Volkswagen Grubu bünyesindeki Audi, bir zamanlar "Vorsprung durch Technik" (Teknoloji ile bir adım önde) sloganlarıyla teknolojiye yön verirken son zamanlarda rakipleri BMW ve Mercedes'in yenilikçi inovasyonlarıyla geride kalmaya başladı. Olaya el atan VW ise baş stratejisti olan Gernot Döllner'i Audi'nin başına geçirdi. Döllner, Audi ve onun gelecek planlarını böyle açıkladı...
BARAN BEKİ
Volkswagen Grubu, en büyük gözdelerinden biri olan Audi'nin, rakipleriyle olan savaşında elini güçlendirmek için baş stratejistini Audi'nin başına geçirdi. 1 Eylül 2023'de Audi'nin baş koltuğuna geçen Gernot Döllner, Volkswagen Grubu ve Audi markasının BMW ve Mercedes-Benz'in yanı sıra, Çin'den gelen yenidoğanlara karşı ne yapacağını açıkladı.
Teknolojik anlamda rakiplerinden geriye düşen Volkswagen Grubunun işi, Çin'den ardı arkası gelmeyen markalarla giderek zorlaşmaya devam ediyor. Bu bağlamda, Döllner, Automobilwoche ile yaptığı röportajda Audi'nin gelecek planlarını, elektrikliye geçişi ve içten yanmalı motorların kademeli olarak kaldırılması hakkında konuştu.
Son derece zorlu bir zamanda Audi CEO'luğunu devraldınız. Buraya yanan ateşi söndürmek için mi getirildiniz?
Döllner: Hayır, benim işim Audi'yi yeniden ön sıralara çıkartmak. Ben başladıktan hemen sonra odaklanacağımız alanları belirledik. Temelde dört ana başlığımız var: ürün, teknoloji, marka, Çin ve Kuzey Amerika.
Yeni araçların tanıtılmasında neler değişti?
Döllner: En önemli şey tanıtım stratejimizi üç açıdan eşitlemekti. İlki PPE platformundaki ilk iki model olan Q6 E-tron ve A6 E-tron'un start-up'larıydı. Ardından, 2024 ve 2025'te tam elektrikli, içten yanmalı ve fişe takılan hibritleri içeren 20'den fazla modelin piyasaya sürülmesiydi. Ve son olarak, 2030 yılına kadar daha odaklanmış ve az karmaşık bir hedef portföy olması.
Araç tanıtımlarını nasıl eşitlediniz?
Döllner: Her şeyden önce, bu, tüm tanıtımların toplamı ve karmaşıklığıyla ilgiliydi. Geliştirmeden üretime ve donanımdan yazılıma. Bizim için ulaşılabilirliği, istikrarı ve kaliteyi sağlamak önemliydi. Bu yüzden, araç projelerini yeniden düzenleyerek daha stabil bir hale getirdik.
Volkswagen'de yazılım krizi! O markalara 2028'e kadar süre verildi...
Kendi yazılımınızı geliştirmek ve Volkswagen Grubu bünyesindeki CARIAD yazılım birimini artık kullanmama konusunda bir çalışmanız var mı?
Döllner: Hayır. Elektronik mimarisi üzerinde CARIAD ile birlikte çalışıyoruz. Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde piyasaya çıkacak her şey onlarla birlikte üretilecek.
Audi'nin elektrikli stratejisi değişecek mi? Şu anda EV piyasasına karşı büyük bir önyargı var.
Döllner: Dönüşümün hızı orada veya burada dalgalanabilir, ancak ana tema açık: Hepimiz elektrikliye geçeceğiz. Tek yol bu, teknolojik olarak da bariz.
Audi hala 2033 yılına kadar Avrupa ve Kuzey Amerika'daki içten yanmalı motor satışını aşamalı olarak durdurmayı planlıyor mu?
