Darbe girişiminin yönetildiği Akıncı Hava Üssü iddianamesinde 15 Temmuz'da yaşananlar anlatılırken, Fetullah Gülen'in Türkiye’ye dönüş planı da yer aldı. Buna göre Gülen 25 Temmuz’da dönecek ve ilk aşamada, Akıncı Üssü'nde inşa edilen bir binada kalacaktı.
Hürriyet'in haberine göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 15 Temmuz darbe girişiminin yönetildiği Akıncı Hava Üssü’ne ilişkin soruşturmayı tamamladı. Cumhuriyet Savcısı Ramazan Dinç tarafından hazırlanan, 481 şüphelinin yer aldığı iddianamede 1 numaralı şüpheli FETÖ elebaşı Fetullah Gülen oldu. İddianamede Gülen ve örgütün sivil imamları olduğu belirtilen Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç, Harun Biniş ‘Akıncı sivil yönetici şüphelileri’ olarak sayıldı. İddianamede ‘Akıncı asker yönetici şüphelileri’ arasında Akın Öztürk ilk sırada yer aldı. Şüpheliler Hüseyin Türk, Mustafa Azimetli, Hasan Hüsnü Balıkçı’nın F-16 jet uçaklarını kullanan yönetici’ oldukları belirtildi. Öksüz’ün de aralarında bulunduğu 45 örgüt yöneticisi hakkında 303’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
EN ÖNEMLİ İHANET
İddianamede, 15 Temmuz darbe girişimi “İnsanlık tarihinin en önemli ihanet olaylarından biri” olarak nitelendirildi. İddianamede “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’ndaki “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” kuralını hazmedemeyen ‘üst aklın’, taşeronları vasıtasıyla 2013’teki Gezi Park olayları ile yönetimi değiştirmeye teşebbüs ettiği, bunda başarılı olmaması üzerine aynı üst aklın 17 / 25 Aralık sürecinde bir başka taşeronu olan FETÖ’nün, Emniyet ve yargı kurumları içindeki elemanlarını kullanarak milletin seçtiği yöneticileri değiştirmeye yeniden teşebbüs ettiği” öne sürüldü.
1 Kasım 2015 genel seçim sonuçlarının kesinleşmesinin hemen sonrasında, FETÖ / PDY ‘terör örgütü kurucusu ve yöneticileri’ tarafından darbeye teşebbüs faaliyetini organize edecek kişilerin belirlendiği, sivil yöneticiler Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç ve Harun Biniş’in TSK içerisine sızmış örgüt elemanlarıyla irtibat kurmakla görevlendirildikleri bildirildi.
12 Temmuz’da Diyarbakır’daki 8. Ana Üs Komutanı tuğgeneral Deniz Kartepe, pilotlar yüzbaşı Ceyhan Karakurt ve yarbay Ahmet Özdemir ile birlikte aylık uçuş planlamasında olmamasına rağmen 2 adet F-16 uçağıyla Dalaman Havalimanı’na uçtu, Cumhurbaşkanı’nın kaldığı otelde ve civarında uçuş yaparak fotoğraflama işlemi yaptı. 13 Temmuz’da şüpheli Gökhan Şahin Sönmezateş, 2 F-16 uçağın güzergâhına Dalaman’ı ekletti. Bu uçuş sırasında Cumhurbaşkanı’nın Marmaris’te kaldığı otel ve civarında fotoğraflama yaptırarak suikast hazırlıkları gerçekleştirdi.
Ankara’da darbe toplantıları yapan Öksüz 14 Mart 2016’daki toplantı sonrasında 17 Mart’ta ABD’ye gitti, 21 Mart’ta döndü. Örgütün sivil imamları Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç ve Öztürk’ün damadı Hakan Karakuş da ABD’deydi.
İNŞAATA BAŞLAMIŞLAR
İddianamenin ekinde yer alan CD’de darbecilerin Akıncı Üssü’nde karargâh olarak kullandığı binaların görüntüleri yer aldı. CD’de “15 Temmuz 2016’da darbecilerin merkez olarak kullandığı Akıncı 4. Ana Jet Üssü’nde, komutanlık binasının yan tarafına yaptırılmaya başlanan ve darbeciler başarılı olsaydı 25 Temmuz 2016’da Türkiye’ye gelecek olan Fetullah Gülen’in kullanacağı değerlendirilen yapının görünümü” denilerek, inşaat alanı görüntüsüne yer verildi.
BOMBALARLA 77 ŞEHİT
İddianameye göre, uçakla bombalama eylemleri sonucunda 77 vatandaş şehit oldu, 222 kişi yaralandı 96 vatandaşın da malı zarar gördü. Darbeye teşebbüs faaliyeti kapsamında 25 pilot F-16 uçağı kullandı, bunlardan 11 pilot bombalama faaliyetlerini gerçekleştirdi. 2 pilot İstanbul üzerinde de alçak uçuş yaptı, 2 F - 16 pilotu Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın uçağını takiple görevlendirildi, 10 F-16 uçağının pilotu da Ankara üzerinde alçak uçuş yaptı.
SNİPER CİHAZI TAKTILAR
İddianameye göre, 13 Temmuz günü Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanı Hakan Evrim ile pilot yüzbaşı Ahmet Tosun, F-16 uçağı ile Diyarbakır’a gitti, Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanı tuğgeneral Deniz Kartepe ile buluştu. Bu buluşma sırasında Diyarbakır’dan darbeye katılacak F-16 uçaklarının planlamasını yaptılar. 14 Temmuz 2016 tarihinde Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı’nda pilot olarak görev yapan şüpheliler Ahmet Pala ile İlker Hazinedar, F-16 uçağı ile Bandırma Üssü’ne gitti; F-16 uçağına tespit edilen hedefleri hatasız vurmayı sağlayan gelişmiş hedefleme podu olan sniper cihazı taktırdılar.
