Alaturka sistem enkaz altında…
Bir kez daha büyük bir deprem felaketiyle yıkıldık ve milletçe acılarımızı içimize gömerek yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. Devletin merkezi kurumlarından belediyelere, sivil toplum kuruluşlarından tek tek vatandaşlara kadar herkes seferber olmuş durumda.
Bu büyük felaketle de bir kez daha gördük ki deprem ülkesi olma gerçeğine ve onca yaşadığımız deprem felaketine rağmen, ne yazık ki yaşananlardan ders almayı becerememişiz.
17 Ağustos büyük depremden sonra, yakın zamanda yaşadığımız Elazığ ve İzmir depremlerinin acıları hala hafızalarımızda. 17 Ağustos’tan bu yana tam 24 yıldır ülkemizin deprem gerçeğini konuşuyoruz. Bilim insanları da adeta feryat edercesine depremin gelmekte olduğunu anlatmaya çalışıyorlar.
Bütün bu uyarılara rağmen, bugün geldiğimiz noktada yine acılarımızla baş başayız. Kısacası, başladığımız noktadayız ve maalesef depremle ilgili bir tek somut adım atabilmiş değiliz. Oysa yıllardır alınan deprem vergilerinin felaketlere karşı tedbir almak üzere toplandığını sanıyorduk, ama bugün bu vergilerin akıbetinin ne olduğunu bile bilmiyoruz.
Evet 17 Ağustos depreminden bu yana konuşmaktan başka bir şey yapmadık, artık bunu biliyoruz. Ama içimiz acıyarak görüyoruz ki tek kişiye endekslenen ‘alaturka sistem’ de bu depremle birlikte kelimenin tam anlamıyla enkaz altında kalmış bulunuyor.
Derdimiz olumsuzlukları sıralamak değil elbette ama itiraf edelim ki ortada var olduğunu sandığımız bir devlet mekanizmamız yokmuş. Normal işleyen kurumsal bir devletin, gelmekte olduğu herkesin malumu olan bu tür büyük felaketler karşısında çalışılmış, projelendirilmiş senaryoları olur.
Şunu da hemen hatırlatalım, böylesine asrın felaketi olarak nitelenebilecek bir felaket karşısında hiçbir devlet elbette bütün bunların üstesinden gelemez. Ama hazırlığı olur ve felaket anında ne yapabileceği konusunda alternatif çalışmaları olur. Oysa felaketin ilk gününde iktidar meselenin vahametini kavrayamadığı için ne yapacağını bilmez haldeydi ve ortalarda yoktu, koordinasyonsuzluk had safhadaydı. Felaketin o kadar farkında değildi ki AK Parti sözcüsü Ömer Çelik adeta uzaydan gelmiş bir eda ile “Cumhur İttifakı olarak sahadayız, herhangi bir eksiğimiz yok” diyebilecek kadar akıl ve ferasetin uzağındaydı.
Neyse ki içeride ve dış dünyada ‘insanlık erdemi’ dimdik ayaktaydı… 85 milyon omuz omuza verdi, yaraları sarmak için göz yaşartıcı bir yardım kampanyası yürütüyor. Ve dünyadan uzanan insanlık eli de yürekleri ısıtmaya devam ediyor. Ama ne yazık ki devlet hazırlıksız olduğu için ikinci günün ardından bile depremi ağır yaşayan bölgelerden yükselen yardım çığlıkları dinmedi. Yakınları enkaz altında yaşama savaşı veren vatandaşlar ‘acil destek’ çağrılarını duyurmaya çalıştılar. Gönüllülerin gayretlerine rağmen koordinasyon eksikliği ve uzman ekip yetersizliği iyi niyetli çabaları boşa çıkardı.
Evet yüzyılın felaketinden söz ediyoruz, kolay değil elbette. Ama bir gerçek var ki eğer daha ilk günden devlet meseleyi ciddiyetle ele alabilseydi acılarımız bu kadar büyük olmayabilirdi. Galiba şu soruların sorulması gerekiyor.
Mesela neden asker ilk gün büyük oranda devreye sokulmadı?
Maden facialarında deneyimli çok sayıda kurtarma ekipleri var, neden onlar hemen sahaya sürülmedi?
İlk gün seferberlik ilan edilerek ülkedeki kurtarmada kullanılacak bütün araç ve gereçler bölgeye sevk edilemedi?
