Genelkurmay karargahındaki darbe faaliyetleriyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında ifadesi alınan Bayram Aktan'ın, teşebbüs devam ederken Binbaşı Mehmet Akçara'ya yönelttiği "Ne oldu, Komutan (Genelkurmay Başkanı) nerede?" sorusuna "Komutan yok, komutan Akın Öztürk Paşa" yanıtını aldığı da Akıncı iddianamesine girdi.
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Akıncı Hava Üssü'ndeki olaylara ilişkin hazırlanan iddianamede, sanıklardan eski Yüksek Askeri Şura Üyesi Akın Öztürk'ün, "Yurtta Sulh Konseyi ve FETÖ/PDY'nin yöneticisi olduğu, eylemin organizasyonu ve icrasında görev aldığı, teşebbüsü bizzat gerçekleştirenlere emir ve talimat verdiği" belirtildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame, tamamlanarak mahkemeye gönderildi.
İddianamedeki 7, girişimin askeri kanadının ise bir numaralı sanığı olarak gösterilen eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk'e, "Anayasayı ihlal, Cumhurbaşkanına suikast, yasama organını ortadan kaldırmaya teşebbüs, Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı örgütü yönetmek, askeri komutanlıkların gasbı, kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs, mala zarar verme, kamu malına zarar verme, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, ibadethanelere zarar verme ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlamaları yöneltildi.
İddianamede, Öztürk'ün, Yurtta Sulh Konseyi ve FETÖ/PDY'nin yöneticisi olduğu, suç tarihinde "orgeneral" rütbesiyle Yüksek Askeri Şura üyesi olarak görev yaptığı, darbe girişiminin organizasyonu ve eylemin icrasında görev aldığı, faaliyetleri bizzat gerçekleştirenlere de emir ve talimat verdiği belirtildi.
Öztürk'ün 15 Temmuz'da İzmir'den Ankara'ya geldiği, Korgeneral Mehmet Şanver'in kızının İstanbul'daki düğününe davetli olması ve nikah şahitliği yapması için teklifte bulunulmasına rağmen törene gitmediği ve teşebbüs sırasında Akıncı Üssü'nde bulunduğu kaydedilen iddianamede, girişimin diğer yöneticilerinden Ömer Faruk Harmancık, İzmir'den gelen Kubilay Selçuk ve Akıncı Üs Komutanı Hakan Evrim ile Akıncı Üssü'nde görüşmeler yaptığı bildirildi.
EYLEM BİRLİĞİ
İddianamede, Akın Öztürk'ün, Akıncı Üssü'nde darbe faaliyetini organize eden yönetici konumundaki şüphelilerden Ahmet Özçetin'i Hava Kuvvetleri Komutanı olduğu dönemde Genel Sekreteri olarak görevlendirdiği, Özçetin ile eskiye dayalı tanışıklık ve irtibatının bulunduğu, zanlılardan Hakan Karakuş'un da Akın Öztürk'ün damadı olduğu vurgulandı. Öztürk'ün, Yurtta Sulh Konseyi tarafından Genelkurmay 2. Başkanlığı'na atandığı, diğer darbe yöneticileriyle eylem ve iş birliği içinde hareket ettiği, darbe faaliyetinin başarılı olabilmesi için gerekli koordinasyonu sağladığı ve emirleri verdiği de iddianamede sıralandı.
İddianamede, Akın Öztürk'ün, Kubilay Selçuk, Ünsal Coşkun, Ömer Faruk Harmancık, Hakan Evrim, Ahmet Özçetin, Mehmet Fatih Çavur ve FETÖ'nün sivil kanadına mensup Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç ve Harun Biniş gibi isimlerin 143. Filo'da toplandıkları, bu kişilerin, kimin nereye ne şekilde gideceğine, hangi eylemlerin yapılacağına, hangi noktaların uçak ve helikopterle vurulacağına dair aldıkları kararları ilettikleri Ahmet Özçetin ve Mehmet Fatih Çavur'un bunları telsiz ve telefonla 141. Filo'daki Ahmet Tosun ve Mustafa Mete Kaygusuz'a aktardıkları aktarıldı.
Tosun ve Kaygusuz'un da DESK tabir edilen, uçaklarla bağlantının sağlandığı noktadan telsizler aracılığıyla "vur" emri ile hedefi ve koordinatları havadaki FETÖ üyesi pilotlara bildirdikleri iddianamede anlatıldı.
İRTİBAT VE KOORDİNASYON
Öztürk'ün cep telefonuna ait HTS analiz raporuna da yer verilen iddianamede, sanığın darbe girişiminin başladığı saatlerde Hava Kuvvetleri Komutanlığı karargahında, komutanın genel sekreteri Albay Veysel Kavak ile telefon görüşmeleri yaptığı, karargah ile Akıncı Üssü arasındaki irtibat ve koordinasyonu sağladığına dikkati çekildi.
Genelkurmay karargahındaki darbe faaliyetleriyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında ifadesi alınan Bayram Aktan'ın, teşebbüs devam ederken Binbaşı Mehmet Akçara'ya yönettiği "Ne oldu, Komutan (Genelkurmay Başkanı) nerede?" sorusuna "Komutan yok, komutan Akın Öztürk Paşa." yanıtını aldığı da iddianameye girdi.
İddianamede, sanıklarından Fahri Kafkas'ın ifadesinde yer alan, şüpheli Mehmet Partigöç'ün, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, karargahtan zorla götürüldükten sonra, tekrar izleme merkezine gittiği, emir astsubayının elindeki telefonu Mehmet Partigöç'e uzatarak, "Komutanım, Akın Paşa arıyor." dediği, Partigöç'ün telefonu aldıktan sonra Öztürk ile konuşurken "Komutanım, komutanı Akıncılar'a tahliye ettik, siz de oraya geçin." ifadelerini kullandığı da yer aldı.
İddianamede, "Beyanlardan da anlaşılacağı gibi şüpheli Akın Öztürk, darbe faaliyetinin yönetilmesinde ve organizasyonunda görev aldı, kendisine 1 numaralı komutan (Genelkurmay Başkanı) muamelesi yapıldı, şüpheli, Yurtta Sulh Konseyi'nde yönetici statüsünde görev aldı" ifadeleri kullanıldı.
ANKARA/AA