Kuvvetler ayrılığı bildiğiniz gibi değil

Kuvvetler ayrılığı bildiğiniz gibi değil

Beştepe’deki yeni adli yıl açılış törenine 52 Baro’nun protestosu ve ‘kuvvetler ayrılığı’ tartışmaları damga vurdu. Dünyada kuvvetler ayrılığı konusunda tek ve değişmez bir uygulamanın olmadığını söyleyen Erdoğan, ABD ve İngiltere’den örnekler verdi. Cumhurbaşkanı’nın hem yürütmenin hem de devletin başı olmasının bu ilkenin ihlali olmadığını vurgulayan Erdoğan, Baroları provokasyonla suçladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Refahlarına ve özgürlüklerine yönelik her saldırıyı terör olarak niteleyen ama diğer toplumların en temel insani taleplerine karşı duyarsız kalan çarpık anlayış, bize göre dünyanın şu andaki en büyük sorunudur” dedi. 

19-09/03/mans.png

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 51 Baro ve Türkiye Barolar Birliği yönetiminden bazı üyeler ile Yargıtay’dan 20 üyenin protesto ettiği Beştepe’deki 2019-2020 Adli Yıl Açılış Töreni’nde konuştu. Erdoğan, konuşmasında protestocu baroları provokasyon yapmakla suçladı, Cumhurbaşkanlığı sistemiyle yargı bağımsızlığının daha iyi bir noktaya taşındığını dile getirdi. Cumhurbaşkanı’nın konuşmasından başlıklar şöyle oldu:  

ORTAK UYGULAMA BİÇİMİ İMKANSIZ  

“Yakın coğrafyamız başta olmak üzere, dünyanın pek çok yerinden zulüm altında inleyen insanların feryatları adeta arşı inletiyor. Dünya sistemi, refah ve lüks içinde yaşayan ve bu hayat tarzını korumayı her şeyin üzerinde tutan bir kesimin cenderesi altında. Dünyada adaleti sağlamak için herkesin üzerinde ittifak edeceği bir uygulama biçimi bulmanın imkansız. Her şey gibi devletlerin yönetim sistemleri de zaman içinde gelişmekte ve dönüşmektedir.” 

KUVVETLER AYRILIĞI İÇİN ÖRNEK YOK  

“Kuvvetler ayrılığı prensibi, demokrasinin ve cumhuriyetin temelidir. Her toplum ve devlet, kuvvetler ayrılığı ilkesini, kendi serencamına uygun şekilde hayata geçirmektedir. Dolayısıyla, dünyada  tek ve değişmez bir kuvvetler ayrılığı, demokrasi, cumhuriyet, hukuk devleti uygulamasından bahsedilemez.” 

ABD’DEKİ YÜKSEK MAHKEME ÖRNEĞİ 

“ABD’de seçimle gelen başkan yardımcısı, aynı zamanda Senato’nun ve Kongre’nin de başkanıdır. Anayasa Mahkemesi’nin tüm üyeleri, başkan tarafından atanmaktadır. ABD’de bu durum, yürütmenin yasama organı üzerindeki tahakkümü, bir başka ifadeyle kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı bir durum olarak anlaşılmamaktadır.”       

KRALİÇE PARLAMENTO’YU ASKIYA ALDI  

“En son ve en çarpıcı örneklerden birinin de İngiltere’de yaşandı. Kraliçe, halkın iradesi olan halk oylaması sonuçlarının uygulanmasını sağlamak üzere, Başbakan’ın teklifi üzerine, parlamentoyu bir ay süreyle askıya aldı. İngiliz demokrasisi, halk oylaması sonuçlarını hayata geçirmek üzere kendi içinde kuvvetler ayrılığı ilkesini bu şekilde yorumlayarak, tıkanan sistemi açma yoluna gitti.”  

YENİ SİSTEMİN TEMELİ  

“Türkiye, halkın iradesini en üstte tutan kuvvetler ayrılığı fikrine ve bunun üzerine bina ettiği demokrasi anlayışına hep bağlı kalmıştır. 24 Haziran seçimleriyle fiilen hayata geçirilen yeni yönetim sistemi kuvvetler ayrılığı ilkesinin daha belirgin ve keskin bir şekilde işletilmesine dayalıdır.” 

CUMHURBAŞKANI DEVLETİN BAŞIDIR  

“Cumhurbaşkanı sadece yürütmenin değil, aynı zamanda devletin de başıdır. Bunu kuvvetler ayrılığı için bir tehdit değil, tam tersine birleştirici bir güç olarak görüyoruz. Yasamanın, yürütmenin ve yargının kendi içlerinde bağımsız bir şekilde çalışması, hepsinin de, Anayasa’da cumhurbaşkanına verilen ‘devletin başı’ misyonu etrafında birlikte hareket etmelerine mani değildir.” 

YARGI FAALİYETİ EGEMENLİK HAKKI DEĞİLDİR  

“Kuvvetlerin kendi içlerindeki faaliyetlerini yürütürken sahip oldukları bağımsızlık, başlı başına bir egemenlik hakkı değildir. Ülkemizdeki tartışmalarda, kuvvetler ayrılığına yönelik ithamların daha ziyade yürütme-yargı gerilimi üzerine bina edilmesinin sebebi, bu önemli gerçeği örtmeye yöneliktir. Yeni yönetim sistemimizde yürütmenin de temsilcisi olan Cumhurbaşkanı’na kuvvetler ayrılığı konusunda yöneltilen ithamların çoğu temelsizdir.” 

SİYASAL SİSTEMİ HEDEF ALIYORLAR 

“Yargı üzerinden, milletten ve hukuktan aldığı yetkiyle görevini yapan yürütme erki ile onun temsilcisi olan Cumhurbaşkanı’na saldırmak, aslında doğrudan siyasal alanı hedef almaktır. Tamamen ideolojik ve bağnaz  bir  tahayyülle yargı bağımsızlığı sözünü gündemde tutanlar, en çok demokrasiye, cumhuriyete, milli iradeye zarar veriyor.”       

BAROLARIN YAPTIĞI PROVOKASYON  

“Son Anayasa değişikliği ile yargı bağımsızlığı kavramı, yargının tarafsızlığı ilkesi ile tahkim edildi. Buna rağmen siyaseti mesnetsiz saldırılarla yaralamaya çalışmak, en başta yargı kurumuna saygısızlıktır. Bunun en güzel örneği de kamu kurumu niteliğindeki meslek teşekkülleri olan birtakım baroların Adli Yıl açılışını, sırf mekanından dolayı provoke etmeleridir.” 

BARO SEÇİMİ TEMSİLİ DEMOKRASİYE UYGUN OLMALI  

“Üstelik bu meslek teşekküllerinin seçim yöntemlerinin çoğulcu demokrasiyle bağdaşmadığı kabul edilen bir gerçek olduğu halde böyle bir tartışma yaşandı, yaşanıyor. Önümüzdeki dönemde ilk çözmemiz gereken meselelerden birinin, barolar başta olmak üzere tüm meslek teşekküllerinin seçim yöntemlerinin temsili demokrasiye uygun hale getirilmesi olduğuna da inanıyorum. Yargıtay ve Türkiye Barolar Birliği Başkanlarımızı, bu bağnaz ve provokatif dayatmalara karşı gösterdikleri dirayetli ve demokratik duruş sebebiyle şahsım ve milletim adına tebrik ediyorum.” 

 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN