İBB ile KİPTAŞ 'Kentsel Dönüşüm Mali Destek Protokolü'nü imzaladı: Vatandaşa yüzde 60 destek İBB'den

İBB ile KİPTAŞ arasında Kentsel Dönüşüm Mali Destek Protokolü imzalandı. Protokol kapsamında hane halkı geliri 2 ya da 3 asgari ücret olan vatandaşlara, inşaat maliyetlerinin yüzde 40 ila yüzde 60'ı kadar mali destek sağlanacak. Bu durum vatandaşların emekli olması durumunda yüzde 45 ila yüzde 65'e yükselecek.

Büyük İstanbul depreminin ayak sesleri duyulurken İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden (İBB) önemli bir adım geldi. İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı ile İBB iştirak şirketi KİPTAŞ arasında "Kentsel Dönüşüm Mali Destek Protokolü" imzalandı.

whatsapp-gorsel-2024-08-16-saat-14-00-08-57e6b4f5.jpg

Protokol kapsamında; riskli yapılarını yenilemek isteyen düşük gelirli hak sahipleri mali destek imkanına sahip olacak.

VATANDAŞA YÜZDE 60 DESTEK İBB'DEN

Hane halkı geliri 2 asgari ücret olan vatandaşların yüzde 60 oranında inşaat maliyetlerini İBB karşılayacak. Eğer hanedeki vatandaşlar emekliyse bu oran yüzde 65'e yükselecek. Hane halkı geliri 3 asgari ücret olan vatandaşlara ise yüzde 40 oranında mali destek sağlanacak. Aynı şekilde vatandaşlar emekliyse bu oran yüzde 45'e çıkacak.

whatsapp-gorsel-2024-08-16-saat-14-00-08-e1710973.jpg

İBB başkanı Ekrem İmamoğlu, KİPTAŞ Kentsel Dönüşüm Mali Destek Paketi İmza Töreni'nde açıklama yaptı.

İmamoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Yarın 17 Ağustos'un yıl dönümü. 1999 depremi hayatımızı çok derinden etkilemiştir. Farkındalığımızı büyütmüştür. Ne yazık ki bu yaşanan sarsılma, bizi derinden sarsmasıyla yetmemiş aynı zamanda binlerce vatandaşımızın ölümüne sebep olmuştur. Bu yönüyle ben de o depremde hayatını kaybeden yurttaşlarımızı rahmetle anıyorum.

whatsapp-gorsel-2024-08-16-saat-14-00-08-e5b29a75.jpg

'MESELEYİ CİDDİYETLE ELE ALMAK ŞARTTIR'

Unutulmamalıdır ki depremde yaşamını kaybeden insanlarımızın yaşamını kaybetme nedeni bizlerin bu ülkede bazı konularda doğru işler yapmamamızın, iyi işler yapmamamızın, tekniğine uygun süreçleri hayata geçirmememizin sebepleridir. Yani topyekun sorumluyuz. Eğer biz milletçe bu sorumluluğumuzun farkına varabilirsek çözüm bulma konusunda da paydaş olmayı kabullenir ve ona göre hareket ederiz. Meseleyi bu seviyede ciddiyetle ele almak şarttır.

'1999 DEPREMİ BENİM BAKIŞIMI DEĞİŞTİRDİ'

Deprem meselesi benim hayatımda çok önemli bir süreçtir. 1999 depremi aslında benim hayata, sürece bakışımı değiştirmiştir. Dünyaya, memleketime, insana, canlıya, doğaya bakışımı çok yönlü değiştirmiştir. Belki de bugün siyasette olmamım ya da İBB halkının teveccühünü kazanıp bu koltukta bulunmamın en büyük etki noktası 1999 depreminde yaşananları birebir görmek, o acıyı hissetmek ve bu konuda "Ben ne yapabilirim?" bilincine kavuşma konusunda kararlı davranmam gelir.

'GÖRDÜK Kİ DERS ÇIKARILMAMIŞ, TEDBİR ALINMAMIŞ'

1999 depreminin hemen ardından birkaç seyahatle deprem bölgesinde gördüğüm manzaradan aslında ne büyük hataların ne büyük bedellere, canlara sebep olduğunu görmektir benim için dönüm noktası. Üzülerek ifade edeyim ki, biz geçtiğimiz yıl yaşadığımız depremde gördük ki aradan geçen yıllara rağmen arzu edilen dersi çıkartmamış, bu konuda tedbir almamış... Gördük ki aslında memleketimizin her köşesinde insanlarımızın can güvenliğini sağlayıcı katı kuralları uygulayabilen bir süreci başlatamamışız.

Yani baktığımızda aslında 1999 Marmara Depremi'nin üzerinden dile kolay 25 yıl geçmiştir. Çeyrek yüzyıl... Aslında Cumhuriyetimizin kurulduğu günden bu yana 4'te 1'ini harcamışız. Milletçe büyük yıkım yaşadık, büyük acılar çektik. Biz o acılardan ders almadık, yapılması gerekenleri yapmadık. Bu gerçekten bakışı oturtursak doğru bir yol yürütebiliriz.

'25 YILDA ÜLKEYİ BAŞTAN BAŞA SAPASAĞLAM KURABİLİRDİK'

Devletiyle, milletiyle, her kurum ve kuruluşuyla el ele verip 25 yılda dünyadaki farklı ülkelerin bazı konularda atılımlarını gördüğümüzde 25 yılda bu ülkeyi baştan başa yeniden sapasağlam kurabilirdik. Maalesef bu anlamda tek bir şehrimizi bile tek bir ilçemizi bile depreme dayanıklı hale getiremedik. Eksik ve yetersiz kalındı.

'DEPREME HAZIRLIK İSTİSMAR EDİLDİ'

Depreme hazırlık konusu ihmal edildiği gibi daha kötüsü istismar edildi. Gündelik siyasi mevzulara, siyasi işlere, siyasi çıkarlar için araç haline getirildi. Halbuki bu mesele bütünüyle bu bahsettiğim duygudan uzak bir yerdedir. Deprem vergilerinin amacı dışında kullanılmasından mı konuşalım, kentsel dönüşümün bir rant kapısı haline getirilmesine mi bakalım ya da deprem ya da kentsel dönüşüm kavramı üzerinden şehirlerimizin özellikle de İstanbul'un en gözde alanlarında farklı rant kapılarıyla işgallere kadar pek çok yanlış iş yapılmasından mı bahsedelim...

'MESELE SEFERBERLİK RUHUYLA ELE ALINMADIĞI VAKİT ETKİLİ OLMA ŞANSI YOKTUR'

Bu mesele seferberlik ruhuyla ele alınmadığı vakit yeterince etkili olma şansı yoktur. Biz İBB olarak 5 yılı aşkın süredir bu konuda olağanüstü çaba gösteriyoruz. Türkiye'nin depreme hazırlık gündeminde ve kentsel dönüşümde yeni uygulamaları şehrimize getirmenin çabasını ortaya koyuyoruz. Riskli binaların kolayca tespit edilmesini sağlayan "hızlı tarama testi" uygulamalardan bir tanesidir. Kentsel dönüşümü mahalle aralarına kadar yaygınlaştıran tek yapı dönüştürme projeleri bizim başlattığımız yeniliklerden biridir. Farklı imar planı uygulamaları, imar planları üzerinden ya da plan notları üzerinden bir kısım alanların güçlendirilmesi ve yenilenmesiyle ilgili adımların atılmasına katkı sunulmalarımız, bir kısım geçmişten elde edilmiş müktesep hakların ruhsat haklarının tekrar kullanılmasına dönük gayret gösterdiğimiz ve sonuca ulaştığımız çalışmalarımız İstanbul'da dönüşümü motive eden, yerinde insanların yapılarını güçlendirerek hayatlarına devam etmelerini sağlayan çalışmalardır.

KİPTAŞ aracılığıyla asgari ücretin altında ve sabit taksitlerle sosyal konut üretmek de bunlardan birisidir. Bakanlığımızın verdiği ve çok yetersiz olan kentsel dönüşüm kira yardımının üzerine de ilk zamandan beri ek bir destek vermek, yalnız ev sahiplerine değil binayı boşaltmak zorunda olduğunu bildiğimiz ama onları da çaresiz bırakmamak adına kiracılara da kira desteği vermek de öncülük ettiğimiz uygulamalardır.

