Alman hükümeti, Suriyeli mültecilerin ülkelerindeki mülklerinin ellerinden alınmasının önünü açacak kararname nedeniyle Esad rejimine sert tepki gösterdi. Düzenlemeyle rejim muhaliflerinin hedef alındığı tahmin ediliyor.
Alman hükümeti, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın Nisan ayı başında imzaladığı ve hükümete yeni imar planları için yetki veren kararnameye sert tepki gösterdi. Hükümet sözcü vekili Ulrike Demmer kararname nedeniyle son derece endişeli olduklarını belirterek "Suriye rejimi ve müttefiklerinin bilinçli bir şekilde muhalif bölgeleri abluka altına aldığını, bombaladığını, insanları açlığa terk ederek evlerini terk etmeye zorladığını" söyledi.
Suriye'de iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana 11 milyonu aşkın Suriyelinin evini terk etmek zorunda kaldığına ve beş milyon kişinin yurt dışına kaçtığına dikkat çeken Demmer, "Şimdi ise derme çatma bahanelerle ülkeden kaçmış insanların malı mülkü ellerinden alınmaya çalışılıyor" dedi. Hükümet sözcü vekili, bu durumun sığınmacıların ülkelerine dönmelerini zorlaştıracağını da belirterek, "Rejimin bu girişimi karşısında seyirci kalmamız beklenemez" diye konuştu. Alman hükümetinin konuyla ilgili BM Güvenlik Konseyi ve BM'ye üye ülkelerle görüşmeler yürüttüğü de bildirildi.
30 GÜN İÇİNDE KANIT İSTİYOR
Süddeutsche Zeitung, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın 4 Nisan'da imzaladığı bir kararnameyle hükümete yeni imar planları yapma yetkisi verdiğini, resmi kadastrosu bulunmayan ya da savaşta tahrip olan yapıların durumunun söz konusu bölgelerdeki uzman komitelerinde açıklığa kavuşturulacağını bildirmişti. Kararnameye göre, imar planının oluşturulması sonrasında arazi, bina ve daire sahiplerinin 30 gün içinde söz konusu mülkün kendilerine ait olduğunu gösteren kanıt ibraz etmesi gerekiyor.
SÜNNİ MUHALİFLER ETKİLENECEK
Gazete, Dünya Bankası verilerine göre Suriye topraklarının sadece yaklaşık yarısının kadastrosu bulunduğuna dikkat çekerek, kararnamenin özellikle kent ve imar planlaması olmayan kaçak yapılaşmanın olduğu bölgelerde sorunlara yol açacağını belirtti. 2004 yılı verilerine göre Suriye'de dairelerin yüzde 40'ının kaçak yapılaşma bölgelerinde bulunduğu, bu tür bölgelerde ağırlıklı olarak Esad rejimine muhalefetiyle bilinen muhafazakâr Sünnilerin yaşadığı kaydediliyor.
Norveç Mülteciler Konseyi verilerine göre komşu ülkelere sığınan Suriyelilerin üçte ikisi Suriye'deyken kendi ev ya da dairesinde oturmasına rağmen sadece yüzde 17'sinin elinde tapu bulunuyor.
Esad'ın kararnamesinden ağırlıklı olarak Halep, Şam, Humus gibi büyük kentlerin dış mahalleleri ya da kent yakınlarındaki arazilerin etkileneceği belirtiliyor. 2011 yılı Mart ayında başlayan iç savaş süresince 5 milyon 100 bin Suriyeli yurtdışına kaçarken 6 milyonu aşkın Suriyeli ülke içinde yer değiştirmek zorunda kaldı.