CUNTANIN 1 NUMARASI
ESKİ Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk, Akıncı iddianamesinde, ‘Yurtta Sulh Konseyi yöneticisi ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün asker yöneticisi’ olarak yer aldı.
İhanet üssünde Gülene evİddianamede, Öztürk’ün, Korgeneral Mehmet Şanver’in kızının İstanbul’daki düğününe davetli olmasına ve nikâh şahitliği yapması için teklifte bulunulmasına rağmen düğüne gitmediği, darbe faaliyetinin merkezi olan Akıncı Üssü’ne gittiği, darbe faaliyetinin başarılı olabilmesi için gerekli koordinasyonu sağladığı ve emirleri verdiği anlatıldı.
ÖKSÜZ İLE TOPLANTI
Akın Öztürk, Kubilay Selçuk, Ünsal Coşkun, Ömer Faruk Harmancık, Hakan Evrim, Ahmet Özçetin, Mehmet Fatih Çavur ile FETÖ’nün sivil kanadına mensup Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç ve Harun Biniş gibi isimlerin 143. Filo’da toplandıkları belirtildi. Öztürk’ün Hava Kuvvetleri Karargâhı ile Akıncı Üssü arasındaki irtibat ve koordinasyonu sağladığı iddiası yer aldı.
‘KOMUTAN ÖZTÜRK PAŞA’
İddianamede, özetle şunlar kaydedildi: “...darbe faaliyeti devam ederken Bayram Aktan’ın binbaşı Mehmet Akçara’ya ‘Ne oldu, komutan (Genelkurmay Başkanı) nerede’ diye sorduğu, Akçara’nın da ‘Komutan yok, komutan Akın Öztürk Paşa’ diye cevap verdiği;... Mehmet Partigöç’ün, Öztürk’e telefonda, ‘Komutanım, komutanı (Hulusi Akar) Akıncılar’a tahliye ettik, siz de oraya geçin’ dediği.. Bu beyanlardan anlaşılacağı gibi Öztürk’ün, darbe faaliyetinin yönetilmesinde ve organizasyonunda görev aldığı, kendisine 1 numaralı komutan (Genelkurmay Başkanı) muamelesi yapıldığı;...”
BANKA HESABINI BOŞALTMIŞ
İddianamede Akın Öztürk’ün, 17 - 27 Temmuz arasında eşi Tülay Öztürk adına ... bankasında bulunan 86.501 USD parayı transfer ettiği belirtildi. Öztürk’ün kızı Ayça Öztürk’ün darbeci Hakan Karakuş’un eşi olduğu vurgulanırken, Karakuş’un da banka hesabını kapatarak parasını nakit olarak çektiği aktarıldı.
KUZEY KORE’YLE DE GÖRÜŞMÜŞ
HTS kayıtlarına göre Akın Öztürk’ün diğer şüphelilerle darbe günü öncesi ve darbe günü yaptığı kayıtlar tek tek iddianameye konuldu. İddianamede, Öztürk’ün yaptığı uluslararası görüşmeler şöyle:
13/06/2016’da İngiltere ile 2 kez
25/06/2016’da İrlanda ile 2 kez
25/06/2016’da İtalya ile 1 kez görüştüğü,
02/07/2016’da Kuzey Kore ile 2 kez
05/07/2016’da Belçika ile 1, Azerbaycan ile 2 kez
06/07/2016’da Belçika ile 1 kez görüştüğü,
06/07/2016 ve 07/07/2016’da Almanya ile 3 kez görüştüğü, 08/07/2016’da Belçika ile 6 kez .”
BÜTÜN GECE GAZİNODAYDI
İDDİANAMEYE göre firari Adil Öksüz, darbe girişimi gecesi şüphelilerle birlikte Akıncı Üssü içindeki gazinodaydı ve faaliyetleri buradan takip etti. 16 Temmuz’da gözaltına alınan Öksüz’ün üzerinde GPS cihazı, iki adet cep telefonu ele geçirildi. Öksüz, 18 Temmuz’da serbest bırakıldı, 2 adet cep telefonu ve GPS cihazı da kendisine teslim edildi; ancak Hava Kuvvetleri amblemi olan kol saati emanete alındı. Öksüz gözaltındayken cep telefonuyla konuştu. 18 Temmuz’da serbest kaldıktan sonra İstanbul’a giden Öksüz, ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu tarafından 21 Temmuz’da aranmadan önceki son görüşmesini de 20 Temmuz’da Sakarya’dan yaparak, ortadan kayboldu.
BOMBALARIN MADDİ HASARI 81 MİLYON TL
SAVCILIK iddianamesinde, darbe gecesi kamu malına verilen verilen zararlarla ilgili de bir döküm çıkarıldı. Toplam zararın 81 milyon lira olduğu belirtilen iddianmede, bu zararın şüpheliler tarafından ödenmesi talep edildi. Akıncı Üssü’nden kalkan uçak ve helikopterlerin TBMM, Genelkurmay Başkanlığı başta olmak üzere birçok kamu kurumu binalarını bombaladıkları, bombalamalar sonucunda, TBMM’de 19 milyon 472,380 TL, TURKSAT’ta 7 milyon 027, 655 TL, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü binalarında 7 milyon 349, 500 TL, Gölbaşı’ndaki Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığı’nda 40 milyon TL, Gölbaşı’nda bulunan Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekât Daire Başkanlığı’nda 6 milyon 341,879 TL, Polis Akademisi Başkanlığı’nda toplam 553,420 TL kamu zararının oluştuğu belirtildi.