CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, kış aylarında geçim sıkıntısının daha da derinleşeceğini ve vatandaşların hem gıda hem de ısınma giderleriyle zor bir süreç yaşayacaklarını belirtti. Gürer, borçlanmanın giderek arttığına ve halkın yaşam şartlarının her geçen gün daha zorlaştığına vurgu yaparak, "Geçim ayazı kış ayazını geçecek” dedi.
CHP Niğde Milletvekili Gürer, “Bu kış zor geçecek. Geçim ayazı, kış ayazını geçecek” diyerek, düşük gelirli vatandaşların özellikle gıda fiyatları ve ısınma masrafları konusunda ciddi zorluklarla karşı karşıya kalacağını ifade etti.
Gürer, gıda fiyatlarındaki artışın, çiftçilerin ürettiği ürünlerin değer bulmaması nedeniyle daha da ivme kazandığını belirterek, “Hasat dönemi geldiğinde çiftçi ya ürününü satamadı ya da ürün tarlada kaldı. Ancak hasat sonrası gıda fiyatlarındaki yükseliş durmadı. Yanlış yönetimin bedelini halk ödüyor” dedi.
Gürer, Türkiye’nin yüzde 45’in üzerindeki gıda enflasyonuyla G20 ülkeleri arasında en yüksek ikinci gıda enflasyonuna sahip ülke olduğunu ve bu durumun öngörüsüz yönetimin bir sonucu olduğunu söyledi.
Gürer, vatandaşların borçlanma konusunda daha fazla sıkıntı yaşadığını ifade etti. “Vatandaş artık borçtan korkmaz hale geldi. Geçim sıkıntısının içinde borçsuz yaşamak neredeyse imkansız hale geldi” diyen Gürer, bireysel kredi ve kredi kartı borçlarının hızla arttığını belirtti.
“Bireysel kredi borçları 3 trilyon 674 milyara, kredi kartı borçları ise 1 trilyon 723 milyara kadar yükseldi. Tüketicilerin bankalara olan borçları ise 946 milyar lira arttı” diyerek, borçların giderek daha büyük bir sorun haline geldiğine dikkat çekti.
Gürer, emekli maaşları ve asgari ücretin açlık sınırının çok altında kaldığını, geçim sıkıntısının giderek arttığını ve derin yoksullukların yaşandığını söyledi.
“Vatandaş ödeme güçlüğüne düşünce, icra takibi artıyor. Bankalar, ödenmeyen borçlar için icra takibine başlıyor. Geçtiğimiz haftalarda yalnızca icra takibi 4 milyar lira arttı. Yıl başından bu yana bu borçlarda yüzde 110 oranında artış yaşandı” dedi.
Gürer, borçların ödenebilmesi için yeniden borçlanmanın yapıldığını, ancak bu durumun sürekli bir kısır döngüye dönüştüğünü belirtti.