Dünya genelinde trafik kazaları, insanların güvenlik endişelerinde ilk sırada yer alıyor. Lloyd’s Register Foundation Dünya Risk Anketi’ne göre, katılımcıların yüzde 76’sı trafik kazalarından zarar görmekten endişeli. Türkiye’de ise bu risk, kişisel sağlık sorunları ve ekonomik zorlukların gerisinde kalıyor.
Saygın araştırma kuruluşu Gallup tarafından yürütülen ve 15 Kasım’da yayımlanan Lloyd’s Register Foundation Dünya Risk Anketi, dünya genelinde insanların güvenlik algılarını mercek altına aldı. Anketin sonuçları, insanlığın en büyük endişesinin hala aynı olduğunu ortaya koyuyor: Trafik kazaları.
Dünya çapında insanlara gündelik yaşamlarında güvenliklerini tehdit eden en büyük risk sorulduğunda, en sık verilen yanıt yine trafik kazaları oldu. Ankette ayrıca katılımcılara, yedi belirli riskten hangisinin kendileri için daha büyük bir endişe kaynağı olduğu soruldu. Yanıtlar, trafik kazalarının diğer tüm risklerin önüne geçtiğini gösterdi. Ankete katılan yetişkinlerin yüzde 76’sı, bir trafik kazasında zarar görmekten ya ciddi şekilde ya da bir ölçüde endişe duyduğunu belirtti. Bu oran, şiddetli hava olayları, suç, gıda güvenliği, ruh sağlığı sorunları, iş ve içme suyu gibi risklere dair endişeleri geride bıraktı.
TRAFİK KAZALARI KÜRESEL ENDİŞELERİN BAŞINDA
2023 yılında yapılan araştırmada, dünya genelinde yetişkinlerin yüzde 16’sı trafik kazalarını yaşamlarındaki en büyük güvenlik riski olarak tanımladı. Suç ve şiddet (yüzde 13) ile kişisel sağlık sorunları (yüzde 11) gibi diğer riskler, trafik kazalarının ardından geldi. İlginç bir şekilde, bu oranlar önceki yıllarla büyük ölçüde tutarlıydı: 2021’de trafik kazalarını en büyük risk olarak görenlerin oranı yüzde 13, 2019’da ise yüzde 16 idi.
Ancak bu algı, ülkeler arasında önemli farklılıklar gösteriyor. Türkiye’de trafik kazalarını en büyük risk olarak görenlerin oranı yalnızca yüzde 7 seviyesinde. Buna karşın Türk halkı, kişisel sağlık sorunları ve ekonomik zorlukları en büyük tehdit olarak algılıyor. Her iki risk, Türkiye’de katılımcıların yüzde 16’sı tarafından en önemli güvenlik riski olarak belirtildi.
GELİRE GÖRE FARKLILAŞAN RİSK ALGISI
Trafik kazaları konusundaki endişeler, gelir seviyesine göre de farklılık gösteriyor. Yüksek gelirli ülkelerde yaşayanlar, bu riski düşük gelirli ülkelerde yaşayanlara kıyasla çok daha ciddi bir tehdit olarak algılıyor. Araştırmaya göre, yüksek gelirli ekonomilerde yaşayanların yüzde 21’i trafik kazalarını en büyük güvenlik riski olarak görürken, bu oran düşük gelirli ülkelerde yalnızca yüzde 9. Ancak paradoksal bir şekilde, yüksek gelirli ülkelerde trafik kazalarında hayatını kaybetme riski, düşük gelirli ülkelere kıyasla çok daha düşük.
'TRAFİK KAZALARI HAYATIN BİR GERÇEĞİ OLARAK KABUL EDİLMEMELİ'
Lloyd’s Register Foundation Direktörlerinden Nancy Hey, araştırma bulgularını değerlendirerek şu ifadelerde bulundu:
“2019’da Dünya Risk Anketi başladığından bu yana, trafik kazaları her yıl insanların en büyük güvenlik endişesi olarak öne çıkıyor. Kovid-19 pandemisi, jeopolitik gerilimler, ekonomik krizler ve yaşam maliyeti artışları gibi küresel sarsıntılara rağmen, insanlar günlük ulaşım riskini en büyük tehdit olarak hissetmeye devam ediyor. Ancak toplumlar, trafik kazalarını hayatın kaçınılmaz bir gerçeği olarak kabul etmemeli. Kamuoyunun bu konuda güçlü bir baskısı olmasa bile, politika yapıcılar proaktif adımlar atmalıdır. Bu rapor, insanların daha güvende hissetmesini sağlayacak politikaların şekillendirilmesi için önemli bir rehber olmalı.”
KÜRESEL ÖLÇEKTE FARKINDALIK VE EYLEM ÇAĞRISI
Dünya Risk Anketi’nin sonuçları, trafik kazalarının sadece bireyler için değil, toplumlar için de kritik bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Yüksek gelirli ülkelerde risk algısının daha yüksek olması, bu ülkelerdeki farkındalığın ve kamu politikalarının önemini ortaya koyarken, düşük gelirli ülkelerde ise kazaların doğrudan etkisinin daha fazla olduğu gerçeği dikkat çekiyor.