Kabul edelim ki bu alaturka sistemle birlikte devletin kurumları büyük oranda zaafa uğratıldı, acı ama şu anda devletin hiçbir kurumu cumhurbaşkanının talimatı olmadan inisiyatif alıp müdahale etme yetkisine de kabiliyetine de sahip değil. Bugün enkaz altından yükselen çığlıkların ve yaşanan çaresizliğin temel müsebbibi bu sistemdir. Acı olan şu ki memlekette hiçbir problemin ‘talimat’ olmadan çözülemez hale gelmesidir. Bu yüzden afetlere acil müdahale etmek ve koordinasyonu sağlamak üzere kurulan AFAD, yüzyılın felaketinde sınıfta kalmıştır, çünkü bu kurumda da uzman ekiplerin yerini liyakatsizler ordusu doldurmuş. Mesela şu ana kadar Afetlere Müdahale Genel Müdürü İsmail Palakoğlu ortalarda yok, neden? Çünkü liyakati sorgulanıyor…
Maalesef bu sistemle birlikte esas kaybolan liyakat ve ehliyettir, çünkü liyakatli devlet, halkının ‘hayat hakkı’nı koruyan devlettir. Yoksa enkaz altındaki insanların canları neden kurtarılmadı diye eleştirenleri, koordinasyonsuzluğu sorgulayanları ‘provakatör’ olarak suçlamak değil…
Eğer bir ülkede hukuktan ekonomiye, eğitimden imara kadar her alanda liyakat kaybolmuşsa gerisini konuşmaya bile değmez… Ne yazık ki bugün enkaz altındaki insanlarımızı kurtarmada geç kaldığımız için elimizden gelen tek şey, sabır dileyip ‘bunlar kader planın içinde olan şeyler’ diyerek teselli bulmaya çalışmaktır.















İşin bir acı yanı da, AFAD'in başkanının, bu konuyla hiç bir ilgisi olmayan bir ilahiyat mezunu olmasıdır.
Yanıtla (4) (1)Bazıları deprem bölgesine asker veya sivil kişileri yığmanın iyi bir şey olduğunu zannediyor.Halbuki işin uzmanı şöyle diyor:"Afet bölgelerinde hekimler, uzman ilk yardım ve kurtarma elemanları, vinç operatörleri vs. dışında kişilere, ya da iş makineleri ve teçhizat ile gelebilecekler dışında kimseye ihtiyaç yoktur. Diğer türlü gelenler çalışanlara yüktür."
Yanıtla (2) (1)Kaldırılan Emasya protokolü ne göre gelen asker ve sivillerin ne yapacağı belliydi, yani takılmaya gelmiyordu, Sakarya da üçüncü, dördüncü günde çocuklar için oyun çadırları vardı, yemek çıkıyordu 1999 da
Yanıtla (3) (0)Dünya deprem pratikleri öyle demiyor. Uzmanların yönetiminde askerler ve gönüllüler olmalıdır.
Yanıtla (2) (0)Sistem mi.Ne sistemi.Devletin halk olduğunu gördük.Trabzonlu ekmek getirmiş ankara parmaklıklar corba dağıtıyor ama 3.gün olmuş enkazın altından gelen sese sadece bina sakini ses veriyor.
Yanıtla (1) (1)süleyman demirelin bir sözüyle girmek vw bitirmek isterim iktidarlar neyle geldi ise öyle giderler
Yanıtla (5) (1)Kadetle gelen neyle gider acaba?
Yanıtla (2) (0)Sağda solda yazılanları, konuşulanları duyunca zannedersiniz ki depreme hazırlık konusunda hiç bir şey yapılmadı.Halbuki harıl harıl bir çalışma sürdürülüyor. Kentsel Dönüşüm Projeleri kapsamda Türkiye’de 3 milyon 200 bin konut yenilendi. 81 ilde 922 ilçede ise 250 bin konutun dönüşümü sürüyor. 24 milyon kişi depreme dayanıklı şekilde inşa edilen binalarda yaşıyor. 6,6 milyon ev ve iş yerinde de denetim tamamlandı.
Yanıtla (5) (68)“İmar barıışı geldi müjde…(ağzı açık izleyen vatandaşlar -aaaaa nedir o?) Devlet vatandaşıyla helalleşiyor) Günlerce döndü bu reklamlar… O zaman da yanlış yapıyorsunuz,bu popilist siyasettir dedik kimselere sesimizi duyuramadık malesef..Hala neyi savunmaya çalışıyor,ne açıklama çabası içindesiniz sizler?..
