Fenerbahçe-Beşiktaş derbisinde yaşananlar, tribün terörünü bir kez daha gündeme taşıdı. Adres bu kez Kadıköy olsa da aslında bu ayıp kendini her yerde ve her branşta gösteriyor. Eğitimsizlik, tahammülsüzlük ve ‘şuursuz’ sahiplenmenin sonucu olarak ortaya çıkan yangın, çoğu zaman vasıfsız yöneticiler tarafından da körükleniyor...
SELİM YILDIRIM / İSTANBUL
Tarihte ilk kez son 5 haftada 4 takımın şampiyonluk yarışının içinde olması nedeniyle müthiş bir heyecana tanık olan Türk futbolu, ne yazık ki bir kez daha tribün terörüne teslim oldu. Ziraat Türkiye Kupası’nda Fenerbahçe’nin Beşiktaş’ı ağırladığı derbide Kartal’ın yedek kalecisi Tolga Zengin ile bir grup Sarı-Lacivertli taraftar arasında başlayan gerilim, maçın tatil edilmesiyle son buldu. Oyuncusu Tolga’yı sakinleştirmek isterken tribünlerden atılan yabancı maddeler nedeniyle saha kenarında yere yığılan teknik direktör Şenol Güneş, tünele yöneldiğinde bir kez daha yabancı maddelerin hedefi oldu. Kafasına atılan 5 dikişin ardından hastaneye kaldırılan Güneş, geceyi de müşahede altında geçirdi.
Pepe’nin kırmızı kartla ihraç edilmesi nedeniyle Beşiktaş 10 kişi kalmışken ve her şey Fenerbahçe lehine işlerken Sarı-Lacivertli taraftarların sahaya yabancı maddeler atması akla mantığa sığmadı. Geceyi hastanede geçiren Şenol Güneş oldu. Ancak yaşananlar nedeniyle Fenerbahçe Güneş’ten çok daha ağır yara aldı. Futbolumuz ile ilgili olarak, ‘tanık olmak istemediğimiz görüntüler bunlar’ ifadesi çok kez kullanılsa da bu görüntülerin tekrar tekrar ortaya çıkmasının önüne bir türlü geçilemedi. 2011 yılında yürürlüğe giren ve ‘kurtarıcı’ olarak görülen 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun da beklenen etkiyi göstermedi. Her köşe başı kamera ile donatıldı, spor olayları için özel savcılarımız, polisimiz oldu ama hiçbir şey tribün terörünün önüne geçemedi. Aslında geçmesini beklemek hayalcilikten başka bir şey değildi...
Çünkü bazı kulüpler hâlâ sadece takımının çıkarını gözeten, ‘vasıfsız’ yöneticiler tarafından yönetiliyor. Çünkü insanlar hâlâ tuttuğu takıma şuursuz bağlılık gösteriyor. Çünkü hâlâ darağacı ile kulübünün adını aynı cümlede kullanan yöneticiler kol geziyor. Çünkü hâlâ kulüpçülük birçok insan tarafından en önemli aidiyetler arasında algılanıyor. Hal böyle olunca bir toplum en büyük iki tehlike olan eğitimsizlik ve şuursuzluk kolkola ilerliyor ve futbolumuzdaki çarpıklıklar hiç değişmiyor. Böyle bir durumda Beşiktaş Başkanı Fikret Orman ile Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım bir araya gelip, vandallığı birlikte eleştirmedikçe de bir şey değişmeyecektir. Fenerbahçe açıklamasında Şenol Güneş’i yok sayıp, Beşiktaş da yaşananları nasıl kazanca çevirebileceğini düşündükçe yaşanan olumsuzluklar sürüp gidecektir. Centilmenlik ortak payda olarak kabul görmedikçe, insan hayatı bir derbide alınacak skordan daha önemli görülmedikçe tribünler her fırsatta ‘tasvip etmediğimiz görüntüler’i sergilemeye devam edecektir.
