9 yıl sonra ilk defa Çankaya Köşkü'nde yapılan bakanlar toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı konuşmasında görevden alınan ve tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'i hedef aldı. Erdoğan, "Milletin boğazından kısarak ödediği vergilerden belediyeye tahsis edilen helal kaynağın bölücü terör örgütünün haramzadelerine hizmet etmesine asla müsaade etmeyiz. Esenyurt Başkanı'nın kağıt üzerinde bir başka partinin mensubu gözükmesi, bu hakikati değiştirmiyor." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığındaki Bakanlar Toplantısı, 10 Kasım'da Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatının 86'ncı yıldönümü nedeniyle Çankaya Köşkü'nde toplandı. Saat 15.05'te başlayan toplantı yaklaşık 3,5 saat sürdü. Toplantının ardından kameralar karşısına geçen Erdoğan açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Türkiye'nin geleceğinde terörizme yer olmadığı gibi, terör destekli siyasete de yer yoktur. Ülkemizde terörün olmadığı bir iklimi tesis edeceğiz. Bizim asıl mücadelemiz teröristler yanında bunları üstümüze salanlarladır" dedi.
Esenyurt ile Batman, Mardin ve Halfeti belediyelerine atanan kayyumlara ilişkin konuşan Erdoğan, "İki haftadır ortalığı ayağa kaldıranlar var. Kaynağın bölücü haramzadelere harcanmasına izin vermeyiz. Milletin boğazından kısarak ödediği vergilerden belediyeye tahsis edilen helal kaynağın bölücü terör örgütünün haramzadelerine hizmet etmesine asla müsaade etmeyiz. Esenyurt Başkanı'nın kağıt üzerinde bir başka partinin mensubu gözükmesi, bu hakikati değiştirmiyor. Asıl üzüntü verici olan ise devletin bu çerçevede hayata geçirdiği meşru tasarrufları karşısında adeta aslan kesilenlerin polisimize, jandarmamıza atılan taşlar bombalar karşısında süt dökmüş kediye dönmeleridir. Kürsüden savcıları, kaymakamları, valileri pervasızca tehdit edenlerin, bölücü örgütün şehirdeki uzantılarının estirdikleri terör karşısında tek bir cümle dahi kurmadıklarını, daha doğrusu kuramadıklarını ibretle takip ediyoruz. Bunun adı korkaklıktır." ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle;
Kahraman şehit ve gazilerimizi anıyorum. Büyük ve güçlü Türkiye hedefini hayata geçirerek ecdada olan borcumuzu ödemek istiyoruz. Türkiye'nin sadece vatan topraklarından ibaret olmadığını biliyoruz. Her yurt dışı seyahatimizde bu gerçeği daha iyi anlıyoruz. Türkiye bir yıldız gibi parlıyor. Gönül coğrafyasında da beklentilerin çıtasını yükseltiyoruz. Allah'ın izni ve yardımıyla bu umutları boşa çıkarmayacağız.
3 Kasım 2022'de Bismillah dediğimiz Türkiye'ye hizmet yolculuğunda 22 seneyi geride bıraktık. Devraldığımız yıldan bu yana her seneyi bir önceki yıldan daha iyi seviyede bıraktık. Saymakla bitiremeyeceğimiz sayısız projeyi hizmeti Türkiye kazandırmanın bahtiyarlığını yaşadık. Milli iradenin üstünde hiçbir gücün olmadığı gerçek demokrasiyi ülkemizde egemen kıldık.
"YAMALI KOALİSYONLAR DÖNEMİNE BİZ SON VERDİK"
Yamalı koalisyonlar dönemine biz son verdik. Yönetimde istikrarın kalıcı olmasını sağladık. Türkiye hükümetlerimiz döneminde tartışmasız bütün alanlarda rekorlardan rekorlara koşmuştur.
Alçak planları, içerideki ve dışarıdaki planlayıcıların başlarına geçirmiş olmamız da tarihi bir başarıdır. Milletin emanetine sahip çıkmaya devam edeceğiz. Rabbim ömür verdikçe Türkiye'ye hizmet etmeye devam edeceğiz. Kabinelerimizde görev alan tüm kabine üyelerimize teşekkür ediyorum.
"TERÖRSÜZ BİR İKLİMİ TESİS EDECEĞİZ"
Grup konuşmamızda detaylıca çizdiğimiz çerçeveye, önümüzdeki dönem siyasetinin yol haritası olarak bakılmalıdır. Cumhuriyetimizin 101. yılını büyük bir kucaklaşmaya dönüştürmeyi hedefliyoruz. Terörün olmadığı güvenli bir iklimi mutlaka tesis edeceğiz. Türkiye'nin geleceğinde terörizme yer olmadığı gibi, terör destekli siyasete de yer yoktur. Geri adım atmayacağız.
"KAYNAĞIN BÖLÜCÜ HARAMZADELERE HARCANMASINA İZİN VERMEYİZ"
İki haftadır ortalığı ayağa kaldıranlar var. Kaynağın bölücü haramzadelere harcanmasına izin vermeyiz. Milletin boğazından kısarak ödediği vergilerden belediyeye tahsis edilen helal kaynağın bölücü terör örgütünün haramzadelerine hizmet etmesine asla müsaade etmeyiz.
"BUNUN ADI KORKAKLIK"
Esenyurt Başkanı'nın kağıt üzerinde bir başka partinin mensubu gözükmesi, bu hakikati değiştirmiyor. Asıl üzüntü verici olan ise devletin bu çerçevede hayata geçirdiği meşru tasarrufları karşısında adeta aslan kesilenlerin polisimize, jandarmamıza atılan taşlar bombalar karşısında süt dökmüş kediye dönmeleridir. Kürsüden savcıları, kaymakamları, valileri pervasızca tehdit edenlerin, bölücü örgütün şehirdeki uzantılarının estirdikleri terör karşısında tek bir cümle dahi kurmadıklarını, daha doğrusu kuramadıklarını ibretle takip ediyoruz. Bunun adı korkaklıktır. Teröre teslim olmak, kendi çıkarları için koskoca bir milletin geleceğini tehlikeye atmaktır. Meselenin daha vahim tarafı ülkenin ikinci büyük partisinin dümeni kırılmış gemi gibi misali sürekli sağa sola savrulmasıdır.
"ANA MUHALEFET YOK TABİ, MUHALEFET VAR"
Bakıyorsunuz bir gün bu partinin Sayın Genel Başkanı Ankara'da vatan millet, bayrak, cumhuriyet edebiyatı yapıyor aynı kişi ertesi gün bakıyorsunuz ülkenin bir başka köşesinde Türkiye'yi açıkça tehdit edenlerle, alçak terör eylemlerini övenlerle ve şehir eşkıyalarıyla aynı otobüsün üzerinde korsan miting düzenli. Esasında tüm bu yaşananlar bize şunu gösteriyor. Ülkenin en eski partisinin birilerinin kişisel kariyeri uğruna kurduğu ittifakın müttefiklerini özellikle Türkiyelileştirmek yerine ana muhalefetin kendisini enfekte etmekte, zehirlemekte, kurucu değerlerinden saptırmaktadır. Görüyoruz ki artık ana muhalefet yok tabi, muhalefet var. Bu parti giderek ittifak ortaklarının rengini alıyor. Nitekim bu benzerlik siyaset diline ve üslubuna da yansımıştır. Yani ataların deyimiyle üzüm üzüme bakarak kararıyor. Bu dejenerasyona söz konusu partinin kendi bünyesinden de haklı itirazların yükseldiğini duyuyoruz, okuyoruz. Tekrar söylüyorum."
AYRINTILAR GELİYOR...