Yanıtla (23) (3)Yeni binalarda 99 depreminden sonra güncellenen Deprem Yönetmeliği uygulanmayacaktı da ne olacaktı? 21 senedir bu kadarı bile yapılmayacak mıydı? Becerikli iktidar eski çürük binaları parasız yeniden yapacak formülü üretir ve binlerce insanı kurtarırdı. Kentsel dönüşüm ise 5 katın yerine 12 kat yapılan rantsal palavraya dönüştü.
Yanıtla (16) (2)Bulunduğum ilçede 2 yıl önce işyerimin yanında yeni bir inşaat başladı. Alt katı dükkan olmak üzere toplam beş katlı. Alt kattaki işyerlerini ilçe Belediye başkanı temelden satın aldı. İnşaatın temel betonundan son katın betonuna kadar Yapı Denetim Uzmanlarının almış olduğu numunelerin hepsi için yönetmeliğe uygun olmadığına dair rapor verildi. Fakat inşaat devam etti ve tamamlandı.Şu an doğalgaz,elektrik ve suyu bağlandı. 8 hane ikamet etmekte.
Yanıtla (12) (1)Sadece kaliteli inşaatları gösteriyorsunuz, ama şimdi göze batan konu ne? Deprem /Afet sonrası Arama-Kurtarma , Tıbbi Destek, YeniDoğan ve Bebeklerie Bakım ve Destek; Genel İaşe-İbade, Tuvalet-Hijyen gibi çook aksayan işler. Yani AFAD afeti.... Istanbulda onbinden fazla toplanma noktasının Deprem Çadırı'na uygun olduğunu Erdoğan'a da kabul ettirmiş olan AFAD'ın bir büyük yönetememe afetidir bu ama siz beton'dasınız, AFETZEDE sorunlarına yaklaşıyor musunuz?.. Ben göremiyorum, maal-esef!
Yanıtla (0) (0)Akp bu ulkeyi yonetemedigini ispatladı. Anlayan anlar anlamayan zaten anlamaz.
Yanıtla (8) (2)Ben ilkokulu imtihanla bitirdim, liseyi imtihanla bitirdim, üniversite sınavına girdim, kazandın beş yıl okudum, bir konu üzerinde tez yazdım, yüksek mühendis oldum, askere giderken imtihana girdim, asteğmen oldum, sonra teğmen oldum. Beleşe olmadım, dağda çoban bile olamayacakları üst yetkili, bulaşık yıkayamayacakları milletvekili ( adıyamanda gördük) yaparsanız,neticeden şikayet etmeyeceksiniz, “hayat hatayı af etmez”, yazık oldu ülkeye, giden canlara. Ders alırmıyız? Hiç ihtimal veremiyoru…
Yanıtla (13) (1)Bu deprem felaketi Türkiye için yeni bir çıkış kapısı olmalıdır.Herkezin her bireyin itiraz kültürü gelismeli. Hocası iyi ders anlatmayan hocaya hesap sormalı,bayat ekmek satana vatandaş hesap sormalı,çürük bina yapan muteahhite hesap sormali. Bu kültür bizde çok eksik.aman banane tavrını artık birakmaliyiz. YANLIŞA SUSAN DİLSİZ SEYTANDIR.
Yanıtla (6) (1)Deprem vergileri ne oldu? Türkiye'nin itibari icin harcandi. Saraylar,köskler,ucaklar nasil alindi (!)..Unutmayalim, fakirlik yoksulluk degil,önce "itibarimiz" gersine "bos verin"..
Yanıtla (15) (1)Ortadan kaybolan deprem vergileri yurt disina "seyahate gitmis olabilirler (!) Kizilay'in yardimiyla NewYork'ta Manhattan'da gökdelen 37 katli , ve Muhammed Ali'nin Ciftligini de aldilar Türk Evi isimli bu gökdelen RTE'nin cocuklarinin üzerine yapilmis. Herseye bir "kilif uydurmakta" üstlerine yoktur vesselam..
Yanıtla (5) (1)Yerle bir olan ne ile yeniden ayağa kalktı? Elazığ'da yıkılan binaların yerine 1 yılda yenileri nasıl yapıldı?Devlet depreme deprem vergilerinin 100 misli harcama yaptı.
Yanıtla (1) (13)Yerle bir olan Van diye yazmiştım...
