CHP lideri Özgür Özel, mezuniyet töreninde "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" sloganı atan teğmenlere destek verdi. Özel, "Ne diyeceklerdi, "Hepimiz Trikopis'in askerleriyiz" mi? Elbette Mustafa Kemal'in askerleri onlar. 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' demeyen bir teğmen varsa beka sorunu oradadır." dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün Ankara’da partisinin İl Danışma Kurulu toplantısına katıldı. Toplantıda Özel'in yanı sıra Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol ve partililer yer aldı.
ÖZEL İLE KILIÇDAROĞLU BİR ARAYA GELECEK
Özel, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile bu akşam tüzük gündemiyle buluşacaklarını belirterek, "Bu akşam Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile bir araya gelip, tüzükle ilgili geldiğimiz noktayı anlatıp önerilerini alacağım ve görüşlerini Tüzük Komisyonu’na teslim edeceğim." dedi.
'ELBETTE 'MUSTAFA KEMAL'İN ASKERLERİYİZ' DİYECEKLER'
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu'nun ardından Özgür Özel de Milli Savunma Üniversitesi (MSÜ) Kara Harp Okulu Diploma Alma ve Sancak Devir Teslim Töreni'ni sonrası teğmenlerin "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" sloganı atarak ant içmesine destek verdi.
Dervişoğlu: Türk askerinin mayası sağlamdır
Özel, "Bu metin 2016 yılına kadar resmi törenlerde okunan metin. Birileri bu metinden rahatsız olmuşlar. Sonrasında da 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' demişler. Ne diyeceklerdi. Ne diyeceklerdi, "Hepimiz Trikopis'in askerleriyiz" mi? Elbette Mustafa Kemal'in askerleri onlar. 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' demeyen bir teğmen varsa beka sorunu oradadır. Mustafa Kemal'in askeriyim demeye itiraz edecek bir teğmen mezun ediyorsak işte yandığımızın resmi oradadır." ifadelerini kullandı.
Özgür Özel'in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Türkiye'ye demokrasi vaat ediyorsanız, kendi içinizde demokratik olacaksınız. Örgütün sesini her aşamada her kademede dinleyip örgütün iradesine saygılı olacaksınız. Bir diğeri de hiç şüphesiz, tüzük kadar önemlisi partinin programı. Kötü bir program değil, okuyanı utanmaz, uygulansa bugünden iyi olur.
'4-9 EYLÜL ARASI DEĞİŞİM KURULTAYI ÖNGÖRDÜK'
4-9 Eylül arası bir Değişim Kurultayı öngördük. 4 Eylül günü tarihe önemli bir atıf yapacak. Güçlü bir katılımla birlikte Sivas'a gideceğiz ve Değişim Kurultayı'nı Sivas'ta başlatacağız
Ayın 5'inde Tüzük Komisyonu son toplantısını yapacak. O toplantı tüzüğümüze Kurultaya önerilmek üzere son şeklini verecek. Havada tüzük taslakları oluşuyor. Tüzük taslağı Parti Meclisi tartışılmadan verilmiş olabilir mi? Bazısı ham taslak, bazısı tamamen uydurma...
7 ve 8 Eylül günü Türkiye'yi nasıl yöneteceğiz? sorusunun cevabı olan programımızı tartışmaya başlayacağız. Önce talep toplayacağız, sonra da CHP'nin önerisini halkımıza arz edeceğiz. Herkes hangi konuda ne konuşacağını, sınırlarımızı, ortak mutabakatımızı, gelecekteki hükümet programımızın iskeletini öğrenmiş olacak
Anıtkabir'de el sıkışmayanlardan biri olmamaya kadar verdim. Bu benim kararım. Ben sürekli olur olmaz kavgalarla didişip vatandaşa 'benim derdim ne, bunlar ne konuşuyorlar' dedirtenlerden olmamaya karar verdim. Eleştiririm, muhalefet ederim, hakaret etmek, kavgayı emeklinin maaşı için veririm, asgari ücrete zam için veririm
'MÜZAKERE EDECEĞİMİZ ZAMAN MÜZAKERE, MÜCADELE EDECEĞİMİZ ZAMAN MÜCADELE EDECEĞİZ'
Efendim Cumhurbaşkanı niye geldi, niye Genel Merkez'e forslu bayrak çekildi? Cumhurbaşkanına gidilir, Cumhurbaşkanı gelir. O forslu Türk bayrağı bizde yoktu, en son ne zaman kullandık kim bilir? O bayrak çekilirken bütün televizyonlar canlı yayındaydı. Bazılarınız forsu görecekler ama 'bayrağı indirecekler, vatanı böldürecekler' propagandasının yapıldığı bütün yandaş kanallar ve TRT'de göndere bayrak çektiğimizi indirdiler. Meseleye bir de buradan bakalım.
