İBB Başkanı İmamoğlu, DEM Parti yönetimindeki Mardin, Batman ve Halfeti Belediyesi'ne ilişkin kayyum kararlarına tepki göstererek "Hukuktan uzaklaşılarak atılan bu adımlar ülkemizi demokrasi sürecinden çıkartmaktadır." dedi. İmamoğlu, Birbirlerini denetleyen organlar yerine bir kişi tarafından herhangi bir yönteme tabi olmayan bir sisteme geçilmiştir. Türkiye bu sistemden, tek adamlıktan bir an önce kurtulmalıdır. Bunun çözümü de sandıktır" diyerek erken seçim çağrısı yaptı.
İçişleri Bakanlığı, DEM Parti yönetimindeki Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Urfa'nın Halfeti Belediyesi'ne kayyum atandığını açıkladı. Belediye başkanları Ahmet Türk, Gülistan Sönük ve Mehmet Karayılan görevden alındı. Üç belediyeye kayyum atanmasına yönelik tepkiler sürüyor. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara'da TBB Encümen toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.
"Hukuktan uzaklaşılarak atılan bu adımlar ülkemizi demokrasi sürecinden çıkartmaktadır." diyen İmamoğlu, "Merkezi hükümet seçimle kazanamadığı belediyeleri gasp etmekte. Demokrasiye olan inancımızı en yüksek seviyede sürdüreceğiz. Kayyım uygulamasıyla aynı zamanda belediye meclisi ile belediye encümeninin işleyişi de aksamakta." dedi.
İmamoğlu, "Birbirlerini denetleyen organlar yerine bir kişi tarafından herhangi bir yönteme tabi olmayan bir sisteme geçilmiştir. Türkiye bu sistemden, tek adamlıktan bir an önce kurtulmalıdır. Bunun çözümü de sandıktır" diyerek erken seçim çağrısında bulundu.
İmamoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Hukuktan uzaklaşılarak atılan bu adımlar ülkemizi demokrasi sürecinden çıkartmaktadır. Ülkeyi yönetenler seçilebiliyorsa bunu millet iradesi saymakta fakat seçilemiyorsa kayyım atıyor. Bu kararların sonuçları salt siyasi değildir. Demokrasiden uzaklaşmak dünyanın en kırılgan ekonomilerinden biri olmamıza neden olmaktadır. Gençlerin alın teri, emeği yok sayılmaktadır.
"MERKEZİ HÜKÜMET SEÇİMLE KAZANAMADIĞI BELEDİYELERİ GASP ETMEKTE"
Merkezi hükümet seçimle kazanamadığı belediyeleri gasp etmekte. Demokrasiye olan inancımızı en yüksek seviyede sürdüreceğiz. Kayyım uygulamasıyla aynı zamanda belediye meclisi ile belediye encümeninin işleyişi de aksamakta. Birbirlerini denetleyen organlar yerine bir kişi tarafından herhangi bir yönteme tabi olmayan bir sisteme geçilmiştir. Türkiye bu sistemden bir an önce kurtulmalıdır. Bunun çözümü de sandıktır.
AK Partili arkadaşın bu uygulamalar devam edecektir tarzı o kadar çirkin ki. Milletin iradesiyle oraya gelmiş bir milletvekilinin tümüyle yargının işi olan bir hususta irade beyan etmekte. benim de yargılandığım davada hukuki bir karar vermesi öngörüldüğü halde sürülen hakimle ilgili bir AK Partili'nin o hakimi ne için sürdüğünüzü biliyoruz demesindeki cevap gibi olay. Sürdüm diyebilecek kadar şahsım devleti anlayışı ortaya çıkmakta. bu söylemler hukuka aykırı.
TBB'nin başına da gelerek başlattığımız eylem planı belli. hukuksuzluğa, otoriter akla karşı mücadele. Milletimizin adil ve eşit ortamda yaşamasını sağlama mücadelem. Meseleyi bir adaylık tarifiyle köşeye sıkıştırmaya çalışanlara Allah akıl versin diyorum. Toplantılarımıza Sayın Ahmet Türk'ü de davet etmeye devam edeceğiz.
"POLİSİMİ HALKLA KARŞI KARŞIYA GETİRTMEK İÇİN UĞRAŞIYOR"
Bölgeye ziyaret düşünüyorum ama önce siyasi kısmı halledeceğim. Bir kayyım atanıyor sanki çok önemli bir iş yapılmış gibi utanmadan bir fotoğraf çektirilip basına ve kamuoyuna servis ediliyor. Bakın ben bürokrat değilim ama yapmam. Polisimi halkla karşı karşıya getirtmek için uğraşıyor. Polisin orada seçilmiş meclis üyelerini oraya sokmamak için uğraşmasının anlamı ne? barikat kurarak polisi zor duruma düşüren yöneticileri kınıyorum. Ayağına taş değmesin diyeceğimiz polisimizi neden vatandaşla karşı karşıya getiriyorsunuz? Utançla Mısır'da o görüntüleri gördükçe dünya huzurunda başımı öne eğdim. Türkiye'ye bu yakışır mı? Adı ister vali, ister kaymakam olsun hayat boyu pişman olacağınız işler yapmayın. Devletin aklı bu değil. Birileri kraldan fazla kralcı olmayı düşünüyor. Bırakın Meclis üyeleri görevini yapsın."