New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesi’nde devam eden Rıza Sarraf davasında 8 aydır tutuklu olarak yargılanan Halkbank Eski Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla bugün ara duruşmada ifade verdi. Sarraf ve Atilla'nın yargılanmasına başlanmadan önce son kez ara duruşma yapıldı. Davanın esastan görülmesine 27 Kasım'daki jüri seçimleri tamamlanır tamamlanmaz başlanacağı bildirildi.
Sarraf ve Atilla'nın yargılanmasına başlanmadan önce son kez ara duruşma yapıldı.
Atilla ve avukatları mahkemede hazır bulunurken, Sarraf bugün de hakim karşısına çıkmadı. ABD basınında Sarraf'ın suçunu kabul ederek savcılıkla işbirliği yapacağı yönünde haberler yer almıştı.
Yargıç Richard Berman 27 Kasım'da jüri üyeleri belirlendikten hemen sonra davanın esastan görülmesine başlanacağını söyledi.
ATİLLA'YI 7 AVUKAT SAVUNACAK
Ara duruşmada, Atilla'nın savunma ekibine yeni katılan yeni avukatının çıkar çatışmasına neden olup olmayacağı görüşüldü. Atilla'yı bu davada 7 avukat savunacak.
McDermott Will & Emery hukuk firmasının avukatlarından Todd Harrison'ın Türkiye'nin Avrupa Birliği Daimi Temsilciliği'ne ticari konularda danışmanlık yaparken aynı zamanda Atilla'yı temsil etmesinin çıkar çatışması yaratıp yaratmayacağına ilişkin hem avukata hem Atilla'ya sorular yönetildi.
ATİLLA ELİNİ KALDIRARAK YEMİN ETMEYİ REDDETTİ
Hakim, sorulara cevap vermeden önce Atilla'dan doğruları söyleceğine ilişkin ayağa kalkıp elini kaldırarak yemin etmesini istedi.
Elini kaldırmayı reddeden Atilla, "Bütün soruları doğru yanıtlayacağıma söz veriyorum, yemin ediyorum." dedi.
Öncelikle ilaç kullanıp kullanmadığı sorulan Atilla bu soruya "hayır" cevabını verdi.
Yargıç Berman'ın savunma ekibine yeni katılan Avukat Harrison'ın hem Türkiye'yi hem de kendisini temsil etmesinin çıkar çatışması yaratıp yaratmayacağına ilişkin sorularına Atilla, "Bu firmanın davaya katılması önerisini bana Halkbank getirdi. Ben de duruşmaya az bir süre kaldığı için yardım edebileceklerini düşündüm. Teklif Halkbank'tan davaya yardım amaçlı geldi. (Türkiye'nin) Avrupa Birliği Daimi Temsilciliği'nin benimle çatışma içinde olacağınını düşünmüyorum." şeklinde cevap verdi.
JÜRİ SEÇİMİ 27 KASIM'DA YAPILACAK
Seçmen numarası ya da ehliyet numarasına göre mahkemeye davet edilen vatandaşlar arasından 12 jüri üyesi seçilecek. 27 Kasım'da jüri üyeleri belirlendikten hemen sonra davanın esastan görülmesine başlanacak.
Dün yapılması planlanan jüri seçimleri 27 Kasım'a ertelenmişti.
Bugünkü ara duruşmada jüri üyelerinin isimlerinin gizli kalması da teklif edildi, ancak bu konu önce savcılık ve savunma ekibi arasında görüşülecek ve daha sonra karara bağlanacak.
İran'a yönelik yaptırımları delme, banka dolandırıcılığı ve kara para aklamakla suçlanan Sarraf geçen yıl mart ayından bu yana New York'ta tutuklu bulunuyor. Atilla ise 27 Mart'ta JFK Havalimanı'ndan Türkiye'ye gitmek üzereyken gözaltına alınmış ve ardından tutuklanmıştı.
SAVUNMA EKİBİNDEN ABD'Lİ YETKİLİLERİN SUNDUĞU DELİLLERE İTİRAZ
Öte yandan Atilla'nin avukatlarından Cathy Fleming, ABD'nin New York Güney Bölge Mahkemesi'ne ekim ayında sunduğu yeminli dilekçelerde ABD'li yetkililerin delil olarak sunduğu tartışma yaratan bilgi, belge ve kayıtların "çalıntı ve sahte olduğuna inandıklarını" belirtmişti.
Mahkemeye sunulan ses kayıtlarının delil olarak kullanılamayacağını kaydeden Fleming, "Ses kayıtları ABD'de delil kabul edilebilirlik standartlarını karşılamıyor eksiklik kuralı altındaki minimum standartlara uymuyor ve ayrıca ses kayıtlarının güvenilir olmadığını gösteren önemli kanıtlar var ve bu da ses kayıtlarının delil olarak kabulünü imkansız kılıyor." ifadelerini kullanmıştı.
"SES KAYITLARI TÜRK HÜKÜMETİNE YÖNELİK DARBE GİRİŞİMİNİN BİR PARÇASI"
Ses kayıtlarının "tartışmalı ve şüphe uyandırıcı" olduğuna dikkati çeken Fleming, ses kayıtlarının orijinal olup olmadığının adli olarak kanıtlanmadığını ve ses kayıtlarında eksik kısımlar bulunduğunu belirtmişti.
"Ses kayıtlarının Türk hükümetine yönelik darbe girişiminin bir parçası olduğunu ve dinlemeleri yapanların görevden alındığını ve haklarında soruşturma başlatıldığını, bazılarının ülkeden kaçtığını öğrendim." ifadesini kullanan Fleming, kayıtların ABD yönetimi tarafından alınmadığını ve ABD'li yetkililere orijinallerinin ulaştırılıp ulaştırılmadığının sorgulanması gerektiğini anlatmıştı.
Nereden geldiği belirsiz olan bu materyallerin güvenilirliği konusunda ciddi endişelerinin olduğunu vurgulayan Fleming "Materyallerin siyasi partizanlar tarafından çalınarak ABD'li makanlara ulaştırıldığına inanıyoruz." değerlendirmesinde bulunmuştu.
Fleming, verdiği yeminli dilekçede, savcılığın savunmayla belgelerin kimler tarafından verildiği bilgisini paylaşmadığına ve Atilla'nın da dahil olduğu ses kayıtlarının eksik olduğuna dikkat çekmişti.
Söz konusu kayıtlara ait çevirilerin de doğru olmadığını ifade eden Fleming, tüm bu gerekçelerin kayıtların güvenilmezliğini kanıtlayan güçlü göstergeler olduğunu vurgulamıştı.
Atilla'nın avukatı Fleming'in duruşmalar sırasında da söz konusu belgelere yönelik itirazlarda bulunarak iddianameden çıkarılmasıyla ilgili talepleri davanın yargıcı Richard Berman tarafından reddedilmişti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ABD'de Türkiye Cumhuriyet vatandaşları hakkında devam eden yargılamada, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca daha önce yürütülen birtakım soruşturmalardaki bilgi ve belgelerin delil olarak kullanıldığı iddiasına ilişkin, eski Savcı Preet Bharara ile Savcı Joon H Kim ve diğer savcılık görevlileri hakkında 18 Kasım'da soruşturma başlatmıştı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan açıklamada Amerika'da yargılaması devam eden Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın avukatı Katy Fleming'in New York Güney Bölge Mahkemesi'ne sunduğu yeminli dilekçeye dikkat çekilmişti.
NEW YORK (AA)