Normalleşmeyi aslında CHP'nin normal düzlemde siyaset yapabilme olanaklarını artırmak olarak görüp, yumuşama falan diyordu birileri, o çizgilere indirmek esas meseleyi görmemektir. Müzakere edeceğimiz zaman müzakere edeceğiz, mücadele edeceğimiz zaman mücadele edeceğiz.
'BİRİLERİ SADECE DÜŞÜNCELERİNİ AÇIKLADI DİYE BİRİNİ İÇERİ ATIYORSA KARŞIYIM'
(Dilruba Kayserilioğlu) Birileri 33 yaşındaki bir kadını sadece düşüncelerini açıkladı diye içeri atıyorsa ona sonuna kadar karşıyım. Ona sahip çıkmak boynumuzun borcu. Ama ifadelerinde kalp kıracak, üzecek, birileri tarafından istismar edilip hepimize mal edilecek söylemler varsa çok erkenden ayrışmak lazım.
'TAYYİP ERDOĞANCILIK OYNAMIYORUZ'
(Ön seçim iddiaları) 'Genel başkan ön seçim sözü verdi, etrafındakiler o sözü tutturmamaya çalışıyor' diyorlar. Tayyip Erdoğancılık oynamıyoruz. Genel Başkanın etrafı yanlış yapıyorsa vebali Genel Başkanındır. Genel Başkanına rağmen etrafı yanlış yapıyorsa orada zaten Genel Başkanlık sorunu vardır.
Ön seçimi kaldıracaklarmış diyen arkadaşa şunu söylüyorum. Geçmişte ön seçim var mıydı? Ön seçim yapma iradesi yoktu. Ön seçimi savunanları da biliyorsun karşı çıkanları da biliyorsun. Geçen seçimde 'eğer ittifak yapacaksa ön seçim yapılmayabilir' diye bir madde vardı. Bu tüzükte ilk kaldıracağımız madde bu arkadaşlar.
Gelecek seçimlerde bu taslakta 'ya hakim denetiminde ön seçim olacak, hakim denetiminde ön seçim yoksa örgüt denetiminde ön seçim olacak.' Ama tüzükte kalın harflerle yazacak, 'sonuçlarına aynen uyularak uygulanacak ön seçim.' Eğer bir ilde hakim denetiminde ön seçim yapılmıyorsa sonuçlarına uyulacak örgüt denetiminde ön seçim yapılacak. Ve bunun sonuçlarına uyulacağı da tüzüğe yazılacak.
'MUSTAFA KEMAL'İN ASKERLERİYİZ DEMEYEN BİR TEĞMEN VARSA BEKA SORUNU ORADADIR'
('Mustafa Kemal'in askerleriyiz' sloganı atan teğmenler) Kara, Deniz ve Hava Harp Okulları mezuniyetlerini yapıyor. Bu sene üç okulun da birincisi genç kadın teğmenler. Onları yürekten alkışlıyorum.
Tören bittikten sonra andı içtiler. Bu metin 2016 yılına kadar resmi törenlerde okunan metin. Birileri bu metinden rahatsız olmuşlar. Sonrasında da 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' demişler. Ne diyeceklerdi. Ne diyeceklerdi, "Hepimiz Trikopis'in askerleriyiz" mi? Elbette Mustafa Kemal'in askerleri onlar. 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' demeyen bir teğmen varsa beka sorunu oradadır.
Mustafa Kemal'in askeriyim demeye itiraz edecek bir teğmen mezun ediyorsak işte yandığımızın resmi oradadır. Bu ne siyasettir, ne 28 Şubatçılıktır bilmem ne... Bir gün askerler işlerini bırakıp bizim işlerimize karışmaya kalkarsa 15 Temmuz gecesi nasıl 14 arkadaşımızla gittik Meclis'i açtırdık. Orada durmaya biliriz. Mustafa Kemal'in askerleriyiz diyenleri hedefe koymaya kalkanları, bu andın herhangi bir kelimesiyle çelişkili olanları tarih de biz de affetmeyeceğiz.