Senegalli yazar Mohamed Mbougar Sarr’ın ödüllü romanı Everest Yayınları'ndan ‘İnsanların En Gizli Hatırası’ adıyla Türkçeye kazandırıldı. İranlı yazar Sadık Hidayet’in ‘Kör Baykuş’ romanı Prof. Dr. Mehmet Çelik’in çevirisiyle Alfa Yayınları’ndan çıktı. Fransız felsefeci Roland Barthes’in ‘Aydınlık Oda-Fotoğraf Üstüne Not’ eseri Yapı Kredi Yayınları tarafından basıldı. Gün Zileli’nin otobiyografik kitaplarının ikincisi ‘Havariler (1972-1980)’ Lejand Kitap tarafından okura sunuldu.
SENEGALLİ YAZARIN GONCOURT ÖDÜLLÜ BAŞYAPITI TÜRKÇEDE
Senegalli genç yazar Mohamed Mbougar Sarr’ın ödüllü romanı Everest Yayınları tarafından ‘İnsanların En Gizli Hatırası’ adıyla Türkçeye kazandırıldı. Şirin Erkan Leitao’nun Fransızca aslından çevirdiği eser 2021’de Fransızca edebiyat alanındaki prestijli ödüllerden Prix Goncourt’a layık görüldü. Yazar, romanında Malili yazar Yambo Ouologem’in, 1968 Prix Renaudot ödülünü kazanan Le devoir de violence romanının karşı karşıya kaldığı intihal suçlamalarından dolayı yazarlık hayatının sona ermesinden esinleniyor. Senegal ve Fransa’nın tarihini sömürge ve sömürge sonrası dönem bağlamında; edebiyat, siyaset ve kimlik unsurları üzerinden inceleyen roman, edebi gücünün yanı sıra tarihsel niteliği ve düşünsel derinliğiyle de başarılı bir kitap olarak öne çıkıyor.
RUHSAL ÇÜRÜMENİN VE UNUTULMAZ KAYIPLARIN ROMANI
İranlı yazar Sadık Hidayet’in ‘Kör Baykuş’ romanı Prof. Dr. Mehmet Çelik’in titiz çevirisiyle Alfa Yayınları’ndan çıktı. 20. yüzyıl İran edebiyatının başyapıtı olmasına rağmen savaş öncesi İran’ın sansüründen kaçmak için ilk olarak Hindistan’da yayımlanan ‘Kör Baykuş’, uzun zamanlar içindeki şeytanlarla savaşmak zorunda kalan ve genç yaşta hayatını kaybeden eşsiz bir yazarın eseri. Sadık, unutulmaz bir kaybın, ruhsal bir çürümenin kitabı olan eserinde dünyaya attığı umutsuz bir bakışı okurla paylaşıyor. Roman, kadın imajına takıntılı olan, gizemli sevgilisini kaybettikten sonra kendisini zaman ve mekânın dışında, yabancı/ayrıksı bir gerçekliğe gömülmüş bulan bir ‘afyon’ içicisinin halüsinasyonlu evrenini anlatıyor.
TAKILIP KALDIĞIMIZ FOTOĞRAFLARIN GÖRÜNMEYENLERİ
Fransız felsefeci, ve edebiyat eleştirmeni Roland Barthes’in annesinin bir fotoğrafından yola çıkarak felsefi bir fotoğraf okuması yaptığı ‘Aydınlık Oda-Fotoğraf Üstüne Not’ eseri Yapı Kredi Yayınları tarafından basıldı. Barthes kitabında bireysel bir serüvenin anlatısını (‘romanını’) yazıya geçiriyor, annesinin ölümü ile fotoğrafın özü arasındaki bağı araştırıyor, fotoğrafın, ‘olup bitmiş’in apaçık gerçekliğini yansıttığını dile getiriyor. Fotoğrafın gerçekleştirilmesi ve ‘okunması’na ilişkin olarak Operator, Spectator, Spectrum, Studium, Punctum, Noema, vb. kavramları kullanırken her fotoğrafın, bir serüvenin (‘başa gelenin’), bir sevincin, bir üzüntünün (bir ‘yara’nın) ortamı olduğunu belirtiyor.
SİLAHLI ÇATIŞMADAN DARBEYE SAMİMİ BİR ÖZELEŞTİRİ
Gün Zileli’nin otobiyografik kitaplarının ikincisi ‘Havariler (1972-1980)’ Lejand Kitap tarafından okura sunuldu. Zileli’nin kitapta yer alan satırlarında, özgürlük mücadelesinin yeniden yükselişi (1973-76); onu takip eden, solun silahlı çatışmalarla balçığa sürüklenişi (1976-1980) ve bu sürecin 12 Eylül darbesiyle noktalanışının öyküsü. Öykünün içinde, 1970’in başında devrimci niyetlerle yola çıkıp, 1975’ten sonra adım adım teslimiyetçiliğe saplanan Aydınlık hareketinin ibret dolu öyküsü önemli yer tutuyor. Tanıl Bora kitap hakkında “Zileli, karalayıcı, ‘ifşa edici’ bir üsluba asla iltifat etmiyor… Kişisel ve politik özeleştirellik bakımından geniş görüşlü; kendisine ve geçmişine mesafeli bakmaya çalışan samimi bir muhasebeyle karşı karşıyayız” diyor.
