Ömrünü tarihe adayan, sayısız kitaba imza atan, yine sayısız öğrenci yetiştiren duayyen tarihçi Prof. Dr. Halil İnalcık’ın vefatıyla tarihte bir dönem kapandı. İnalcık’ı onu tanıyan isimlere sorduk. En güzel yorumlardan birini “Halil Hoca bir müessesedir. Bu ülkenin yetiştirdiği, iftihar edeceği bir münevverdir” diyen Prof. Dr. İlber Ortaylı yaptı.
IŞIL ÇALIŞKAN / EREN TAŞAR
Tarihçilerin duayeni’ olarak anılan Prof. Dr. Halil İnalcık, önceki gün 100 yaşında hayatını kaybetti. Ankara’daki Güven Hastanesi’nde çoklu organ yetmezliği nedeniyle tedavi gören İnalcık, tarihe adını tarihe yaptığı hizmetlerle yazdırdı. Bugün son yolculuğuna uğurlanacak İnalcık için saat 10.00’da Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Çoğrafya Fakültesi’nde bir tören, saat 11.30’da ise Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi’nde bir anma etkinliği düzenlenecek. İnalcık’ın cenazesi aynı gün, Bilkent Doğramacızade Camii’nde kılınacak öğle namazı sonrası İstanbul’a nakledilecek. Yarın İstanbul Karacaahmet Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip toprağa verilecek.
15 YIL CHICAGO’DA ÇALIŞTI
1916 yılında İstanbul’da dünyaya gelen, 1940’da Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’nden mezun olan İnalcık, 1947’de Türk Tarih Kurumu üyeliğine seçildi, 1949’da İngiltere’de British Museum’da Türkçe yazmalar üzerinde çalıştı ve Osmanlı tarihine ait kayıtları topladı. 50’li yıllardan sonra yayınları ve öğretim faaliyetleriyle adı dünya tarih çevreleri tarafından yakından izlenen İnalcık, 1972’de aldığı davet üzerine Chicago Üniversitesi Tarih Bölümü’nde imtiyazlı profesör olarak çalıştı. 1973’te İngiltere’de ‘The Ottoman Empire: The Classical Age, 1300-1600 (Osmanlı İmparatorluğu Klasik Çağ, 1300-1600)’ adlı eserini yayımladı ve bu yapıtı seçkin dünya üniversitelerinde okutulan temel eserlerden biri oldu. Yaklaşık 15 yıl çalıştığı Chicago Üniversitesi’nden 1986’da emekli olan İnalcık, 1990-1992 yılları arasında Harvard ve Princeton üniversitelerinde misafir profesör olarak dersler verdi. 1993’te Bilkent Üniversitesi Tarih Bölümü’nü kurdu.
YEDİ DİL BİLİYORDU
Sayısız makaleye imza atan duayen tarihçi sayısız öğrenci yetiştirdi. Osmanlıca, Fransızca, İngilizce, Almanca, İtalyanca, Arapça ve Farsça biliyordu. İnalcık, ömrünü tarihe adadı, pek çok kitap yazdı; İngiltere, Fransa, Macaristan ve ABD’de şu an profesör olan pek çok kişinin hocasıydı.
TARİHE GEÇEN DUAYEN TARİH HOCASI
Onun talebesi olan iftihar eder
Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı: “Halil Hoca bir müessesedir, bir kurumdur. Bu ülkenin yetiştirdiği, iftihar edeceği bir münevverdir. Sayısız talebe yetiştirmiştir. Şu an dördüncü nesil talebeleri hoca olmuştur. Talebeleri onun talebesi olmakla her zaman iftihar ederler ve edeceklerdir. Hatta talebesinin talebesi olmakla iftihar edeceklerdir. Bunların içine dil tarih dahildir. Her eseri kalıcı olmuştur, 90 yaşından sonra yazdığı eserleriyle de kalıcı olmayı başarmıştır. Makaleleriyle Türk ve dünya tarihini değiştirmiştir.”
