Zeybekci: Yeni bir İzmir hikâyesi yazmak üzere yola çıktık
AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci, tanıtım toplantısındaki konuşmasına “Yeni bir İzmir hikâyesi yazmak istiyoruz ve bunun için yola çıktık” sözleriyle başladı. Ve yaklaşık iki saat boyunca ‘10 Numara’ adıyla sloganlaştırdığı on temel projesini ayrıntılı bir şekilde anlattı, çözüm önerilerini sundu.
Kuşkusuz her biri İzmir’in sorunlarını yakın ve orta vadede çözecek nitelikte projeler. Zeybekci, ekonomi bakanlığından gelen bir isim olduğu için, İzmir’in sorunlarına eğilirken sadece rutin problemler üzerinden değil, daha geniş bir perspektiften bakıyor. Mesela sıra ‘Bilim, Teknoloji ve Yazılım Vadisi’ projesine geldiğinde Zeybekci adeta başka bir iklime ışınlanıyor sanki... Öyle ki bir anda kelimelerin cazibesi artıyor ve bu projeyi daha bir coşkuyla anlatıyor.
***
Mevcut siyasi tablonun görünür verileri üzerinden bir değerlendirme yapıldığında, AK Parti İzmir adaylığı zor bir göreve talip olmak anlamına geliyor. Bu açıdan bakıldığında Nihat Zeybekci’nin işi hiç kolay değil. Ama siyaset, “iki kere iki dört eder” gibi matematiksel bir iş de değil. Önce yaptığınız işin önemine inanacaksınız, sonra da bütün enerjinizle mücadele edeceksiniz.
Tanıtım toplantısında Zeybekci’yi dinlerken siyasetin bütün enstrümanlarını kullanan ve bunu da coşkuyla yapan bir siyasetçiyle karşı karşıyaydık. Bir kere İzmir’in bütün sorunlarına hakim ve ‘Ben projelerimle geliyorum’ özgüveni içinde. Konuşmasının satır aralarında bile en küçük bir özgüven zaafı yok.
Sandıktan ne sonuç çıkar şimdiden bir şey söylemek elbette mümkün değil ama Zeybekci en net cümlelerle diyor ki “31 Mart’ta İzmirli bir geleceğin tercihini yapacak ve oyunu İzmir için verecek. Gittiğim her yerde, sivil toplum kuruluşlarında diyorum ki, gelin meselelerimizi birlikte tartışalım, bazı beceriksizliklerimizin üzerine ideolojik bir perde çekmeyelim. İzmir’in hayat tarzı problemi yok, hayat kalitesi problemi vardır. 21. yüzyılda hâlâ meselelerimizi ideoloji üzerinden tartışmak, çağı anlamamaktır, gericiliktir.”
Nihat Zeybekçi’nin İzmir Büyükşehir belediye başkan adaylığı dillendirilmeye başlandığı ilk günlerden itibaren, İzmir’in CHP’nin kalesi olduğu dolayısıyla Zeybekci’nin zor bir yolculuğa çıktığı yönündeki değerlendirmeler ön plana çıkıyordu. Ancak seçim atmosferine girildikçe ve Nihat Zeybekci’nin performansı ortaya çıkmaya başladıkça başkanlığı almanın zor ama hiç de imkansız olmadığı yönündeki kanaatlerin arttığı da bir gerçek.
***
Biliyoruz ki İzmir esas itibarıyla Demokrat Parti geleneğinden gelen bir şehir. Geçmişte merkez sağ adaylar başkanlık yarışında nasıl başarıya ulaşmışlarsa, Zeybekci’nin de aynı başarıyı yakalaması mümkün. Zira Zeybekci de özü itibarıyla Demokrat Parti’nin siyasi ikliminden gelen bir siyasetçi.
Üstelik de artık her şeyin hızla değiştiği bir dünyada yaşıyoruz, insanlar sadece şehrin rutin problemlerinin çözümünde değil, ekonomide, teknolojide, sosyal ve kültürel alanlarda standartları yüksek şehirler istiyor. Zeybekci bu değişimin önemine dikkat çekerek diyor ki: “Dünyada ticaretin elektronik ticarete kaydığı bir ortamdan bahsediyoruz. Elektronik ticaret, oyunun kurallarını değiştiriyor. Alışkanlıklar değişiyor. Artık e-ticaret siteleri 48 saat içerisinde dünyanın neresinde olursan ol ulaştıracağının taahhüdünü veriyor.”
***
Nihat Zeybekci’nin değerlendirmelerini dinledikten sonra şöyle bir tespiti yapmak durumundayım; Zeybekci Türkiye’deki ve dünyadaki değişim rüzgârının farkında olan ve de ayakları yere basan bir siyasetçi. On temel projesini bütün detaylarıyla anlatırken de bunu net olarak görüyorsunuz. Ancak bana göre Zeybekci’nin yerel seçim söylemlerinin en can alıcı noktası, 31 Mart için sandığa giderken yerel sorunlarımızı, projelerimizi ideolojik bir alana hapsetmeden, hamasi sloganlara feda etmeden tartışabilmek...
Bu çerçevede, eğer AK Parti 31 Mart seçimlerini genel seçim havasına taşımadan yerel sorunlar üzerinden bir kampanya stratejisini sürdürebilirse daha rasyonel bir iş yapmış olur. Sadece İzmir bağlamında değil, ülkedeki hemen bütün seçim sathı mailinde insanlar şehirlerinin problemlerini konuşmak ve bu konuda partilerin, adayların projelerini bilmek istiyorlar. Bilmek gerekiyor ki, hamasi söylemler sadece kafa karıştırıyor o kadar...