İsrail ordusu, İsrail ile Hizbullah arasında yeni bir çatışmanın yaşanma ihtimaline karşı Lübnan sınırına askeri takviye göndermeye devam ediyor.
Lübnan Meclis Başkanı ise İsrail'in ABD'nin İran'a savaş açmayacağını ve Tahran'la müzakerelerin Fransa kanalıyla yapılacağını anlayınca kendilerine yöneldiğini iddia etti ve İsrail'in Orta Doğu'daki "caydırıcı güç olma" vasfını kendileri üzerinden geri kazanmasına izin vermeyeceklerini söyledi. Fransız mevkidaşıyla görüşen İran Cumhurbaşkanı Ruhani de İsrail'in İran, Irak, Lübnan ve Suriye'de "büyük hesap hatası yaptığını" ve özür dilemek yerine ve saldırılar gerçekleştirdiğini belirtti. Öte yandan İsrail tarafından atılan aydınlatma bombasına ait bir parça, Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücüne (UNIFIL) bağlı bir merkeze düştü.
İsrail’in Lübnan'a yaptığı İnsansız Hava Aracı (İHA) saldırılarının ardından İsrail ile Hizbullah arasında geniş çaplı bir çatışma yaşanmasına dair korkuları artıyor. İsrail ordusu, bugün de yükselen gerginlik nedeniyle sınırındaki birliklerine askeri takviye göndermeye devam etti. İsrail basına göre, artan gerginlik nedeniyle Lübnansınırına tank, topçu ve çok sayıda asker sevk edildi ve Lübnan sınırındaki Kriyat Şimona havaalanını kapatıldı. İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada ise kuzey sınırına yerleştirilen birliklerin bir sonraki talimata kadar kadar bölgede kalacağı duyuruldu.
İSRAİL BOMBASI DÜŞTÜ
Öte yandan Lübnan ordusundan yapılan yazılı açıklama, kaynağı İsrail olan aydınlatma bombasına ait bir parçanın Lübnan-İsrail sınırında görev yapan Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücüne (UNIFIL) bünyesindeki Hindistan Taburu'na ait merkeze düştüğü belirtildi. Düşen parçanın herhangi bir yaralanma yada can kaybına neden olmadığı aktarıldı.
LÜBNAN'DAN İLGİNÇ İDDİA
Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, Şii Emel Hareketi'nin Lübnan'ın güneyindeki En-Nebatiyye kentinde Şiilerin kayıp lideri Musa es-Sadr'ı anma etkinliğinde, ülkenin güneyinde düşen İsrail'e ait insansız hava araçlarıyla (İHA) ilgili konuştu. Berri, "İsrail, ABD'nin İran'a savaş açmayacağını ve Tahran'la müzakerelerin Fransa kanalıyla yapılacağını anlayınca güç dengelerini değiştirmek için Lübnan sahasına yöneldi ve 14 Ağustos 2006'dan bu yana yürürlükte olan angajman kurallarını ihlal etti." dedi.
"İsrail'e, Lübnan üzerinden Orta Doğu'daki 'caydırıcı güç olma' vasfını geri kazanmasına izin vermeyeceğiz." ifadesini kullanan Berri, "kınama" açıklamalarının İsrail'i mükerrer ihlallerinden vazgeçirmeye yetmeyeceğini, güç dengesini değiştirecek olanların sadece direnişçiler olduğunu kaydetti.
Berri, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun 17 Eylül'de İsrail'de yapılması planlanan seçim öncesinde manevi zafere ihtiyaç duyduğunu da sözlerine ekledi.
MACRON - RUHANİ GÖRÜŞTÜ
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ABD tarafından İran'a karşı uygulanan tüm yaptırımların kaldırılmasının daha sonraki müzakerelerin zeminini oluşturacağını söyledi.
İran Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamaya göre, Ruhani ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron yaptıkları telefon görüşmesinde ikili ilişkiler, bölgesel ve küresel konularla ilgili görüş alışverişinde bulundu.
Ruhani, İran'ın diğer ülkelerle ilişkilerinde geniş sorunlarla karşılaşması için ABD'nin nükleer anlaşmadan ayrıldığını belirterek, "ABD'nin İran'a karşı uyguladığı tüm yaptırımları kaldırılması daha sonraki müzakerelere zemin oluşturacaktır. ABD'nin ayrılmasından sonra ne yazık ki Avrupa Birliği (AB) ülkeleri de vaatlerini yerine getirmek için somut adım atmadı." ifadelerini kullandı.
Macron'un nükleer anlaşmanın korunması için ortaya koyduğu çabayı öven Ruhani, Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif'in Fransa ziyaretinin kamuoyu, bölgesel ve dünya siyaseti için önemli olduğunu söyledi.