Batı’nın göçmen politikasını eleştiren İngiliz sokak sanatçısı Banksy’e yanıt sert oldu.
SALİHA SULTAN
Ülkenin en büyük festivali Glastonbury’de turuncu can yelekleri giymiş bebeklerle dolu bir botu kalabalığın elleri üzerinde yürüten sanatçının eylemi İçişleri Bakanı James Cleverly tarafından ‘saldırgan ve kabul edilemez’ olarak nitelendirildi. Ardından sanatçının bu hafta Akdeniz’de 37 göçmeni kurtaran gemisi ‘MV Louise Michel’e İtalya’da el konuldu. Sosyal medyadaki yorumlarda ‘Banksy’e ceza kesildi’ görüşü öne çıktı.
Gizemli sokak sanatçısı Banksy, geçen Cuma günü İngiltere’nin en büyük müzik festivali olan Glastonbury’de Idles grubu sahnedeyken turuncu can yelekleri giymiş bebeklerle dolu bir botu kalabalığın elleri üzerinde yürüttü. Rishi Sunak başkanlığındaki İngiltere hükümetinin göçmenleri Ruanda’ya sınır dışı etmek gibi sert uygulamalara imza attığı bir dönemde sanatçının düzensiz göçmenlerin yaşadığı drama dikkat çektiği eylemi İçişleri Bakanı James Cleverly’nin tepkisine yol açtı. Cleverly eylemi ‘saldırgan ve kabul edilemez’ olarak eleştirdi ve Banksy’nin göçmenlerin küçük teknelerle geçişini ‘basitleştirdiğini’ söyledi.
37 GÖÇMENİ KURTARAN GEMİSİNE EL KONULDU: Bu tepkiye Instagram hesabından karşılık veren Banksy, Cleverly’nin eleştirisini ‘biraz abartılı’ bulduğunu belirterek, Glastonbury’deki eyleminin ardından İtalyan devleti tarafından da kendi finanse ettiği göçmen kurtarma gemisi ‘MV Louise Michel’e el konulduğunu açıkladı. Banksy, Cleverly’e yönelik yanıtında “Bu bana iğrenç ve kabul edilemez görünüyor” ifadesini kullandı. Arama kurtarma ekibinin sosyal medyada hesabından da gemiye salı günü itibarıyla 20 günlüğüne el konduğu duyuruldu. Ekip, pazartesi günü Akdeniz’de 37 göçmeni kurtardıklarını aktararak, İtalyan yetkililerin ise gemiyi Sicilya’daki Pozzallo limanına yanaştırmalarını istediğini belirtti. Ancak kötü hava koşulları nedeniyle Sicilya yerine Lampedusa Adası’na demir attıklarını belirten ekip, İtalyan yetkililerin geminin kuralları ihlal ettiğini savunarak adadan ayrılmasını engellediğini bildirdi. Adını Fransız anarşist Louise Michel’den alan ve 2019’dan beri göçmenleri kurtaran gemiden sorumlu ekip, paylaşımlarında şu ifadeyi kullandı: “İnsanların can güvenliği üzerinden oynanan bu siyasi oyun derhal sonlanmalı. Kimse denizde bırakılmamalı. Herkesin güvenli bir yerde yaşama hakkı var. Kimsenin can güvenliği siyasi oyun ve stratejiler uğruna feda edilmemeli.” Banksy, gönderisinde kurtarılan göçmenlerden 17’inin çocuk olduğuna dikkat çekti. Sanatçının paylaşımının ardından birkçok kişi yaşananları kınarken, İngiltere özelinde Batı’nın göçmen politikasını eleştiren Banksy’e ‘ceza kesildiği’ görüşleri öne çıktı.
‘KIRMIZI KUTU’ İLK KEZ SEÇİM GÜNÜ GÖRÜLDÜ
Öte yandan İngiltere’de genel seçim günü Marlow’daki bir ortaokulun önünde yeni bir Banksy eseri ortaya çıktı. 4 Temmuz sabahının erken saatlerinde, halk, kasabadaki Sir William Borlase Dilbilgisi Okulu’nun tam karşısında kırmızı bir evrak çantası tutan genç bir okul çocuğunu tasvir eden resmi fark etti. Birçok kişi, bunun Bansky’nin eseri olduğunu, kutunun da İngiltere kralı tarafından önemli belgeleri taşımak için kullanılan, genellikle Maliye Bakanı’nın ülkenin yeni bütçesini açıklayacağı gün görülen meşhur ‘Kırmızı Kutu’ olduğunu düşünüyor. Okuldan mezun olan en önemli siyasetçinin 2010-2019 yılları arasında Bracknell bölgesini elinde bulunduran ve daha sonra Liberal Demokratlara katılan eski Muhafazakar Parti Milletvekili. Phillip Lee olarak biliniyor. Eserin mesajının, gençlere politikada aktif olarak yer almalı mesajı olduğu görüşleri öne çıkıyor. Gözler, eserin kendisine ait olduğunu doğrulaması için Bansky’nin Instagram hesabında.
DEĞİŞİMLE BİRLİKTE GÖZLER ‘RUANDA’ KURALINDA
Göçmen meselesi, perşembe günü yapılan İngiliz genel seçimi sırasında önemli bir konuydu. Gerekli belgeleri olmayan binlerce kişi her yıl İngiliz Kanalı üzerinden ülkeye geliyor. Oxford Üniversitesi Göç Gözlemevi’ne göre, İngiliz Kanalı’nı geçerek küçük teknelerle İngiltere’ye ulaşan göçmen sayısı 2018’den bu yana büyük oranda arttı. 2024’ün ilk yarısında 12 bin 646 küçük tekneyle varış kaydedildi ve bu geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16’lık bir artış anlamına geldi. Londra’daki muhafazakar hükümet bunu ‘kendi canını sıkan’ bir durum olarak görerek, düzensiz göçmenleri sert yasalarla caydırmak ve kökenlerine bakılmaksızın Ruanda’ya sınır dışı etmek için harekete geçti. Ancak Perşembe günkü seçimden vaatleri arasında Ruanda planını iptal etmek de yer alan İşçi Partisi zaferle çıktı.
