Deniz Baykal ve MHP’li vekillere kaset kumpası kuran FETÖ’cü polislere evlerin kapılarını açan çilingir, ‘Kılıç’ kod adıyla gizli tanık oldu. Kumpasları tek tek anlatan Kılıç, paralel istihbaratçı polislerin konuşmaması için kendisini tehdit ettiğini söyledi.
EROL METİN / ANKARA
Ankara Başsavcılığı’nın CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal ile MHP yöneticilerine yönelik kaset kumpaslarıyla ilgili hazırladığı iddianameyle FETÖ’nün kirli faaliyetlerine ilişkin önemli detaylar gün yüzüne çıktı. FETÖ’cü istihbaratçı polislerin 28 Ağustos 2008 tarihinde Baykal’ın görüntülerinin çekildiği Ümitköy Angora Evleri’ndeki konuta ses ve görüntü aktarma cihazı yerleştirmek için yanlarında götürerek kapı kilidini açtırdıkları çilingir, ‘Kılıç’ kod ismiyle gizli tanık oldu ve bildiklerini anlattı. Gizli tanık Kılıç, FETÖ şüphelisi polislerin kendisini Ankara’da Baykal’ın konutu dışında Kızılay, Çukurambar, Çankaya Turan Güneş Bulvarı, Birlik Mahallesi, Hoşdere Caddesi, Batıkent, Maltepe GMK Bulvarı, Dikmen Yenimahalle MİT lojmanları yanında Tarım Bakanlığı’nın lojmanlarının arkası, Şentepe’de TOKİ bloklarının arkası, Balgat MHP binasının sol çaprazı, Sincan Plevne Mahallesi, Çinçin Bağları gibi birçok adrese götürerek çilingir hizmeti aldıklarını, bir defasında ise aynı maksatla İstanbul’a Bagdat Caddesi’ne götürüldüğünü aktardı. Kılıç, kapı kilidinin nasıl açıldığını öğrenmek isteyen bir kısım şüpheli polislere çilingir kursu verdiğini de söyledi.
Kılıç, eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun’un ‘İN’ isimli kitabında, Baykal ve MHP kumpasında Emniyet istihbarat birimlerince kapı açmak için kimi mahallere götürülen çilingirin tanıklığının önem arzettiğini vurgulaması üzerine Baykal’a komplo kurulan konut ile diğer ev ve işyerlerine giren polislerin yanına gelerek kendisini konuşmaması için tehdit ettiğini belirtti. Halen firarda olan istiharatçı polis amiri Özgür Türker’in kitap piyasaya çıkar çıkmaz soluğu çalıştığı işyerinde aldığını anlatan Kılıç, Türker’in “Sana yakında İstihbarat Daire’den gelirler. Onlara yaptığımız şeyleri söyleme. Eğer söylersen sen de suçlu duruma düşersin. Bütün kapıları sen açtın. Kendine dikkat et” şeklinde gözdağı verdiğini ifade etti. Bu olaydan 2-3 ay kadar sonra
Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı’ndan görevliler geldiğini söyleyen Kılıç, görevlilere yaptığı faaliyetlere ilişkin bilgi verdiğini, görevlilerce birtakım yerlere götürülerek kapıların kendisi tarafından açılıp açılmadığının sorulduğunu, hatırlayabildiklerini anlattığını kaydetti. Bir süre sonra Baykal’ın evine kamera yerleştiren ekipte yer alan firari Özgür Türker’in yanına gelerek kendisiyle görüşen emniyet görevlilerinin olup olmadığını sorduğunu aktardı. Kılıç, konuyu geçiştirdiğini dile getirdi. Uzun bir süreden sonra savcının ifadesinin alınması için KOM polislerini gönderdiğini söyleyen ‘Kılıç’ aynı akşam FETÖ’cü Türker’i kendisini evinin bulunduğu sokakta beklerken gördüğünü belirterek, “Bana ‘Size gelip gidenler olduğunu biliyoruz. Senin verdiğin ifadeleri de biliyoruz. Daha önce İstihbarat’tan bugünlerde de KOM’dan geldiklerini biliyoruz. Biz olan biten her şeyi biliyoruz. Bizi cemaatçi olarak görüyor olabilirsin, ancak biz cemaatçi değiliz. Bu konuda sen konuşmazsan onlar olayları da ortaya çıkaramazlar’ dedi” şeklinde konuştu. Kılıç, “Başıma iş açtınız” diyerek tepki gösterdiği Türker’e Angora’daki evin kime ait olduğunu sorduğunu, ‘Baykal’ cevabını aldığını söyledi.
Gizli tanık olarak beyanının alınmaya başlandığı süreçte FETÖ’cü polislerin tanıklıktan vazgeçmesi için baskının dozunu artırdığını dile getiren Kılıç, Özgür Türker’in aynı akşam saat 21.00 sıralarında evinin yakınında beklediğini ve konuşmaması için para teklif ettiğini ifade etti.
MHP’LİLERİ ‘IBDA-C’CI’ DİYE DİNLEMİŞLER
İddianamede ayrıca eski MHP’li Ahmet Deniz Bölükbaşı, FETÖ’cü istihbaratçılar İBDA/C kapsamında, Turhan Kaya, Faruk Can, Hasan Kara, Muharrem Demirtaş ve Haydar Baran gibi sahte isimlerle dinlendiği belirtildi. Ayrıca Bölükbaşı hakkında, bu sahte isimlerle Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinden 2008 yılı Mart ayından 2009 yılı Kasım ayına kadar usulsüz dinleme kararları çıkartıldı. Eski MHP’li Cihan Paçacı’nın da Yavuz Selim Aydoğan sahte ismiyle yine İBDA-C içerisinde üst düzey sorumlu olarak faaliyet gösteren Fazıl Duygun ve propaganda organlarıyla irtibatlı olduğu değerlendirilen Yavuz Selim Aydoğan isimli şahsın faaliyetlerinin deşifre edilmesi bahanesiyle dinlendiği ortaya çıktı. Üsulsüz dinleme kararı Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinden 2009 Mayıs ayında çıkarıldı.