Bu kez tribün terörü çirkin yüzünü Kadıköy’de göstermiş olsa da benzer olaylar birçok yerde yaşandı. 43 kişinin hayatını kaybedip, yüzlercesinin de yaralandığı 17 Eylül 1967’deki Kayserispor-Sivasspor maçında olduğu gibi... 6 Mart 2010’da tamamlanamayan Diyarbakırspor-Bursaspor karşılaşması gibi... 10 Nisan 1988’de yarıda kalan Trabzonspor-Beşiktaş mücadelesi gibi... 11 Şubat 1998’deki Trabzonspor-Fenerbahçe maçı gibi... 20 Ocak 2002’deki Trabzonspor-Beşiktaş karşılaşması gibi... 22 Eylül 2013’teki Beşiktaş-Galatasaray derbisi gibi... 10 Mart 2010’daki Trabzonspor-Fenerbahçe mücadelesi gibi... 24 Nisan 2016’daki Trabzonspor-Fenerbahçe maçı gibi...
YAŞANANLAR FUTBOL TERÖRİ DEĞİL KUMPAS
Fenerbahçe-Beşiktaş derbisinde yaşananların kendisini üzdüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu futbol teröründen öte bir şey. Biraz açık konuşmam lazım; belli ki burada kumpas da var” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fenerbahçe-Beşiktaş karşılaşmasında yaşananlar konusunda önemli açıklamalara imza attı. Olaylara ciddi manada üzüldüğünü dile getiren Erdoğan, “Bir defa bu futbol teröründen de öte bir şey. Burada ayrıca biraz açık konuşmam lazım; kumpas da var” yorumunu yaptı. Olayların hep korner atışı sırasında köşelerde olduğuna dikkat çeken Erdoğan, şöyle devam etti: “Tribünlerdeki bu terörü birileri organize etti. Bu kendiliğinden olan bir şey değil. Sahada hava gayet iyi. Maç güzel gidiyor. Quaresma kornerini atacak, o esnada bir şeyler atılıyor. Böyle bir şey olamaz ki... Ondan sonra bakıyorsunuz, Şenol Hoca’nın başına gelen olay. Bunlar kabullenilebilir şeyler değil. Keşke tabii Tolga da orada bir yanlışın içine girmemiş olsaydı ama özellikle Şenol Hoca’ya yapılanı affetmek mümkün değil. Ben Şenol Hoca’yı da aradım. Aynı şekilde Fikret başkanı, Aziz başkanı da aradım. Hepsiyle bu konuları görüştük. Hepsi de bu konudan çok müştekiler, şikayetçiler. Konuyla ilgili olarak Futbol Federasyonu bakalım çarşamba günü bakalım neler çıkaracak? Biz de Gençlik ve Spor Bakanlığımız ile bu işlerin üzerine gideceğiz, bir çalışma yapacağız.”
Şenol Güneş’e saldırı kabul edilemez
Başbakan Binali Yıldırım, Fenerbahçe taraftarının Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş’e yönelik saldırısının kabul edilemez olduğunu söyledi. Olayı şiddetle kınadığını aktaran Yıldırım, “Bu, dostluğa, futbola, futbolun mehabetine de uyan bir şey değil. Şenol Güneş’e çok geçmiş olsun. Takımlar arasında rekabet olağan ama bu rekabeti şiddete dönüştürdüğünüz zaman husumete dönüşüyor. Bu tip olayların provokasyonla gerçekleştiği yönünde de geçmişten gelen tecrübeler var. O bakımdan başta yöneticiler olmak üzere herkesi futbolun keyfine, zevkine varmaya davet ediyorum” diye konuştu.