Yanıtla (0) (3)Alaturka olsa yine iyi, bunların ki; vur patlasın çal oynasın tadındaki kaos. Önce kaderin planı, hemen sonra böylesine büyük felaket diyerek mazurat bildirme çabası. Kibir sanki kolera gibi hepsine bulaşmış. Önlemleri almayan kendileri. Akp olarak sahadayız diyen parti sözcüsü, felaket üstünden siyaset yapıyor, AFAD`ın yetersiz kalmasındaki kusuruna rağmen hala Istifa etmeyen Palakoğlu. Tek adam sistemi, depremle yüzleşince ne mal olduğu kabak gibi ortaya çıktı. Kurumları laçkalasmış yönetim.
Yanıtla (9) (1)Bu büyük felaket karşısında tüm Türkiye de seferberlik ilan edilmeliydi.
Yanıtla (6) (1)Zaten edildi.
Yanıtla (0) (6)Maalesef tek kişilik sistem 7.8 ile yerle bir olmuştur.Enkazını da halk olarak ilk seçimde ortadan kaldıracağız. Arkadaşlar asla ümitsiz olmayın,hep birlikte başaracağız.
Yanıtla (25) (5)Basrmak zorundayız yoksa o tek adam AKP li veya değil 85 milyonu yani hepimizi sefaletten sefalete, ölümden ölüme surukleyecek
Yanıtla (2) (0)Deprem vergileri ne oldu diye soran yorumcular var?Deprem vergileri,depremde yıkılan Van'ın,Erciş'in ...yeniden ayağa kalkmasında,harç oldu, demir oldu.Elazığ depreminde evsiz kalanlara ev oldu.İzmir'de evi yıkılanlara yuva oldu.Tabii bütün bunlara deprem vergileri yetmedi.Devlet 1 deprem vergisinin yanına 100 daha ekledi diğer vergilerden.
Yanıtla (3) (47)peki 2011 de biz o paralarla duble yol yatık diyen mehmet şimşek maliye bakanın yalan mı söyledi? ayrıca ÖTV dediğiniz vergi eski deprem vergisidir. deprem parasıyla bunları yapmışsanız ;normal vergimiz nerede onu nasıl yediniz?
Yanıtla (4) (1)Emekli ordusunun,çalışan ordusunun maaşları,sağllık için,savunma için,milli eğitim için ve diğer hizmetler için geren paranın gökten yağacağını düşünüyorsunuz sanırım.
Yanıtla (1) (1)Askeri kışlalar. okullar. hastaneler. AFAD binaları . öğrenci yurtları ve itfaiye gibi kurumların binaları en şiddetli depreme dahi dayanıklı olacak durumda inşa edilirler. Bütün ülkelerde bu böyledir. Ama ülkemizde öncelikle bu resmi binalar yerle bir oldu. Gerisini siz düşünün. Yorum yapmaya gerek kalmadı.
Yanıtla (17) (2)Hangi öğrenci yurdu yıkıldı?
Yanıtla (1) (0)Biz bu partiye oy verdik eskinin yanlışlarını düzeltsin. Daha adil, daha adaletli, daha refah bir ülke inşa etsin, sosyal barışı saglasin diye. . Bunlar ülkede ne adalet, ne hukuk, ne düzen, ne ekonomi bıraktılar. İnsanları birbirine düşman ettiker. Birde herşeyi 23 sene önceki yönetimlere yükleyip konuşanları da vatan haini ilan ediyorlar. En iyi yaptıkları şey başkalarını suçlamak.. Millet size bunun için oy vermedi. ALLAH BÜYÜKTÜR
Yanıtla (22) (4)Yorumcunun yazdıklarına başparmak aşşagı gösterenler korkmayın açıkca ne düşündüğünüzü yazın da neyi beğenmediğinizi bilelim. Bence yorumcu sonuna kadar haklı.
Yanıtla (3) (0)Milletçe ve bütün insanlarca bu felaketin acısını bütün yüreğimizle hissediyoruzBir ton eksiklik ve ihmalkarlik vardır.Elbette bunlar zaman içinde konuşulup halledilecektir.Yöneticilerin hatalarını konuşup yazmak ÇOK DOĞAL.Ancak muhalif kesimlerin işin siyaset tarafını fazla abarttıklarını düşünüyorum.2012 yılında zarzor meclisten geçen dönüşüm yasasının Cphlilerin oylarıyla engellenmek istendiğini hatırlayalım.Ayrıca İstanbulun bir sürü semti yine chpnin engellemesiyle dönüştürülemiyor
Yanıtla (2) (28)Okura: Rumuzundaki “ahlaklı” kelimesini kaldır!
