Bir cambaz iki ipte oynamaz
Değerli okuyucularım, bu bir ayrılık yazısı...
Uzunca bir tereddüd süresinden sonra gazete yazılarına –en azından şimdilik- son vermeğe karar verdim.
Sebebine gelince; evet, gerçi iki cambazın bir ipde oynamayacağı doğrudur ama bunun tersi de doğrudur. Yâni bir cambaz da iki ipde oynamaz.
Vaktimin ve dikkatimin önemli bir kısmını tahakkümü altına alacak bir başka çalışma dolayısıyla bundan böyle sütun yazmaya ara veriyorum.
Fakat bu gazetede benden başka daha bir dizi birinci sınıf sütun yazarı bulunmasının bilinci, giderken gözümün arkada kalmamasını sağlıyor.
(Muharrir bu cümleden sonra hafifçe arkasına yaslanır ve ölümsüz Fuzûlî’nin ölümsüz mısrâlarından birini mırıldanır:
„Aldanma ki şâir sözü elbette yalandır.“)
Evet, gözüm arkada kalmaksızın ayrılıyorum, çünki bu gazetede Yağmur Atsız’a parmak ısırtacak daha nice nice birinci sınıf yazar var...
(Yalandan kim ölmüş?)
Sizleri, işbu yazarların hâzık kalemlerine emânet ederek müsaadelerinizi istirhâm ediyorum.
Gerek sizlere ve gerekse „KARAR“ Gazetesi’ne en iyi dileklerimi sunarak bastonuma atlayıp pencereden dışarı süzülürken son bir uyarım daha olacak;
Unutmayınız ki...
Azı KARAR–Çoğu zarar...