Kölner Stadt Anzeiger gazetesinde yer alan haberde, Federal Alman Hükümeti'nin Diyanet İşleri Türk İslam Birliği'nin (DİTİB) projelerine verdiği desteği önümüzdeki yıl yüzde 80 azaltacağı belirtildi.
Kölner Stadt Anzeiger gazetesinin Perşembe günkü nüshasında yer alan haberde, Federal Alman Hükümeti'nin Diyanet İşleri Türk İslam Birliği'ne (DİTİB) 2018 yılında vermeyi öngördüğü desteği yüzde 80 civarında azaltacağı belirtildi.
Yeşiller partisinin konuyla ilgili soru önergesine İçişleri Bakanlığı'nın verdiği yanıta dayandırılan haberde, Türk hükümetine yakın olmakla eleştirilen DİTİB'e yine de proje desteğinin süreceği kaydedildi.
Deutsche Welle Türkçe'nin aktardığı habere göre, Alman hükümeti DİTİB'in projelerine önümüzdeki yıl toplam 297 bin 500 euro destek sağlama sözü verdi. Ancak haberde bu rakamın, 2017'de verilen desteğin yaklaşık beşte biri, 2016'da verilen desteğin de onda birinden az olduğuna dikkat çekildi.
Almanya İçişleri Bakanlığı, Köln merkezli DİTİB ve çeşitli kentlerdeki bağlı kuruluşlara 2017 yılında yaklaşık 1 milyon 470 bin euro destek vermişti.
DİTİB tarafından yürütülen projelerin çoğunlukla mültecilere yönelikti. Federal Alman Hükümeti, 2016 yılında ise DİTİB tarafından yürütülen projeler için 3 milyon 270 bin euro ödemişti.
Haberde, Müslümanlar Merkez Konseyi'ne ise 2018 yılında 100 bin euro destek öngörüldüğü belirtildi. Müslümanlar Merkez Konseyi, 2017 yılında 1 milyon euronun üzerinde, 2016 yılında ise 880 bin civarında destek almıştı.
BECK: BU KURULUŞLAR İNCELENSİN
Federal Meclis Yeşiller Grubu Din Politikaları Sözcüsü Volker Beck, Kölner Stadt Anzeiger gazetesine yaptığı açıklamada, DİTİB, Milli Görüş ve Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi gibi derneklerin genel olarak incelemeye alınmasını talep etti.
Beck, bu kuruluşların "yurt dışından yönetildiğini" dile getirdi. Alman hükümetini de eleştiren Beck, bu kuruluşlara yönelik tutum konusunda hatalı bir strateji izlendiğini savundu.
DİTİB'e bağlı bazı imamların Almanya'daki Gülen yapılanmasıyla ilgili Ankara'ya bilgi gönderdiğinin ortaya çıkması üzerine Almanya, soruşturma başlatmıştı.