Döllner: Evet, planlıyor. Yeni nesilde kendimizi elektrikli modeller, içten yanmalılar ve fişe takılabilir hibritlerle beraber gerektiğinde esnek davranabileceğimiz bir konuma yerleştireceğiz. Ama bunun gerekli olacağını düşünmüyorum.
Neden?
Döllner: 2026 gibi erken bir tarihte içten yanmalılara yönelik satışta hacimlerin önemli ölçüde azaldığını göreceğiz. Dolayısıyla, bizim için işin püf noktası akıllı bir portföy düzenlemesidir. Aksi takdirde araç başına hacimler o kadar düşecektir ki, özellikle tedarikçiler için bu artık mantıklı olmayacaktır. Bileşenleri zaten standartlaştırıyoruz, ancak kademeli olarak belirli segmentleri ve gövde stillerini artık içten yanmalılara bırakacağız. Bunun dışınada bir şey olması ekonomik açıdan mantıklı olmayacaktır.
Son içten yanmalı motor neslinizi piyasada en fazla ne kadar tutabilirsiniz?
Döllner: Audi için içten yanmalı motorların süresiz olarak çalışmaya devam edebileceği bir pazar bulunmuyor. Çin'de 2026 yılında sunacağımız son içten yanmalı motorlarımız muhtemelen bir sonraki yıla kadar satışa çıkmayacak. Yedi yıllık standart bir yaşam döngüsü varsayarsanız, önümüzdeki on yılın ortalarını bulmuş olursunuz.
Audi ayrıca VW Grubu'nun SDV (yazılım-tabanlı-araç merkezi) platformunda bir araca sahip olacak. Ondan beklentileriniz neler?
Döllner: Konu bana çok yakın. VW Grubu'nun baş stratejisti olarak çalıştığım önceki görevimde, basit bir konseptin ortaya çıkmasına yardımcı oldum. Yazılım CARIAD liderliğinde geliştirilmektedir. Volkswagen markası ve Audi, sinerjiyi en üst düzeye çıkarmak için benzer segmentte olacak araçlar geliştiriyor. Burada yapmaya çalıştığımız şeyi özetlemek çok kolay: tek çatı altında üç ortak, iki araç, bir ekip ve bir yazılım yığını. Fikir bu.
Bunun için neden yeni bir proje oluşturmanız gerekiyor. Mevcut geliştirme sisteminize bu konsepti uygulayamaz mısınız?
Döllner: Hayır, çünkü inovasyon ile ölçeği ayırmamız gerekiyor. Geçmişte birçok araca aynı anda yazılım konusunda büyük bir yenilikçi adım atmaya çalıştık. Artık işleri farklı yapıyoruz. Bu nedenle, ölçeklendirme sorununu yeniden ele almadan önce bu yeni yöntemle iki ayrı araç projesi geliştirmek istiyoruz. SDV merkezi, çeşitli markalar için yeni şeyleri hızlı bir şekilde deneyen, yenilikçi ekiplerden oluşan bir sürat teknesi gibidir.
Tüm bunların amacı Audi'nin teknolojide önde olan rakiplerini yakalamasına yardımcı olmak. Audi'nin bir kez daha "Vorsprung durch Technik" (Teknoloji ile bir adım önde) ile övünebilmesi ne kadar zaman alacak?
Döllner: Audi kilit alanlarda zaten önde. Tahrik teknolojisi, verimlilik, şarj süreleri, şasi çerçeveleri ve sürüş deneyimi. Her alanda önde miyiz? Hayır, ama zaten iyi bir yerde olduğumuzu düşünüyorum.
Yine de, BMW yakında çıkacak Neue Klasse otomobilleri, Mercedes tarafı da MMA'sıyla büyük teknolojik atılımlar vaat ediyor. Geleneksel rakiplerinizle aynı seviyeye ne zaman geri döneceksiniz?
Döllner: Amacımız onlarla eşit seviyede olmak değil, aynı zamanda bu iki rakibin de önüne geçmek ve daha gidecek çok yolumuz var.
