Kamuya ait olan borçların yapılandırılmasında 7143 sayılı yasanın getirdiği başvuru süresi 31 Temmuz’da doluyor. Mazars Denge Vergi Hizmetleri Ortağı, Yeminli Mali Müşavir Dr. Numan Emre Ergin, "Kamu borcunun bulunduğu aşamaya göre borcun aslının belli bir tutarı, faiz ve cezalar, enflasyon farkı alınarak siliniyor" dedi.
Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 7143 sayılı Kanun, 30425 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştı. Söz konusu kanun ile vergi, gümrük ve SGK alacaklarının ve çeşitli kanunlar uyarınca kesilen idari para cezalarının yeniden yapılandırılması, matrah artırımı, işletme kayıtlarının düzeltilmesi, yurt dışında bulunan varlıkların getirilmesi, üniversite öğrencilerine yönelik af, imar affı başta olmak üzere kapsamlı düzenlemelere gidilmişti.
BAŞVURU SÜRESİ 31 TEMMUZ’DA DOLUYOR
Kamuya ait olan borçların yapılandırılmasında başvuru süresinin 31 Temmuz’da dolacağını belirten Ergin, "Söz konusu yasa uyarınca, 31.03.2018 tarihi ve daha önceki dönemlere ait olan vergi, gümrük, SGK, idari para cezalarının yapılandırılması mümkündür. Kamu borcunun bulunduğu aşamaya göre borcun aslının belli bir tutarı, faiz ve cezalar, enflasyon farkı alınarak silinmektedir" diye konuştu.
CEZALAR VE BORÇLAR SİLİNECEK
Kesinleşmiş olan borçlar yapılandırılırsa, borcun tamamının enflasyon farkı ile ödendiğini, faiz ve cezaların silindiğini dile getiren Dr. Ergin, "Enflasyon farkı ise Yİ-ÜFE dikkate alınarak oranları hesaplanmaktadır. Dava aşamasındaki kamu borçları için ise mahkemenin hangi aşamada olduğuna ve son karara bakılacaktır" ifadelerini kullandı.
SÜREÇ NASIL İŞLİYOR?
" İlk derece mahkemesindeki borçların yarısı, faiz ve cezası silinmekte, kalan yarısı enflasyon farkı ile alınmaktadır" diyen Dr. Ergin şunları söyledi:
"İstinaf, temyiz veya karar düzeltme aşamasında olan davalardaki vergi tarhiyatlarına ilişkin tahakkuklarda ise, en son kararın terkin, tasdik veya tadilen tasdik olması halinde tasdik edilen vergilerin tamamı, terkin edilen vergilerin yüzde 20’si; bozma kararı olması halinde verginin yüzde 50’si, kısmen onama kısmen bozma kararı olması halinde onanan kısmın tamamı bozulan kısmın yüzde 50’si ile enflasyon farkı birlikte ödenirse, verginin kalan kısımlarından ve gecikme faiziyle zammından vazgeçilmektedir. Bu imkandan yararlanılması için açılan davalardan vazgeçilmesi gerekmektedir. Davadan vazgeçildiğine ilişkin dilekçe vergi dairelerine verilecek olup, vergi daireleri bu dilekçeleri ilgili vergi mahkemelerine intikal ettireceklerdir."
BORÇLAR İLK TAKSİT SÜRESİ İÇİNDE ÖDENİRSE KATSAYI UYGULANMAYACAK
Borçların ilk taksit süresi içinde ödenmesi halinde katsayı uygulanmayacağını söyleyen Dr. Ergin, "Yapılandırılan borçların peşin veya 6,9,12 veya 18 taksitte (12 aydan 36 ay vadeye kadar) ödenmesi mümkündür. Taksitlendirme yapılması durumunda yapılandırılan borçlar kanunda belirtilen katsayılarla çarpılmaktadır. Borçlar ilk taksit süresi içinde (Eylül 2018 sonuna kadar) peşin ödenirse katsayı uygulanmayacağı gibi, enflasyon farkının yüzde 90’ı, idari para cezalarının yüzde 25’i indirilirken; borçlar ilk iki taksit süresi içinde ödenirse söz konusu indirim oranları sırasıyla yüzde 50 ve yüzde 12,5 olacaktır" diye konuştu.
"İMKANLARDAN YARARLANMAK İÇİN ÖDEMELER ZAMANINDA YAPILMALIDIR"
Taksitleri zamanında ödemeyen veya eksik ödeyenlerin haklarını kaybedeceğini belirten Dr. Ergin, "Kanun’un getirdiği imkanlardan yararlanabilmek için hem yapılandırılan taksitlerin hem de taksit süresi içerisinde beyan edilip ödenmesi gereken diğer vergilerin (gelir veya kurumlar vergileri, gelir (stopaj) vergisi, kurumlar (stopaj) vergisi, katma değer vergisi ve özel tüketim vergisi) zamanında beyan edilip ödenmelidir. Yapılandırmaya başvuranlar, söz konusu vergi türleri ile ilgili verilen beyannameler üzerine tahakkuk eden vergileri çok zor durum olmaksızın her bir vergi türü itibarıyla bir takvim yılında ikiden fazla taksiti vadesinde ödememeleri ya da eksik ödemeleri hâlinde yapılandırılan borçlarına ilişkin kalan taksitlerini ödeme haklarını kaybedeceklerdir" dedi.
"7143 sayılı yasa ile getirilen bir diğer imkan da Varlık Barışı'dır" diyen Dr. Ergin, "Söz konusu imkan uyarınca,31 Temmuz’a kadar yurt dışında bulunan finansal varlıkların bildirilmesi ve bu varlıkların Türkiye’ye getirilmesi; yurt içindeki finansal varlıklarla taşınmazların ise yasal kayıtlara alınması halinde herhangi bir vergi ödenmeyecektir. 31 Temmuz’dan sonra 30 Kasım’a kadar bildirim veya kayıtlara alınma durumunda ise yüzde 2 vergi ödenmesi söz konusu olacaktır. Bildirilen veya kayıtlara alınan varlıklara ilişkin herhangi bir vergi incelemesi yapılmayacaktır" ifadelerini kullandı.
İSTANBUL/DHA