Dünyada her yıl 700 bin intihar vakasının yaşandığını ve bu sayının giderek arttığını belirten psikiyatri uzmanı Yrd. Doç. Dr. Birim Sungu Talu, evliliğin intihar girişimi için koruyucu olduğunu söylüyor. Talu “Her türlü sevgi ve aşk ilişkileri, evcil hayvan beslemek intihar önleyici faktörlerdir” diyor.
Dünyada her yıl 10 Eylül Dünya İntiharı Önleme Günü olarak anılıyor. “Evlenmek, sosyalliği artırmak, psikolojik/ psikiyatrik destek almak, konuşmak, gelecek ile ilgili planlar yapmak ve maddeden uzak kalmak, evcil hayvanlar ve tüm psikiyatrik hastalıkların erken tanısı ve etkin tedavisi...” gibi faktörlerin intiharı önlediğini ifade eden psikiyatri uzmanı Yrd. Doç. Dr. Birim Sungu Talu, kişinin yaşamına son verme eylemi olan intiharın çeşitli faktörlere bağlı olarak geliştiğinin altını çiziyor. Yılda 700 bin intihar vakası yaşandığını söyleyen Talu, “İntihar özellikle genç erişkin ve ergenlikteki en sık yaşanan üç ölüm nedeni arasında yer alıyor. İntihar etmek isteyen bireylerde, günlük yaşamda sıklıkla ölüm konusuyla fazlaca meşgul olma, kendini toplumsal yaşamdan geri çekme, arkadaş ve aile bireyleriyle teması azaltma, eğlenceli konu ve faaliyetlerden uzaklaşma, özellikle geçmişte yaşanan kayıplar ve zorlanmalarla ilgili zihinsel meşguliyet gözlemlenebilir” sözlerini kaydediyor. Evliliğin intihar girişimi için koruyucu nitelik taşıdığını önemle belirten Talu, intihar için koruyucu faktörleri de şöyle sıralıyor:
“Her türlü sevgi ve aşk ilişkileri, evcil hayvanlar ve tüm psikiyatrik hastalıkların etkin tedavisi ve son olarak da alkol ve maddeden uzak kalmak, sosyalliği artırmak, psikolojik/psikiyatrik destek almak, konuşmak, paylaşmak, bir amaç belirlemek.” İntihar riski için alarm niteliğinde olan belirtilere de dikkat çeken Talu, “Kendini öldürmeye dair planın olması, vedalaşmak, cenaze planı yapmak, ailelerinde intihar öyküsü olan bireylerde intihar eden aile bireyinin ölüm yıl dönümü, o ailedeki herkes için kritik süreçtir. Evde silah bulunması, sesler duyma, şüphecilik gibi psikotik durumlar, alkol ve madde kullanımının olduğu her türlü durum, emir veren sesler (halüsünasyonlar) olan tüm psikiyatrik durumlar, yalnızlık hissinin telaffuz edildiği her türlü durum, ani beklenmedik ciddi kayıpların yaşandığı her türlü durum, psikiyatrik hastanelerinden taburculuktan hemen sonraki dönem yani kişinin günlük hayata adapte olmakta zorluk çektiği ve tıbbi desteğin ortadan kalktığı dönem, aşırı endişe ve kaygının yaşandığı her tür durum intihara zemin hazırlayabilir” değerlendirmesinde bulunuyor.
ERKEKLERDE 4 KAT DAHA FAZLA
İntiharda cinsiyet faktörünün önemli olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Birim Sungu Talu, sözlerine şöyle devam ediyor: “Erkeklerde kadınlara göre 4 kat daha fazla sonu ölümle sonuçlanan intihar girişimi görülür. Kadınlarda ilaçla girişim, erkeklerde ise silahla girişim daha fazladır. Bu durum genetik açıdan kortizol hormonunun baskılanmasında ve stres yönetiminde önemli olan SK2 adlı bir gende farklılaşma ile açıklanmıştır. Ailede annede intihar öyküsü olan bireylerde, babada intihar öyküsü olanlara göre intihar girişimi belirgin olarak fazla görülür. Zamansal olarak intihar girişimlerinin mayıs, haziran, temmuz aylarında daha fazla olduğu, kişilerin doğum günlerinde daha fazla intihara meyilli olduğu saptanmıştır.”