Yanıtla (2) (1)Dogal afetlerle savasmak zarari en az sevyeye cekmek siyasidir. Siyaset bu günler icindir. Gün siyasetcilere hesap sormak günüdür NOKTA.
Yanıtla (2) (0)Antakya'da lüks rezidans çöktü yapım tarihi 2013 belediye kimin AK Parti'nin. Peki o dönemin AK parti belediye başkanı kim 2014'te CHP'ye geçen kişi. Şimdi hangi partiye hesap soracağız.
Yanıtla (15) (5)kime soracaksınız? önce yıkımda kabahatli mühendisi mi ;mütahiti mi, yoksa olayda göz yumma var onun için hep birlikte mi suçlu onu bulacaksın. ve kim suçluysa ona soracaksın. partilere değil.başkanlarına.
Yanıtla (0) (0)1999 depreminden sonra boş durulmadı.Depreme dayanıklı çok binalar yapıldı.Örneğin Toki'nin yaptığı binalardan hiç birisi yıkılmadı.Eğer yenileme olmasaydı ayakta kalan bina olmazdı bu şiddette 2 depremden sonra,insan kayıplarımız da kat kat fazlanolurdu.Deprem için deprem vergilerinin en az 10 katı para harcandı.Depremde yıkılan onca binanın yerine 1 yıl gibi kısa sürelerde yeni konutlar teslim edildi.Bütün bunlar herkesin gözü önünde cereyan etti.
Yanıtla (5) (42)Çevre Bakanı Murat Kurum 2 ay önce övünerek dedi ki“TOKİ eliyle tam 1 milyon 170 bin konut üreterek dünyada model olduk." 90 milyonluk ülkede 21 senede bu kadar sosyal konut yapmak başarı falan değildir. Sadece bu deprem bölgesinde çoğu eski, çürük, çarık 6 milyon konut var. Kentsel dönüşüm rakamları ise çok yetersiz. Toki konutlarını kaç tane gariban aldı? Maharet müteahhit zengin etmek değil, çürük evleri parasız yenilemektir.
Yanıtla (13) (1)Toki konutlarını emekliler 500 lira taksitle aldılar.
Yanıtla (1) (5)Bundan 25 sene önce emekli ikramiyesiyle iyi kötü tiko paraya ev alınıyordu. Şimdi Tokşdwn Hangi tarihte kaç tane emekli 500 TL ye ev aldı, tarih oldu, masal oldu o işler tarih.
Yanıtla (3) (1)17 Agustos 99'da deprem olmuştu. Hükümet ne yapacağını şaşırmış, iletişim hatları kesilmişti. Başbakan Ecevit, deprem bölgesindeki kamu personelinin görev yerlerine gitmesi konusunda tv.den talimat vermek zorunda kalmıştı. O zaman ki hükümetin acziyetini kurumlar kapatmıştı. Çünkü o dönemde tek adam yoktu, kimse "Sn.C.bşk. nımızın talimatları doğrultusunda" talimatı beklememişti. Askeri birlikler deprem sabahı ulaşmıştı. Allah kimseyi göçük altında kalan yönetimi savunmak zorunda bırakmasın.
Yanıtla (22) (3)Tebrikler, ben 99 da ilk 2 gün Yalova'daki kurtarma faaliyetlerine katıldım Afad falan henüz yoktu ama Akut, TSK ve Stklar talimat falan beklemeden cansiperane çalıştı. Şimdi de sahada ter dökenlerin hepsinden Allah bin kere razı olsun.
Yanıtla (10) (0)İsmi, siyasi partisi vs önemli değil. Bu ucube Türk tipi başkanlık dedikleri sistemden bir an önce vazgeçilmeli. Hayatın her alanında, devlette büyük bir hantallık ve gerçeklerden uzak bir anlayış, bakış var. Bu sistemde kurumlara dünyanın en zeki, en süperi en iyi insanını da getirseniz, işe yaramaz, sonuç değişmez. Güçlendirilmiş parlamenter sistem, kuvvetler ayrılığı, kurumların bağımsızlığı, vs bunlar tekrar tesis edilmeli. Ülkesini seven her vatandaş bunu görüyor.