Adı bile tüm kapıları açıyor
Prof. Dr. Bülent Arı: “18 yılımı onunla geçirdim. Bilkent Üniversitesi’nde Tarih Bölümü’nü kurduğu zaman onun ilk öğrencilerindendim. Benim çocuğunum adını da Halil koyduk, başta Halil Hoca itiraz etti ama sonraları ‘Bizim adaş ne yapıyor?’ diye hep sorardı. İnsani ilişkileri son derece üstün herkese rol model olacak vasıflara sahipti. Yurtdışına gittiğim zaman gördüm ki dünyada nereye giderseniz gidin Halil İnalcık’ın talebesiyim dediğinizde bütün kapılar açılıyor. Büyük saygı duyuyorlar hatta Hollanda arşivinde çalışırken mavi işaretli evraklar vardı, Osmanlı evrakları bunların çoğu gizli evrak olduğu için çıkarmıyorlar onları bile önüme serdiler istediğin kadar çalış dediler.”
Asırlık ömrünü verimli kullandı
Tarihçi-yazar Turgut Kut: “Halil İnalcık ile Chicago Üniversitesi’ndeyken tanıştık. Chicago’da birçok ABD’li ve başka milletten öğrenciyi yetiştirmiştir. Bir asırlık ömrünü olağanüstü biçimde dikkatli ve verimli kullanmıştır. 20’li yaşlardan itirbaren makale yazmaya başlamıştır. Yazdığı makaleler çığır açmıştır. Dünya tarihçilerinin saygı duyduğu bir hocaydı.”
Pek çok kişiye ilham vermiştir
Yrd. Doç. Dr. Mithat Atabay: “Kendisi özellikle Osmanlı Tarihi ve son dönemlerinde de Yakın Türk Tarihi konusunda dünya çapında bir tarihçiydi. Türk Tarihi’ne geniş perspektiften bakan biri olarak pek çok kişi için ilham kaynağı oldu. Bu açıdan hocamız, Türk Tarihi’nin en büyük temsilcisi olarak tarihe geçti.”
‘Sizi eserleriniz siz yapar’ derdi
Prof. Dr. Ergün Aybars: “Benim de hocamdı. Çok da güzel nasihatları vardır bende yer eden. Mesela derdi ki ‘Çocuklar dekanlığa rektörlüğe heveslenmeyin. Onlar idari görevler, saman alevi gibi uçar gider. Sizi siz yapan ve geleceğe taşıyacak olan raflardaki eserlerinizdir.’ Bunu söylediğinde ben asistandım. Bu, hayatımda unutmadığım sözlerden biri olarak kaldı.”
Dünya çapında ilim adamıydı
Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu: “Halil Bey gerçekten dünya çapında bir tarihçi ve ilim adamıydı. Sadece Türkiye’de değil dünyayı da temsil eden biri. Onun gibi aydın bir tarihçi maalesef göremiyoruz. Hocamız eserleriyle yaşayacak.”
Dünyaya açılan penceremizdi
Prof. Dr. Zekeriya Kurşun: “Halil İnalcık’ın çok fazla dikkat çekmeyen yönü Türkiye’de yetişerek Türk tarihini dünyaya anlatmasıydı. Osmanlı Tarihi’nin dünyaya açılan penceresiydi hocamız. Bu açıdan yeri doldurulamayacak bir boşluk bırakarak gitti. Hocamız Türkiye’deki kaynaklarla yetişmiş ve bunları dünyanın anlattığı bir dille anlattığı için dünyaca kabul görmüş biri.”
Öğretileri ‘klasik’tir
Işık Tamdoğan (Tarih Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı): “Onun en yenilikçi yönü 40’lardan itibaren dünyada da baskın olmaya başlayan Fransa’daki Annales ekolünün etkisiyle ve sadece siyasi tarih değil, ‘ekonomik ve sosyal tarihe’ yönelmiş olan tarihçilik anlayışı. İnalcık’ın çalışmaları 70’li 80’li yıllardan itibaren yetişen tüm tarihçilerin başucu kitabı olmuştur. Onun öğretisi, tarihçilerin yetişmesinde bir ‘klasik’ kabul edilir.”