İstanbul'da mide balonu taktıran Sabiha Eldenüstün, ameliyat sonrası mide delinmesi ve sağlık sorunları yaşamış, bir yıl süren tedavi sürecinin ardından hayatını kaybetmişti. Ailesi, kullanılan malzemenin sahte olduğu ve hekimin hatalı yönlendirmesi nedeniyle ölümün meydana geldiğini öne sürerek, 'Kasten öldürmeye teşebbüs' suçlamasıyla dava açtı.
İstanbul Avcılar'da Sabiha Eldenüstün , fazla kiloları nedeniyle Aralık 2023'te özel bir hastanede mide balonu taktırdı. Ancak ameliyat sonrası midesi delindi ve uzun süre sıvı beslenmek zorunda kaldı. Zayıflama süreci sırasında sağlık sorunları arttı ve bir dizi ek operasyon geçirdi. 27 Aralık 2024'te yoğun bakımda hayatını kaybetti.
Eldenüstün, ölümünden önce doktor ve hastaneden şikayetçi olmuş ve operasyon sırasında kullanılan malzemenin sahte olduğu iddiasıyla dava açmıştı. Ailenin avukatı Levent Öcal, hekim hatası ve sahte malzeme kullanımının bu sonuca yol açtığını vurguladı. Öcal, "Hastanın aslında böyle bir operasyona ihtiyacı yokken, hekimlerin hatalı yönlendirmesi ve sahte malzeme kullanılması sonuca neden oldu" dedi.
Eldenüstün, hastanede şikayetçi olduğu süreçte verdiği röportajda, mide balonu taktırmadan önce gerekli tahlil ve tetkiklerin yapılmadığını, bunun sonucunda büyük acılar çektiğini belirtmişti. Ayrıca, yüksek dozda ağrı kesici verilmesi sonucu 22 kilo kaybettiğini, mide balonunun takılmasıyla sağlık sorunlarının daha da kötüleştiğini ifade etmişti.
'SAHTE MALZEME KULLANILDI'
Eldenüstün'ün gelini, kayınvalidesinin ameliyat sonrası sağlık durumunun hızla kötüleştiğini, midesinin ve bağırsaklarının delindiğini öğrendiklerini belirtti.
Ailenin avukatı, hastanın ilk hastaneye gitmeden önce herhangi bir sağlık sorunu olmadığını, ancak ameliyat sonrası yapılan hataların hayatına mal olduğunu söyledi. Tüketici mahkemesinde de dava süreci devam ediyor ve davanın bilirkişiye gönderilmesi kararlaştırıldı. Ayrıca, tüm tıbbi kayıtların toplanarak sahte malzemenin kullanıldığına dair kanıtların ortaya konulacağı belirtiliyor. Aile, davanın peşini bırakmayacaklarını ve hekimlerin hukuki sorumluluğunun gündeme gelebileceğini ifade etti.
