KKTC lideri Akıncı, Kıbrıslı Türklerin ne azınlık olmayı ne de Türkiye’nin 82’inci vilayeti olmayı istediğini belirterek “Biz ya eş değer olarak aynı çatı altında ya da iki ayrı çatı altında yaşamak istiyoruz. Büyük risk alarak süreci başlattım ama hayal kırıklığı oldu” dedi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıslı Türkler’in, azınlık olmayı ya da Türkiye’nin 82’inci vilayeti olmayı istemediklerini vurguladı ve “Ya eş değer olarak aynı çatı altında, veya iki ayrı çatı altında yaşayacağız” dedi.
Akıncı, Londra’da Kıbrıs Türk sivil toplum örgütleri temsilcilerine seslendiği toplantıda, Ada’daki siyasi durumu değerlendirerek “Bugun Kıbrıs sorununu çözmek 2004 yılından daha zor. Rum tarafında zihniyet değişikliği olması lazım” diye konuştu.
Türkler ve Rumlar arasındaki ilk görüşmenin Denktaş ve Klerides arasında 1968 yılında Beyrut’ta başladığına ve gelecek yıl 50’inci senesini tamamlayacağına dikkati çeken Akıncı, “Cumhurbaşkanı seçildiktan sonra ilk yıl liderler seviyesinde 70´ten fazla, heyetler düzeyinde ise 150´den fazla toplantı yapıldı” dedi ve ekledi: “Tarihte ilk defa 5´li konferans toplandı. Toprak, güvenlik, garanti konularının ele alınacağı sürece bizim zorlamalarımızla girildi. Kıbrıs Rum tarafının temel amacı, Türkiye´nin KKTC ile bağlarını koparmak. Ancak bunun mümkün olmadığını anlattık. Kıbrıs sorununu çözmek, Annan Planının oylandığı 2004 yılından çok daha zor. Annan Planını biz yüzde 65 ‘evet’ ile kabul ederken, Rumlar yüzde 75 hayır dedi. Bugün, bizde yüzde 65 oyun olup olmadığı ciddi bir tartışma.
Rumlar müzakerelerde Türkiye´nin herşeyiyle adadan elini eteğini çekebileceğini hayat etti; bu gerçekçi değildi. Ancak Türkiye´nin Kıbrısla ilişkilerini makul düzeyde tutmak mümkündü. Biz de bunu önerdik. KIbrıs Türk tarafı da Türkiye´de makul ve gerçekçi davrandı. Ancak onların sunduğu ‘sıfır asker, sıfır garanti söylemi’ maksimalist söylem, bir uzlaşma fırsatını bize vermedi.”
Britanya Parlamentosunda da parlamenterlerle biraraya geldiğini ve bu konuda kendisine sorular yöneltildiğini kaydeden Akıncı şöyle devam etti; “Bana ‘umut verici birşey söyleyebilir misiniz?’ diye sordular. Ben de dedim ki, ‘umut çok güzel bir söz. Umut en son ölür. Ancak öldürmemek için de insanoğlunun birşeyler yapması lazım. Herkesin üzerine düşeni yapması gerekir. Rum tarafını çok ciddi bir zihniyet dönüşümüne ihtiyacı var. Bizimle yetkiyi paylaşmakta zorlanıyorlar. Bu geçen yıllar içinde statüko kemikleşti; bunlar gerçekler. Statükonun bir tarafında yetkiyi 1963 yılından beri, devleti, resmi tanınmış devleti gaspeden bir Rum Cumhuriyeti var. Kıbrıs Cumhuriyetinin tek sahibi oldular. Orayı bizimle paylaşmakta ve federal yapıya dönüştürmekte çok ciddi sıkıntılar var. Bunu yapamadılar.” Bizim tarafta da statüko var. 1974´den sonra elde edilen toprakları vermeye niyetli değiliz. Ben siyasi risk alarak adım attım. Toprakta yüzde 29.2´yi kabul ettim.”