Yanıtla (15) (1)Ülkede çok büyük bir dayanışma var. Bu kadarını hayal dahi edemezdim. Özellikle Z kuşağı çok duyarlılık gösterip yardım etmekte ön plana çıktı. Geleceğimiz sağlam ellere taslim gibi görünüyor. 21 senede yeteri kadar önlem almayan, kurumları boşaltan, liyakata önem vermeyen eleştirenleri vatan haini ilan eden hükümete diyecek bir şeyim yok. Halk buna layık olduğunu düşünüyorsa seçimde oyunu verir. Demokrasi böyle bir şey işte. Bizde şapka çıkarırız.
Yanıtla (11) (2)Devletten beklenen sivil inisiyatifi organize etmesiydi. Erdoğan'ın devleti sivil inisiyatifi yok sayıp her şeyi kendi yapmaya çalışıyor. Bir de 'böyle bir felakete hazırlıklı olamazdık' diyor. Erdoğan'ın temsil ettiği köylü/varoş kültürünün yerini medeni normlara bırakması daha uzun yıllar alır. Bu sırada Marmara depreminde 1 milyon kişi daha ölmüş olur.
Yanıtla (16) (1)'Seçimi iptal edersek ne olur' simülasyonu yerine deprem simülasyonu yapılsaydı bunlar olmazdı.
Yanıtla (12) (1)Depremin on ili birden etkilediğini, her yere aynı gün müdahale edilemeyeceğini, yardımın gidemeyeceğini biz bilmiyormuyuz. Bizim itirazımız/isyanımızın nedeni beceriksizliliğe, acemiliğe, koordinesizliğe, iş bilmemezliğe, bir şeyler yapmak isteyenlere engel olunmasına. Bizim isyanımız, İlahiyat Fakültesi mezunu birinin AFAT Bşk. yapılmasına, Hayvanat Bahçesi Müdürünün TÜBİTAK'a Başkan, PTT müdürününde Danıştaya Hakim yapılmasına. İsyan etmeyelimde ne yapalım
Yanıtla (21) (1)Afat yüklenecek sorumluluğu kaldıramadı ,,,her ile bir grup gidecek ve onlar bu işi yönetecekti ,,,ankaradan yürümez bu işler yerinde çözülür ,,,bakanlar değil özel görevliler yönetir bu süreçleri ama ,,,afat da pek liyakat yok galiba
Yanıtla (8) (1)ismail palakoğlu kayıplarımıza yasin 3 ihlas bir fatiha okuyordur. liyakatsızlık diz boyu.afetlere müdahale genel müdürü tasavvufçu ilahiyatçı. bu ülkenin ayakta durması bile mucize. ha birde depremi eliyle önlediği söylenen adıyamanlı tarikat şeyhi nerede bu sefer nefesimi yetmedi acaba.
Yanıtla (18) (2)Van depreminden sonra RTE'ye tesekkür edilmedigi icin depremler oluyor diyen bu kisi,Türkiye Uzay Ajansi'na müsavir yapildi. AFAD'in bugünlerde ortaliktan "toz olan" Afetlere Müdahale Genel Müdürü Ismail Pakoglu,Imam Hatip Lisesi mezunu,al sana Türkiye'de Liyakat..Bu adamlarla buraya kadar ..
Yanıtla (16) (2)Depremin çok geniş bir alanda ve bölgesel olarak meydana geldiği, devletin bundan dolayı yetersiz kaldığı doğrudur. Ama şu da bir gerçek ki olayın vehameti başlangıçta fark edilemedi ve elde mevcut imkanlar ne yazık ki etkili bir şekilde ve derhal kullanılamadı ! Velhasıl ne söylense boş !
Yanıtla (8) (1)Vallahi cadirda çoluk çoçukla donacak gibiyiz ne lavabo ne soba vs hervailede yitirilen 4 5 cana mi yanalim kalan cocukların zature olacaklari korkusuna mi Alla hepimizin yardimcisi olsun arabadaydım klimayı açmistim bir yardim gönulusünün vefat haberini (Allahrahmet eylesin)okuyunca tekrar cadira döndüm artık yardim degil dua edin bize
Yanıtla (13) (0): (( caresizlikten kahroluyoruz.
Yanıtla (2) (1)Ecevitin topladığı deprem vergilerinin nereye gittiğini biliyoruz. memur maaşlarını ödemeye. yazar unuttuysa hatırlatalım. işine gelmediyse millet öğrensin. editör yayınlamayacak bu yorumu. en azından o hatırlayıp kendinden utansın. eğer o vicdan varsa.
Yanıtla (5) (37)1999 da konulan deprem vergilerini 23 yıldır bu iktidar topluyor ve harcıyor. Sen hala hesabını Ecevitten mi soruyorsun?
