Otomotiv sektöründe yeni gelişmeler gündemdeki sıcaklığını koruyor. Son zamanların en çok tercih edilen araçları arasında yer alan elektrikli araçlarda büyük şok yaşandı. Dünya Yeni sisteme uyum sağlamakta zorlanıyor. İkinci el elektrikli araç satışları dibe vurdu. İşte elektrikli araç sektöründeki yeni gelişmeler…
HİLAL NAS
Son yıllarda büyük umutlarla pazara giren elektrikli araçlar, satışlardaki düşüşle birlikte beklentilerin gerisinde kalıyor. Tüm dünyada olduğu gibi Avrupa ve Amerika’da da elektrikli araçların satış rakamları ciddi bir düşüş yaşarken, yalnızca Çin bu teknolojiye sıkı sıkıya sarılmış durumda. Peki, elektrikli araçların gazı neden kaçtı ve bundan sonra ne olacak?
ELEKTRİKLİ ARAÇ SATIŞLARINDA BÜYÜK DÜŞÜŞ
2023 yılı boyunca, özellikle Avrupa’da elektrikli araç satışlarında büyük bir düşüş gözlemlendi. Ağustos ayında Avrupa’da elektrikli araç satışları, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 44 oranında azalarak son üç yılın en düşük seviyesine geriledi. Almanya’da yüzde 68.8, Fransa’da ise yüzde 33.1 oranında satış düşüşü yaşandı. Eylül ayında Çin’in güçlü performansıyla küresel elektrikli araç satışları bir önceki yıla göre yüzde 30.5 artış gösterse de, bu büyümenin büyük kısmı Çin’den kaynaklanıyor. Avrupa ve Amerika’da ise büyüme oranları sınırlı kalıyor.
ÇİN PAZARI ELEKTRİKLİ ARAÇLARI AYAKTA TUTUYOR
Çin, küresel elektrikli araç pazarında bir istisna olarak öne çıkıyor. Eylül ayında Çin’de elektrikli araç satışları yüzde 47.9 artarak 1.12 milyona ulaştı. Çin’in bu başarısı, büyük devlet teşvikleri ve düşük maliyetli üretim imkanlarıyla destekleniyor. Avrupa ve Amerika’da ise devlet teşviklerinin kesilmesi, elektrikli araçların satışlarını olumsuz etkileyen ana faktörlerden biri.
TEŞVİKLERİN KESİLMESİ SATIŞLARI VURDU
Özellikle Almanya ve Fransa, elektrikli araçlara verdikleri cömert destekleri 2023 yılında azaltınca, pazar büyük bir darbe aldı. Almanya’da daha önce elektrikli araç alanlara 4.500 euroya kadar destek verilmekteydi, ancak ekonomik durgunluk nedeniyle bu teşvikler sona erdi. Bu kesinti, Almanya’da satışların sert bir şekilde düşmesine neden oldu. Benzer şekilde Fransa da elektrikli araçlara yönelik desteklerini geri çekti ve sonuç olarak satışlar azaldı.
İKİNCİ EL PİYASASINDA SERT DÜŞÜŞ
Elektrikli araçların en büyük sorunlarından biri de ikinci el değerlerinin hızla düşmesi. Amerika’da yapılan araştırmalara göre, elektrikli araçlar ikinci elde en çok değer kaybeden araçlar arasında yer alıyor. Örneğin, Tesla’nın Model X’i bir yıl içinde değerinin yüzde 30’unu kaybetmiş durumda. Bu sert düşüş, sıfır elektrikli araç piyasasındaki yüksek rekabet ve üreticilerin fiyat indirimleriyle pazar paylarını artırma çabalarından kaynaklanıyor.
ELEKTRİKLİ ARAÇLARIN YÜKSEK MALİYETLERİ
Elektrikli araçlar, içten yanmalı motorlara sahip araçlara kıyasla üretim ve bakım maliyetleri açısından daha pahalı. İngiliz Financial Times’a göre, elektrikli araç üretimi yüzde 30 ila 40 daha maliyetli. Ayrıca, elektrikli araçların tamiri ve sigortası da oldukça pahalı. Tüm bu etkenler, tüketicilerin elektrikli araçlara geçişini zorlaştırıyor.
MENZİL VE ŞARJ PROBLEMLERİ HALA DEVAM EDİYOR
Elektrikli araçların bir diğer önemli sorunu ise menzil ve şarj süreleri. Ortalama 400-500 kilometre menzil sunan bu araçlar, uzun mesafeli yolculuklar sırasında birden fazla şarj molası gerektiriyor. Ancak, şarj istasyonlarının sayısı sınırlı ve şarj süresi yarım saate kadar uzayabiliyor. Bu da özellikle sık seyahat eden sürücüler için ciddi bir dezavantaj oluşturuyor.
GELECEKTE NE OLACAK?
Uzmanlar, elektrikli araçların geleceği konusunda ikiye bölünmüş durumda. Bir kısmı, yeni pil teknolojileri ve daha hızlı şarj yöntemlerinin yakında devreye gireceğini ve bu sayede elektrikli araç fiyatlarının düşeceğini öngörüyor. Ancak bu teknolojiler devreye girmeden önce, bugünkü modellerin uzun vadeli bir çözüm sunmadığı konusunda da endişeler var.
Tüketiciler için daha hızlı şarj olan, daha ucuz modellerin piyasaya çıkmasını beklemek, şu anki elektrikli araç modellerini satın almaktan daha mantıklı olabilir. Ancak kesin olan şu ki, elektrikli araçlar dünya genelinde bir dönüm noktasında. Teşvikler, teknoloji ve fiyatların dengesi, bu teknolojinin gelecekteki başarısını belirleyecek.