Gözaltı sayısı 8’e yükseldi
Derbideki olaylara ilişkin İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturma, planlı olma ihtimali nedeniyle derinleştirildi. Şenol Güneş’in yaralanmasından sonra gerginliğin farklı tribünlere de sıçradığının tespit edilmesi nedeniyle azmettirici şüphesi değerlendirmeye alındı. Maçın başlama düdüğünden tatil edildiği dakikaya kadar tüm kamera kayıtları incelemeye alındı. 7 şüphelinin daha gözaltına alınmasıyla toplam gözaltı sayısı 8’e yükseldi. Bu arada Güneş’i yaralayan S.D. İsimli taraftarın, “Maçın gerginliğiyle elimdeki çakmağı attım. Kimseyi yaralamak gibi bir amacım yoktu” ifadelerini kullandığı belirtildi.
Fenerbahçe üzerine düşeni yapacaktır
Kulüpler Birliği Vakfı, olaylı derbiyle ilgili ilk açıklamasında, “Ziraat Türkiye Kupası yarı final rövanş maçında yaşanan ve futbolumuza leke süren menfur hadiseyi şiddetle kınıyor, Beşiktaş Kulübü’nün değerli hocası Şenol Güneş’e geçmiş olsun diyoruz” ifadesini kullandı. Açıklamada ayrıca, Fenerbahçe’nin konuyla ilgili çok net bir durum tespitiyle olayı lanetleyerek tekrarına engel olmak için üzerine düşen görevleri yapacağına duyulan inanç vurgulandı.
Kulüpler Birliği Vakfı’na tepki
Fenerbahçe, Kulüpler Birliği Vakfı’nın olaylar nedeniyle tamamlanamayan derbiye yönelik açıklamasına tepki gösterdi. Sarı-Lacivertli kulübün yayınladığı duyuruda, “Kulüpler Birliği’nin yayınlamış olduğu açıklamayı büyük bir hayal kırıklığı ve derin üzüntü ile takip etmekteyiz. Bu sürecin en büyük mağduru olduğumuzu belirterek, yaşanan olayların sonuna kadar takipçisi olacağımızı kamuoyunun bilgisine sunarız” ifadeleri kullandı.
Heynckes’ten geçmiş olsun mesajı
Bayern Münih Teknik Direktörü Jupp Heynckes, derbide başından yaralanan Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş’e geçmiş olsun dileğinde bulundu. Heynckes, “Mario Gomez’in söylediği gibi, Güneş mükemmel bir kişi ve çok iyi teknik direktör” ifadesini kullandı. Bu arada Burak Yılmaz, Hasan Ali Kaldırım, Cenk Tosun, Quaresma, Pepe, Pepe’nin eşi Ana Sofia Moreira ve Marcelo (eski öğrencisi) da Şenol Güneş için paylaşımda bulundu.
Koç: Titiz davranmalıyız
Fenerbahçe’de haziran ayı başında yapılacak genel kurulda başkanlık için yarışacak eski asbaşkanlardan Ali Koç, derbide yaşananlar ile ilgili açıklamasında, her şey lehimizeydi. Yazık oldu. Bunu hak etmedik” ifadelerini kullandı. Bodrum Fenerbahçeliler Derneği’nin düzenlediği söyleşiye katılan Koç, “Titiz davranmak zorundayız. Fazla birşey söyleyecek durumda değilim. Derbinin yansımaları farklı yerlere çekilecek. Buna prim vermemeliyiz” yorumunu yaptı.
Canım değil ama içim çok acıyor
Beşiktaşlı oyunculardan Tolga Zengin, Oğuzhan Özyakup ve Necip Uysal, derbide yaralanınca geceyi hastanede geçiren, dün sabah ise taburcu edilen teknik direktör Şenol Güneş’i evinde ziyaret etti. Yıldız oyuncular, dünkü idmana katılamayan hocalarına arkadaşlarının geçmiş olsun dileklerini de iletti. Bu arada derbide yaşananları yorumlayan Güneş, “Artık geçmişi bir kenara bırakmak lazım. Orada yapılanlar bana, bize değil Türk futboluna karşı. Medyası, antrenörü, hocası, oyuncusuyla futbolun tüm aktörleri bir araya gelip ivedilikle bu soruna çare bulmalı. Canım değil ama içim acıyor” değerlendirmesinde bulundu.