Boğaziçili öğrenciler ‘dışarıdan rektör’e şiddet içermeyen protestolarla tepki gösterdi. Ancak hiddetli gözaltılar ve konunun siyasi argüman haline getirilmeye çalışılması, makul bir demokratik hak talebini toplumsal krize dönüştürdü. Sürecin odağındaki rektör Bulu’ya yönelik, kamuoyunda oluşan beklentiye paralel olarak muhalefet liderlerinden ortak çağrı geldi: Sağduyulu davran, koltuğu bırak.
Prof. Dr. Melih Bulu’nun Cumhurbaşkanı Kararı’yla Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör atanması akademisyen ve öğrencilerin tepkisini çekti. Barışçıl protestolarda gençlerin karga tulumba gözaltına alınması vicdanları yaraladı.
Boğaziçili Şeyma’nın başörtüsünün çıkmasına yol açan sertliğe yönelik kamuoyundaki öfkenin ardından Emniyet’in, sağlık kontrolüne götürülürken çekilen görüntüyle yalanlama çabasına girişmesi ise tepki çekti.
ERDOĞAN ‘HAKKINIZI ARAYIN’ SÖZLERİNİ HATIRLASIN
Sosyal medyada ‘Şeyma’ya şahidiz’ kampanyası başlatıldı. Atamasının üzerinden geçen 35 günde rektör Bulu’nun yaklaşımı ise belirleyici hale geldi.
Kılıçdaroğlu “Rektörü kimse istemiyor. Olmuyorsa ayrılırsınız, gerginliğe ortam hazırlamazsınız” dedi.
Karamollaoğlu da ‘istifa et’ çağrısı yaptı. Erdoğan’ın sözlerini hatırlatan SP lideri “Gençlere ‘direnin, hakkınızı arayın’ diyordu. Geçmişteki sözlerini dinlemesine ihtiyaç var” ifadesini kullandı.
ADLİYEDE SEVİNÇ POZU
Boğaziçi’nde kampüse giren polisler tarafından gözaltına alınan 51 öğrenci, kamuoyunda yükselen tepkilerin ardından serbest bırakıldı. 9 öğrenciye yurt dışı yasağı konuldu. Öğrencilerin ‘gençlik pozu’ karşısında İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı’nın “Hiç kimse devletin gücünü sınamasın” sözleri yeni bir tepki dalgasına yol açtı.
İSTİFA ET ÜLKEYİ RAHATLAT
Boğaziçi’ne geleneklere aykırı olarak Melih Bulu’nun rektör olarak atanmasına öğrencilerin tepkisi sürerken barışçıl gösterilere polisin orantısız şiddeti vicdanları yaraladı. Gençlerin demokratik girişimlerinin siyasi konu haline getirilmesi yaşananları bir numaralı krize dönüştürdü. Kamuoyunda sürecin barış ve sağduyu içinde çözülmesi beklentisi oluşurken muhalefet Rektör Bulu’ya çağrısını yineledi: Sağduyulu ve akıllı davran görevden istifa et.
AK Parti’li Prof. Dr. Melih Bulu’nun dışarıdan teamüllere aykırı olarak Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atanması sonrası başlayan protestolar sürüyor. Geçtiğimiz hafta gösteriler yere konulan ‘kabe’ resmi nedeniyle yeni bir boyut kazanmıştı.
Sergiyi düzenleyen Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ klübü üyesi 7 öğrenci gözaltına alınmış ve ikisi tutuklanmıştı. Tutuklama olayı yeniden artışa geçen gösterilere polisin ortada bir şiddet yokken sert bir şekilde orantısız güç kullanarak müdahalsi tepkiye neden oldu. 159 öğrencinin gözaltına alındı. Muhalefetin de sert sözlerle tepki gösterdiği gözaltılar sırasında yaşananlar büyük endişe de yarattı.
‘DEVLETİN GÜCÜNÜ TEST ETMESİNLER’ SÖZÜNE TEPKİ YAĞDI
Bu arada önceki gün Boğaziçi Üniversitesi’ndeki protestolar sırasında gözaltına alınan ve tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen öğrencilerin 30’u da haklarında yurt dışı yasağı konularak serbest bırakıldı. Böylece 51 kişinin tamamı bırakılmış oldu. İstanbul Valiliği de Kadıköy’deki gösterilere katılan 5 kişinin yakalandığını, 3 kişinin de arandığını açıkladı.
