Oyuncu Emel Karaköse, yönetmen ve senaristliğini Jamal Shah’ın yaptığı ‘Revenge of the Worthless’ filminde oynayarak Pakistan sinemasında ilk Türk oyuncu oldu. Karaköse, hala güvenlik tehdidi olan Swat adlı bölgede çekilen filmde askerlerin kendilerini koruduğunu söyledi.
ÖZEL HABER / IŞIL ÇALIŞKAN
Emel Karaköse, ilk oyunculuk deneyimini Pakistan sinemasında ilk Türk oyuncu unvanıyla tamamladı. ‘Revenge Of The Worthless’ filminde rol alan Karaköse, Afganistan sınırına yakın ve hala terör tehditi altında olan Swat bölgesinde üç hafta kaldı. Zor şartlar altında yapılan filmin çekimi asker koruması eşliğinde gerçekleşti. Gerçek bir hikayeyi anlatan filmin ABD, İngiltere, Almanya, Avustralya, İran, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerde gösterime girmesi bekleniyor. Türkiye’de ise İstanbul Film Festivali kapsamında gösterilmesi öngörülüyor. Karaköse ile filmi konuştuk.
Bu filme nasıl dahil oldunuz?
Üniversitede halkla ilişkiler ve reklamcılık okudum. Sonra 3 yıl Londra’da yaşadım ve orada reklam yazarlığı ve yaratıcılık dersi aldım. Ardından İstanbul’a döndüm ve bir ajansta çalıştım. Uzun süren bir ajans deneyimim sonunda oyunculuğa merak saldım. Oyunculuk eğitimine başlayalı 4-5 ay olmuştu o sırada Pakistan’dan bir ekibin İstanbul’a geldiğini duydum. Arkadaşım sette çalışmak isteyip istemediğimi sordu. Kabul ettim. O filmin başrol oyuncusu Jamal Shah’la çalıştım. Bana Pakistan’da film teklifi yaptı. Terörle mücadeleyi anlatan gerçek bir hikayeyi konu almasından çok etkilendim.
Hikayenin konusu nedir?
Film, 2000’li yılların başında, Afganistan sınırına yakın ve hala terör tehditi altında olan Swat bölgesinde geçiyor, halka yapılan zulüm anlatılıyor.
CESUR BİR KIZI OYNUYOR
Filmdeki rolünüz nedir?
Ülkesi için mücadele eden ve çok saygı duyulan Zarak Khan adında bir kişi var. Onun iki kızından, büyük olan Palwasha rolündeyim. Taliban, Zarak Khan’ın kızlarını istiyor filmde. Ama biz babamla birlikte mücadele etmek istiyoruz. Naif görüntüsünün altında çok cesur bir yapısı var.
Swat’ta geçirdiğiniz üç haftada neler yaşadınız?
Bölgeye giderken askerler bize eskortluk etti. Filmi askerlerin korumasında çektik. Çünkü Swat’ta hala güvenlik tehdidi var. Askerler önümüzde ve arkamızda sürekli tetikteydiler. Orası National Geographic’te en tehlikeli yollar arasında gösteriliyor.
TEK ELLE SİLAHLA KOŞUP ÇATIDAN ATLADIM
Bu süreçte kalaşnikof eğitimi almışsınız. Bu nasıl oldu?
Rolüm gereği silah kullanmayı öğrenmem gerekiyordu. Askerlerden biri bana kalaşnikofun nasıl tutulduğunu ve kullanıldığını öğretti. İki gün pratik yaptık. Filmin çekimleri süresince kalaşnikof sürekli elimdeydi ve çok ağırdı. Ayrıca filmde kullanılan silahların hepsi gerçekti. Ordu sağladı onların teminini. Tek elle silahla koşmak, bir evin çatısından inmek gerçekten zordu. Silah taşırken vücudum çok darbe aldı.
FİLMDE URDUCA KONUŞUYOR
Rolünüzü hangi dilde oynadınız?
Ben role İngilizce hazırlandım. Yönetmen ‘Urduca oynar mısın?’ diye sorunca kabul ettim. Üç hafta sürdü. Ekipten birileri bana grammer öğretti. Eğitim sonrası duyduğumu yazdım, öğrendiğim kişiden ses kaydı yaptım. Kelime kelime dinleyerek tekrar edip öğrendim. İki-üç gün odaya kapanıp çalıştım. İzleyiciler, bu dili önceden bildiğimi düşünmüş.