'KİMSEYİ KENTSEL DÖNÜŞÜM MAĞDURU ETMEDİK'

5 yıl boyunca gerçekleştirdiğimiz kentsel dönüşüm ve sosyal konut projelerinde hemen hemen hiç gecikme yaşanmamıştır. Hatta projelerin büyük bir bölümünü ilan edildiği tarihten önce bitirerek vatandaşlarımızın bir an önce güvenli yuvasına kavuşması hususunda çok çalıştığımızın ve son 5 yılda ekonomik krizin önümüze koyduğu maliyetleri ve zorlukları da aşarak böylesi bir süreci başarıya erdirmenin gururunu yaşadık.

Kentsel dönüşüm mağdurları zamanında bir işi bitirmeyi ya da erkenden teslim etmenin ne kadar hayati mesele olduğunu en iyi bilen insanlardır. Biz kimseyi kentsel dönüşüm mağduru etmedik, etmeyeceğiz de.

İmza törenini gerçekleştirdiğimiz Kentsel Dönüşüm Mali Destek Protokolü de bu kararlılığımızın en mühim göstergelerinden biridir. İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı ile İBB iştirak şirketi KİPTAŞ arasında imzalanan bu protokol sayesinde riskli yapılarını yenilemek isteyen düşük gelirli hak sahipleri çok güçlü bir imkana kavuşacaktır.

İNŞAAT MALİYETLERİNİN YÜZDE 40 İLA YÜZDE 60'I KADAR MALİ DESTEK

Kentsel Dönüşüm Mali Destek Paketi hane halkı geliri 2 ya da 3 asgari ücrete kadar olan vatandaşlarımız için hazırlanmıştır.

Kendilerine inşaat maliyetlerinin yüzde 40 ila yüzde 60'ı kadar mali destek vereceğimiz bir süreci başlatıyoruz. Hane halkı geliri 2 ya da 3 asgari ücret olan vatandaşlarımızın emekli olması durumunda ise kentsel dönüşüm mali destek oranı yüzde 45 ila yüzde 65'e kadar çıkabilecek.

'İSTANBUL DEPREMİ ÜLKEMİZİN BEKA SORUNUDUR'

Unutmayalım ki bu mücadele insanlarımızın canını malını korumak için olduğu kadar ülkemizin bekası için de veriliyor. İstanbul depremi kesinlikle milletimizin ve ülkemizin en önemli beka sorunlarından birisidir. Biz üzerimize düşen görevi en doğru şekilde yapmaya devam edeceğiz.

Ama şunu da söyleyelim. Bir yandan da bu hayati meseleyi "seferberlik" ve "iş birliği" anlayışıyla ele almaktan uzak duran ya da başka bir söylemle meseleyi başkalaştıran, başka bir meselenin içine sokan, siyasi bir üstünlük sağlama gayreti içerisinde alanı bu şekilde başka bir yere çekmeye çalışan kim olursa olsun, ister hükümetin bir temsilcisi ister bir bakan ya da farklı bir kimlik, kim olursa olsun her yerde milletimize şikayet etmekten geri durmayacağız.

İMAMOĞLU'NDAN İŞ BİRLİĞİ ÇAĞRISI

Bütün yetkili görevlerde bulunan kişilere seslenmek isterim, gelin depreme hazırlık konusunda merkezi veya yerel yönetimler arasında derin bir uyum ve iş birliği yapalım. Birlikte temel atalım, anahtar dağıtalım, insanlarımızın evine gireyim güvenli yuvalarında çay içelim, birlikte hareket edelim. Milletimizin depremle olan mücadelesinde can kaybı yaşamadan alacağımız her tedbirin bizi huzurlu kılacağına hiçbir vatandaşın canını kaybettiği yerde hiçbir yöneticinin mutlu olma şansı olabilir mi? Tam aksine derin bir üzüntü derin bir sarsıntı geçiriyoruz. O zaman gelin bu iş birliği dönemini hep birlikte başlatalım.

Biz tüm imkanlarımızla buna hazırız ve talibiz. Bu sürece dair her kurumla masaya otururuz, her kurumun davetine koşa koşa gideriz, her kurumu halka ait İstanbul Evi çatısı altında karşılarız. Milletimizin deprem kaygısından uzak, güvenli binalarda huzur içinde yaşamasını sağlamak için bütün siyasi hesapları unuturuz.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN