Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın cinayeti davasında bugün görülen ilk duruşmada tutuklu anne Yüksel Güran hakim karşısına çıktı. Yüksel Güran, "Namusuma leke sürdüler." dedi. Hakimin "Narin'i kim öldürdü?" sorusuna ise "Her şey ortada." cevabını verdi.
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde 21 Ağustos’ta kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran’ın cesedi, 8 Eylül’de Eğertutmaz Deresi’nde bulundu. Cinayetle ilgili tutuklanan anne Yüksel Güran, ağabey Enes, amca Salim Güran ve komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında dava açıldı. Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada, Yüksel Güran, kızının kaybolduğu gün yaşananları mahkemeye anlattı.
"HER ŞEY ORTADA"
Anne Yüksel Güran ve mahkeme başkanının sorularına cevap verdi.
Mahkeme Başkanı: Narin’in telefonu var mı?
Anne Güran: Yok.
Mahkeme Başkanı: Biz de soracağız saati.
Anne Güran: Bilmiyorum, bakmadım.
Mahkeme Başkanı: Nevzat’ı gördünüz mü?
Anne: Hayır
Mahkeme Başkanı: Televizyonlara verdiğiniz röportajlarda kim öldürdüyse getirsin koysun diyorsunuz.
Anne Güran: Hayır, öyle bir şey demedim.
Mahkeme Başkanı: Salim mi öldürdü Narin’i?
Anne: Sanmıyorum.
Mahkeme Başkanı: Nevzat öldürmüş olabilir mi?
Anne: Her şey ortada.
Mahkeme Başkanı: Oğlun Enes öldürmüş olabilir mi?
Anne: Hayır?
Mahkeme Başkanı: Narin'i Enes öldürse, Enes'i teslim eder misin?
Anne: Yemin ederim, teslim ederim. Engelli kızım bana bir gün 'Anne' diyemedi. 5 oğlum 1 kızım vardı, Narin başkaydı, hepimiz ona ölüyorduk.
Mahkeme Başkanı: Adını o yüzden mi Narin koydunuz?
Anne: Evet, hepimiz Narin için ölüyorduk.
"NAMUSUMA LEKE SÜRDÜLER"
'Namusuma leke sürdüler' diyen tutuklu Yüksel Güran, "Beni burada asın. Beni artık öldürün' diyerek çığlık attı.
Anne Narin Güran'ın ifadesi şöyle:
"Olay günü sabah 5’te kalktım. Bahçeye gidip bamya topladım. Çok sevinçliydim. 2-3 oğlum gurbetten gelmişti. O gün çok sevinçliydim. Son soframız güzel oldu. Sonra bize zehir ettiler. Muzaffer ile Arif Batman’a gidecekti. Evden çıktılar. Narin bana, ‘Kur’an kursuna gideceğim’ dedi. Ben ona gitme dedim. Kursa gitti. Yemin ederim, gözüm kör olsun bir daha Narin’i görmedim. Enes’in telefonu çaldı. Sonra kalktı arkadaşıyla konuştu. Enes odadan çıktı. Sonra ne zaman dışarı çıktı bilmiyorum. Sürekli bana karakolda saat kaçtı diye sordular. Bana Salim’i hiç gördün mü diye sordular. Önce görmedim dedim. Sonra gördüğümü hatırladım.Olay günü Nevzat’ın karısı da benimle geldi. Beni teselli etti. ‘Yüksel korkma’ dedi."