İstanbul’un Bahçelievler ilçesi Soğanlı Mahallesi’nde de ‘Boğaziçi Ablukada’ yazılı döviz astığı için bir vatandaşın evi polisler tarafından basıldı. Tutanak tutan polisler yazıları pencereden söktü. Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı Boğaziçi Üniversitesi’ndeik olaylar için “Halen İstanbul’da 28 kişinin işlemleri devam etmektedir.
Gözaltına alınan 45 kişiden 22’sinin terör örgütleriyle irtibatlı oldukları kesinleşmiştir” dedi. İçişleri Çataklı’nın “Kimseye devletimizin gücünü sınamasını tavsiye etmiyoruz” sözleri ise dikkat çekti. Çataklı’nın bu sölerine tepki yağdı.
KILIÇDAROĞLU: AKILLIYSA BIRAKIR
Muhalefet liderlerinin ise Rektör Bulu’ya istifa çağrıları sürdü. Saadet Partisi lideri Temal Karamollaoğlu’nu ziyaret eden CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Boğaziçi’ne rektör olarak atanan Melih Bulu’ya istifa çağrısını yineledi.
Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: “Atama doğru değildir. Orada hocalar, öğrenciler, mezunlar karşı çıkıyor. Kimse rektörle çalışmak istemiyor. Olmuyorsa ayrılırsınız, gerginliğe ortam hazırlamazsınız.
Herkesin reddettiği bir görevde olmak size ne katacak? Hepimizin oturup sağ duyu ile düşünmesi lazım. Bir büyüklük yap, ayrıl. Yarın çocukların yüzüne nasıl bakacak? Bu çocuklara terörist diyorlar, suç. Bir kişinin terörist sayılabilmesi için mahkeme kararı lazım.
Gençler bazen bizim düşündüğümüzden aşırı hareketler de yapabilirler. Bizim bunu anlayışla karşılamamız lazım. Rektör akıllı bir adamsa istifa eder. Hırslı bir adam değilse görevi bırakır. Çoluk çocuğuna hesap vermek için ayrılır.”
Karamollaoğlu ise “Sayın Erdoğan’ın geçmişte söylediği sözler var. Gençlere ‘her türlü baskıya direnin’ diyor. O sözlere bir daha baksa iyi olur” dedi.
Karamollaoğlu ardından Bulu’ya ‘İstifa et’ çağrısı yaptı.
AKŞENER: ÇOK YANLIŞ VE SAKINCALI
Boğaziçi gözaltılarına da sert tepki gösteren Meral Akşener de “Bu arkadaş AK Parti’nin aday adayı. Bu arkadaşı doğru bulup milletvekili yapmamış ama 50 yıl evvel kurulmuş bir üniversitenin rektörlüğüne atandı. Üniversitenin hocaları içinde AK Parti’yi beğenen hiç kimsemi yok? Yine Ak Partili olsun itirazımız yok, o üniversitenin içindeki hocalardan biri değil dışarıdan AK Parti adayı olup seçtirilmemiş biri atandı.
Hocasıyla öğrencisiyle biz bu arkadaşı istemiyoruz, kayyum dendi. Atanma sistemi ayrı onu bir gün tartışabiliriz. Fikirlerini söylediler ve dün itibariyle bu ülkenin Cumhurbaşkanı tarafından terörist ilan ettiler. Bunu çok sakıncalı bulduğumu ifade etmek isterim.
Ama o gençlere de bir sözüm var. 31 Mart’a giderken Sayın Cumhurbaşkanı çiftçiye, kendi partisine oy vermeyen Kürtlere terörist dedi, şimdi de o gençlerin sesini duyup ne söylediklerini anlamak yerine onlara terörist dedi. Ben bu genç arkadaşlara aramıza hoş geldiniz demek istiyorum” ifadelerini kullandı.
ABD, AB VE BM’YE TEPKİ
ABD, AB ve BM’den plis müdahelesinin durdurulması ve gözaltına alınan öğrencilerin bırakılması çağrısı yapıldı. Avrupa Birliği Komisyonu yetkilileri “Reform beyanına aykırı gelişmeler, nefret söylemi kabul edilemez” ifadesini kullandı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price de “Öğrencilerin ve göstericilerin gözaltına alınmasından endişe duyuyoruz. Cinsel azınlıklara karşı nefret söylemini şiddetle kınıyoruz” vurgusu yapmıştı.
Açıklamalara Dışişleri’nden tepki geldi. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “Türkiye’nin içişlerine müdahale etmeye kalkışmak kimsenin haddi değildir. Türkiye, olayları hukuk çevresinde yürütüyor” denildi.
