Ağrısı olmayan ancak nefes zorluğu, halsizlik, bulantı, kusma ve terleme yaşayan kişilerde gizli kalp hastalığı olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Bilal Boztosun “Bu hastalarda kalp krizine bağlı ölüm riski normal kalp krizi geçirenlere kıyasla 2 kat daha yüksek” dedi.
Halk arasında gizli kalp, tıbbi adıyla ‘sessiz iskemi’ye karşı uyaran Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Kardiyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bilal Boztosun, risk altındakilerin şikayetleri olmasa bile düzenli olarak kontrole gitmeleri gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Boztosun, kalp damarlarında tıkanıklığı olan kişilerin özellikle efor esnasında ağrıyı hissederek dinlenmeye geçtiğine işaret ederek şu bilgileri verdi:
“Bu uyarı sayesinde kendilerini zorlamaktan kaçınarak doktora daha erken başvurabilir. Ancak gizli kalp hastalığı olanlarda göğüs ağrısı gibi erken uyarı mekanizması olmadığı için istirahate geçmezler, spor yapmaya ya da kalbi zorlamaya devam ederler. Bu da kalp krizinin oluşmasına zemin hazırlar. Bu sebeple gizli kalp hastalığı olanlar doktora geç başvurur. Bu hastalarda kalp krizine bağlı ölüm riski normal kalp krizi geçirenlere kıyasla en az 2 kat daha yüksek.”
Ağrısı olmayan, yalnızca nefes zorluğu, halsizlik, bulantı, kusma ve terleme yaşayan kişilerde gizli kalp hastalığı olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Boztosun, şunları aktardı:
“Şeker hastaları özellikle gizli kalp krizi açısından riskli grup. Yapılan çalışmalarda ileri evre kontrolsüz şeker hastalığı olanlarda gizli kalp hastalığı riske yüzde 60’a ulaşabiliyor. Yine aşırı kilolu bireyler, kronik akciğer hastalığı, uyku apnesi, total kolesterol 240 miligram/desilitre üzeri veya LDL kolesterol 160 miligram/desilitre üzeri veya HDL kolesterol 35 miligram/desilitre altı olanlar, yoğun sigara tüketenler ve kadınlarda gizli kalp hastalığı riski daha yüksek. Yine ileri yaşta, kalp nakli öyküsü olanlarda da riski daha fazla.”