Yanıtla (39) (1)Şu durumda hala ecevit yönetiyor ülkeyi ?
Yanıtla (19) (2)Ecevit en azindan karsiliksiz kalp para basip memur maaslarini odemedi. Deprezedelere para yardimi icin darphane calismaya baslamistir bile. Alim gucu olmayan karsiliksiz kavak yapraklari baip insanlarin ellerine tutusturacak.
Yanıtla (15) (1)Olağanüstü hal 3 ay uzatıldı. Bu şu demektir seçim aynı şartlar saklı olmak kaydıyla şimdi olduğu gibi MHP ve akp nin oylariyla 1 sene sonraya ertelenecek. Böyle olması belki de daha iyi olacak çünkü depremin tüm sonuçları millet ittifakının sırtına binecekti. Ekonomik nedenlerden dolayı vaatler gerçekleştirilemeyecekti.
Yanıtla (5) (0)Kader planına itiraz devletin 2.resmi hatibinden geldi (Nihat Hatipoğlu), sanki yürek yemişti. Devlet nedir ne içindir, bilgi bazında vatandaş öğrenemedikçe her kılığa girip bizi ütecek kandıracak. Biz devlet bu işleri yapıyor hayaliyle yaşarken enkazın soğuk duvarıyla yüzleşecez. Ölenleri münakaşalarda münazaralarda zikretmenin ölüye nefes olmadığını yaşayarak öğrenecez. Bildiğimiz yoldan sapmayalım, devleti güçlendirelim 1 saray daha yapalım. İtibara laf gelmesin..
Yanıtla (7) (0)alaturka değil alaihvan-alareis sistemi. hani sizin de kurucusu olduğunuz...
Yanıtla (10) (1)bastan sona dogru bir yazi pek sik rastlamiyoruz tesekkurler ..
Yanıtla (5) (1)Bunun üstüne bir imar affı daha gider.. Biz bir partinin lehine bizim ise aleyhimize olan şeyi bile alkışlayan bir milletiz.
Yanıtla (7) (2)Gerçekten biz böyle yönetilmek veya yaşamak zorunda mıyız. Bu bir kader mi, yoksa seçim mi . Mesela benim fillandiya,kanada, Lüksemburg vatandaşı gibi yaşama hakkım yokmu.
Yanıtla (12) (3).Cumhurbaşkanı bu işten siyasi rant sağlaymak isteyenler var demiş. Bir tanesini ben söyleyeyim. Zaten bu ve benzerlerinin fotoğraflarını da sosyal medyadan görebilirsiniz. Yardımın hangi ile gideceğine karışan vatandaşın topladığı yardım tırına malum parti ilçe teşkilatı afişi bastıran kaymakam var.
Yanıtla (14) (1)"İşi ehline verin" ayeti ortada dururken, işi ehline vermeyenlere ne demeli?. Hadi muktedir işi ehline vermiyor, onca dini kitapları yalamış yutmuş bir kişinin, benim bu makamı işgal etmem için yeterli altyapım yok, benim uzmanlık alanım şunlar şunlardır demesi gerekmez mi?
Yanıtla (37) (3)Onca kitap yalamış, okuduğu menkıbe ve hurafelerden ibaret üç beş tasavvuf kitabı. Yüksek (!) lisans tezi olarak yazdığı kitabin adına bakın: "gönüllerin sultanı bilmem ne fiş mekan". Bunlarda liyakat de, ar ve edeb de bundan ibarettir.
Yanıtla (7) (2)Devleti şirket gibi yöneteceğini söyleyen, sayın Cumhurbaşkanı sanırım artık görmüştür. Devletin şirket gibi yönetilemeyeceğini. Şirket yönetmek ile devlet yönetmek çık farklıdır.
Yanıtla (8) (1)Deprem vergileri ne oldu? Ne olacak adam saray yaptırdı, uçak aldı....
Yanıtla (33) (3)Hala başkandan ve başkanın adamlarından bir şeyler beklemenize şaşırıyorum
Yanıtla (26) (3)GÜNAYDIN ülke YÖNETİMİNİ bir kişnin iki dudağıarasına bırakırsanız olacağı budur YETİŞEMEZ DOĞRU KARAR VEREMEZ VE EN KÖTÜSÜ GEÇ Kalır geç. şu anda öyleyiz. AFAD BAŞINDAKİ KİM İMAM okuyunca üzüldüm en büyük sıkıntımız İŞİ EHLİNE VERMEMEK ülkeye yazık oldu.