TÜRKİYE’NİN YÜZDE 73’Ü: ‘REKTÖRÜ ÜNİVERSİTE SEÇMELİ’
Metropoll Araştırma şirketinin son anketine göre, halkın yüzde 73’ü, üniversite rektörlerini öğretim görevlilerinin seçmesi gerektiğini düşünüyor.
‘Türkiye’nin Nabzı Ocak 2021: Üniversite rektörleri nasıl seçilmelidir?’ başlıklı araştırmaya göre, ‘rektörleri cumhurbaşkanı tayin etmelidir’ diyenlerin oranı yüzde 17.9. Yüzde 9.1 ise kararsız. Katılımcıların 24 Haziran 2018 seçimlerinde oy verdikleri partiye göre değerlendirildiği ankette, muhalefet kanadı seçmeni -yüzde 77.8’le Saadet Partisi hariç- yüzde 95’in üzerinde bir oranla ‘rektörün seçim yoluyla belirlenmesini’ desteklerken, AKP seçmeni yüzde 55, MHP seçmeni ise yüzde 65’le bu seçeneği destekledi.
Bu oran CHP’lilerde yüzde 90,2, İYİ Partililerde yüzde 85,1 seviyesinde. Diğer partilerin seçmenleri ise ‘öğretim elemanları rektörleri kendileri seçmelidir’ şıkkını yüzde 90 oranında destekledi. Rektörlerin seçim yoluyla atanmasını en çok, yüzde 96.8 ile HDP seçmeni destekledi. HDP’yi, yüzde 96.2 ile İYİ Parti, yüzde 95.1 ile de CHP izledi. Ankete katılanların yüzde 69’u “eski milletvekili” veya “milletvekili adayı” geçmişi olan siyasilerin üniversiteye rektör olarak atanmasını doğru bulmadığını ifade etti.
3 BİN 317 İMZA İLE DÜNYADAN ORTAK BİLDİRİ: ÖĞRENCİLER BIRAKILSIN, BULU İSTİFA ETSİN
Dünya çapından aralarında Eleştirel Teori Profesörü olan feminist düşünür Judith Butler, Profesör ve düşünür Noam Chomsky’nin de bulunduğu 3317 (Perşembe saat 12.30 itibarıyla) akademisyen, yazar ve düşünür Boğaziçi öğrencileriyle dayanışma metni yayınladı.
3317 isim, AKP hükümetini akademik özgürlüğe ve üniversite özerkliğine saygı göstermeye ‘Rektör’ Bulu’yu da istifa etmeye yaptı. İçlerinde metne kurumsal olarak imza atanların da olduğu imzacılar ayrıca tutuklu öğrencilerin acilen serbest bırakılmasını talep etti. Dayanışma metninde polis şiddeti kınandı ve üniversite özerkliğinin savunuldu.
EMNİYET ŞİDDETİ FARKLI GÖRÜNTÜ İLE YALANLAMAYA ÇALIŞTI
Boğaziçi protestosunda gözaltına alınan, polis tarafından sürüklendiğini ve çıkan başörtüsünün takılmasına izin verilmediğini belirten Şeyma Altundal için ‘Şeyma’ya Şahidiz’ kampanyası başlatıldı. Altundal’ın gözaltına alındığı sırada sürüklenmediğinin iddia edildiği görüntülerin ise sağlık kontrolüne götürüldüğü esnada çekildiği ortaya çıktı.
Altundal ile ilgili haberlerin polis müdahalesinden saatler sonraki sağlık kontrolüne ait görüntülerle yalanlanmaya çalışılması gençleri isyan ettirdi “Arkadaşlarımızı troll lincine kurban etmeyeceğiz” dediler.
Arkadaşları ile birlikte serbest bırakılan Altundal, yaptığı ilk açıklamada “Nezarethaneye girdiğimde bir tabela gördüm: Haklarınızı biliyor musunuz? Haklarımızı bildiğimiz ve onları dile getirmekten çekinmediğimiz için buradayız. Devlete değil, yalnızca Allah’a kul olduğumuz ve tek otorite onu bildiğimiz için buradayız” ifadelerini kullandı.
Protetolar sırasında gözaltna alınan ve ev hapsi verilen Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öğrencisi Ela Deniz Albayrak yaşadıklarını anlattı. Albayrak “Kafam kapalı bir şekilde kolum kırılmaya çalışılarak gözaltı aracına götürüldüm. Kafamı ekip aracına vurdular, bir tanesi de o esnada saçlarımı yoldu” dedi.