deniz'in ölümüne ilişkin davanın ikinci duruşmasında ara karar çıktı. Mahkeme başkanı, 13 sanıktan 11'inin tutukluluğunun devamını uygun gördü. İZSU Kanalizasyon Daire Başkanlığı'nda şube müdürü Ömer Karabilgin ve İZSU'da Kanalizasyon Daire Başkanı Barış Koç'un devlet memuru olmaları gerekçesiyle dosyaları ayrıldı ve her iki isim tahliye edildi. Öte yandan 6 Ocak tarihinde olay mahalinde keşif yapılacağı belirtildi.
İzmir’in Konak ilçesine bağlı Alsancak’ta 12 Temmuz'da birikmiş yağmur suyuna temas etmeleri sonucunda elektrik akımına kapılan Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay yaşamını yitirdi. İki kişinin hayatını kaybetmesine ilişkin haklarında dava açılan 13'ü tutuklu 42 sanığın yargılandığı davanın ikinci duruşmasına İzmir 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
İZSU YÖNETİCİLERİNE TAHLİYE
İkinci duruşmanın üçüncü oturumunda, mahkeme başkanı ara kararını açıkladı. Mahkeme başkanı, 13 sanıktan 11'inin tutukluluğunun devamına karar verdi. Bu sırada bir sanık yakını, "Adalet mülkün temeli" diye bağırarak karara tepki gösterdi.
T24'ten Cengiz Anıl Bölükbaş'ın haberine göre, mahkeme başkanı, tarafları salondan çıkardı. İZSU Kanalizasyon Daire Başkanlığı'nda şube müdürü tutuklu sanık Ömer Karabilgin ile İZSU'da Kanalizasyon Daire Başkanı tutuklu sanık Barış Koç'un devlet memuru olmaları gerekçesiyle dosyaları ayrıldı. Karabilgin ile Koç tahliye edildi.
ADLİ KONTROL KARARLARI KALDIRILDI
Ayrıca tutuksuz sanıklar Ali Hıdır Köseoğlu, Serdar Sadi, Gürkan Erdoğan ve Ezgi Nazaroğlu hakkında da devlet memuru olmaları gerekçesiyle izin alınması için dosyalarının ayrılmasına, izin alındıktan sonra soruşturmalarının devam etmesine, adli kontrol şartlarının kaldırılmasına karar verildi.
Tutuksuz sanıklardan Deniz Sural, Gürsel Arıcı, Tahsin Erdoğan, Abdülkadir Satık, Alper Doğan, Koray Arif hakkında adli kontrol şartının kaldırılmasına ve yurt dışı yasağı konulmasına da karar verildi.
İnanç Öktemay'ın yeğeni Berfin Öktemay'ın davaya katılma talebinin reddine, Demircan A.Ş.'nin yetkilisi Cenan Demircan hakkında verilen takipsizlik kararının kaldırılması ve soruşturma açılması için Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yazı yazılmasına karar verildi.
YENİ KEŞİF YAPILACAK
6 Ocak tarihinde bölgede keşif işlemlerinin yapılmasına ve o tarihe kadar delillerin karartılmaması ve gerekli önlemlerin alınması için İzmir Büyükşehir Belediyesi Altyapı Koordinasyon'a yazı yazılması istendi. Yurt dışında olması nedeniyle dinlenemeyen 1 tanığın olay mahallinde dinlenmesine, Özge Ceren Deniz'in yaşamını yitirdiğinde nereye bastığının tespiti için bilirkişi raporunun hazırlanmasına karar verildi.
İzmir'in ardından bu kez Malatya: Açıkta kalan elektrik kabloları bir can daha aldı
NE OLMUŞTU?
12 Temmuz tarihinde İzmir’in Konak ilçesine bağlı Alsancak’ta birikmiş yağmur suyuna temas etmeleri sonucunda elektrik akımına kapılan Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay yaşamını yitirdi.
Aralarında İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, GDZ Elektrik Dağıtım Genel Müdürü Uğur Yüksel, Gediz Elektrik Dağıtım A.Ş. Metropol Bölge Müdürü Ali Arcan, Gediz Elektrik'ten Dağıtım Sistem İşletme ve Bakım Müdürü Ekrem Yıldırım ve Yapım İşleri Sorumlusu Uzmanı Alper Doğan'ın da bulunduğu 13'ü tutuklu 42 kişi hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan” 22,5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
İddianamede yer alan bilirkişi raporlarında, olayın yaşandığı gün ızgaraların yağmur suyunu tahliye edemediği, ızgaraların rutin bakım ve temizliğinin olması gerektiği şekilde yapılmadığı kanaatine varıldığı kaydedildi.
Raporda, olayın asli kusurlularının Gdz Elektrik ve İZSU Genel Müdürlüğü olduğu, olayın gerçekleşmesinde öngörülemeyecek ve önlenemeyecek herhangi olağanüstü doğa olayının bulunmadığı, hayatını kaybeden kişilerin olayın gerçekleşmesini tetikleyecek herhangi bir tehlikeli hareketlerinin ve kişisel kusurlarının olmadığı görüşüne yer verildi.
Raporda, Gdz Elektrik'in kabloları yeterli derinliğe gömmediği, İZSU'nun da mazgal yapımı sırasında kabloları yüzeye yaklaştırdığı, kablo koruyucu boruyu iptal ettiği ve iki kurum arasındaki koordinasyon eksikliğinin arızanın ortaya çıkmasında etkili olduğu ifade edildi.