Yanıtla (15) (2)Editörün notu: lütfen imla kurallarına uyun, nokta-virgül olmadan yorumunuz anlaşılmıyor.
İşbaşı yapacak insanların işi bilmesi, işe sarılma iradesi önemli dikkati çektiğiniz gibi. Bununla birlikte karar alıp girişimde bulunma yetkisi de gerek. Zira İşi iyi bilip gereğini gören bir kişi de cezalandırılabileceği kaygısı taşıyorsa gerekli girişimi yapmaktan kaçınabilir, talimat bekler. Yangın, sel, depremde kimin nasıl yapacağını önceden tespit etmek mümkün. Genelde, özellikle Ve önemli kararların demokratik süreçlerle verilmesinde çok yarar var. Malum, akıl akıldan üstündür.
Yanıtla (4) (0)Mehmet Bey, kaybettiğimiz "canlarımız" için Rabbimizden rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. O kadar çok kavramımız, değerlimiz, inanışımız enkaz altında kaldı ki! Artık, hiçbir ideolojinin, inanışın, zorlamanın anlamı kalmamıştır. Artık, temel kriterimiz "iyi olmak" ve "kötü olmak"tır. Allah "iyilere", kalbi ve yüreği güzellik için atanlara yardım etsin...
Yanıtla (21) (2)1999 depreminden sonra üzerinde helikopter pisti olan bir bina yapildi. Allah vermesin tabii afetlerin bir zedeleri birde zâdeleri olur. Bakin her felaketin sonunda bunları bariz şekilde görebilirsiniz..
Yanıtla (5) (0)1999 depreminde saddam Hüseyin in 10 milyon dolara Kocaeli de yaptırdığı 150 dairelik kampüs şeklindeki deprem evleri niye niçin ne amacla kimlere peşkeş çekildi şahsen ben murat bardakcininda ifade ettiği gibi değil devlete ait kurumlar aracılığıyla yardim etmeyi vergi vermeyi bile istemiyorum. 1999 da bir belediyeye deprem bölgesine gitmesi için nakdi yardimda bulunmustum bende herkes gibi ama bunların iç edildiğini duyunca kahroldum. Değişen bir şey olduğunu sanmiyorum.
Yanıtla (23) (6)Mehmet bey, bir de Kızılay Genel Müdürü'nün kim olduğunu lütfen bir araştırın. Karşınıza İ. Palakoğlu'ndan farklı bir isim/kişilik çıkmayacak, emin olun!
Yanıtla (22) (4)Bu gün bir kez daha anladık ki 100 yıllık kurumlarımızın bilgi birikimini bir kişinin insiyatifine bırakmak ne kadar yanlışmış
Yanıtla (32) (6)1- Modern çağın büyük insanlarından Dr. Deming'in sistem tanımında olmaz-ise-olmaz ilk unsur KENDİNİ İYİLEŞTİREBİLME'dir.. Demek ki bizde SİSTEM veya MODEL falan yoktur, karmaşa vardır, bırakalım "daha iyi olma" fırsatlarını yakalama ve değerlemeyi, gösterilen veya gördükleri yanlışlara bile SAHİP çıkılmaktadır... Heyhaaat...! 2- KADER PLANI'NIN İÇİNDE OLMAK: Yani deniyor ki, Erdoğan yönetiminin kendisi zaten sizin kader planınıda yerini çoktaan almıştır, çalışmaktadır, aksamarı da plan gereğid
Yanıtla (7) (2)Ebem derdi ki, 'Allah afatından saklasın' saklamadı demek ki, AFAD başımıza geldi.
Yanıtla (20) (2)Sayın yazarın dün alıntı yaptığı yazı ile bugünkü yazısı uyumsuz. korku dağları bekliyor.
Yanıtla (2) (18)Mehmet bey, bilirsiniz !Napolyon bir savaştan sonra yenilen ordusunun komutanlarını toplamış ve bir durum değerlendirmesi yapmışlar .Napolyon komutanlara ilk soru olarak yenilginin sebebi neydi diye sormuş. Komutanlardan bir tanesi efendim demiş mermimiz yoktu. Napolyon tamam demiş, diğer sebepleri saymaya gerek yok
Yanıtla (32) (3)Şimdi bizde de kahtı rical ,eskilerin tabiriyle yani adam kıtlığı ...Diğer liyakatsız, çapsız bir sürü adam önemli makamları işgal etmiş.Baska nasıl olabilirdi ki.