İktidar ama muktedir olabilecek mi?

Trump’la birlikte dünya siyasetini algılama, anlamlandırmaya yönelik tüm temel prensipler anlamını kaybetti. Yerine ne konulduğu ise henüz belli değil. Sadece tahminler var. Bunu biz sadece Türkiye’ye mahsus zannediyoruz ama tüm dünya Trump’ın attığı hangi adımın kendileri için ne anlama geldiğini öngörebilmekten çok uzak. Trump yarattığı yeni dalganın, dünyada yol açtığı tedirginliğin keyfini çıkartarak hamlelerine yenilerini ekliyor.

Amerika’nın hamiliğinde Batı ittifakı yerine artık Trump’ın liderliğinde yeni bir imparatorluktan söz etmek gerekiyor. Yüzyıllar içinde oluşan dengeler, ittifaklar, anlaşmalar, teamüller ve parlamentolar yerini 19. Yüzyıl döneminde olduğu gibi güç politikalarına bıraktı. Artık dünya siyaseti Tıpkı Bismarck, Churchill ya da Napolyon dönemlerinde olduğu gibi makyavelist bir düzene evriliyor.

Trump’ın gerçekte ne yapmak istediği ve nelere muktedir olabileceği henüz bir muamma. Hem ABD’de hem de Avrupa’da savaş açtığı müesses nizam (mainstream) henüz bir cevap vermedi. Bu mainsteramın çaresizliğinden değil temkinli olmasından kaynaklanan bir tutum. Trump şimdi Türkiye kamuoyunun da çok yakından bildiği iktidar ama muktedir olabilecek mi? sınavı ile karşı karşıya. Dünya için ise esas sınav Trump’ın muktedir olduğu gün başlıyor.

***

Trump’un nihai amacının ne olduğu konusunda fikir verebilecek önemli siyasi hamlelerin başında Ukrayna hamlesi geliyor. Trump Batı ittifakının sembol mücadelesi olan Ukrayna savaşında, neden bir anda Rusya’nın yanında yer alarak, Avrupa’yı tek başına bıraktı?

Bu hamlenin nedenli konusunda farklı teoriler var. Trump yaptığı bu beklenmedik çıkışlarla Avrupa’ya mesaj vermek istiyor.

Bir teoriye göre Amerika, Rusya’nın nükleer tehdidine karşı Avrupa’ya savunma güvencesi veriyor ancak Avrupa’dan NATO bölgesindeki konvensiyonel savunma içi tüm masrafları üstlenmesini talep ediyor. ABD böylece tüm gücünü Çin’e karşı toparlayarak bölgede aynı zamanda Avrupa’nın da menfaatlerini savunmuş oluyor. Batı ittifakı böylece değerler birliğinden öte global hamle yapabilen stratejik bir birliğe dönüşüyor.

Bu teoriye göre Trump’ın Putin’e yaklaşma nedeni sadece Ukrayna savaşını sonlandırıp bir seçim sözünü yerine getirmek değil aynı zamanda stratejik bir hamle. Bu hamle 1972 yılında sürpriz bir şekilde Çin’de Mao’yu ziyaret eden ABD Başkanı Nixon’un planları ile kıyaslanıyor. Nixon bu ziyaretle Çin’i Sovyetler Birliği’nden uzaklaştırmayı başarmıştı. Trump da aynı şekilde Putin’i yanına alarak Çin-Rusya ittifakını zayıflatmaya çalışıyor.

***

Trump’ın Avrupa’da bir diğer beklentisi de ‘’ifade özgürlüğü’’. ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance’nin Münih Güvenlik Konferansı esnasında vurgu yaptığı ifade özgürlüğünün nedeni aynı zamanda ABD merkezli X, Facebook, Instagram vs. gibi sosyal medya platformlarını AB ülkelerinde gelmesi muhtemel yaptırımlara karşı korumak.

Amerika televizyonlarında Almanya’da sosyal medya paylaşımları nedeniyle yapılan baskınlar ifade özgürlüğüne karşı müdahale şeklinde verilmişti. Almanya ilk kez ciddi anlamda böyle bir suçlamayla karşı karşıya kalıyor. Trump yönetimi bu çıkışlarla hem büyük sosyal medya platformlarını korurken, hem de kendisi için Avrupa’da doğal müttefik olarak gördüğü aşırı sağcı partilere, müesses nizamın gazabına uğramadan kendilerini ifade etmeleri için meşruiyet sağlamaya çalışıyor. Bunun ötesinde Trump’ın bu platformları Avrupa ve dünyada kendi propagandası için sınırsız olarak kullanmak gibi bir niyeti var.

Trump’ın neler yapabileceği, nelere muktedir olduğu bugün Almanya’da yapılacak seçimler sonrasında başta Almanya olmak üzere Avrupa için daha anlaşılır hale gelecek. J.D. Vade’nin açıkça destek verdiği aşırı sağ parti AfD (Almanya için alternatif) seçimlerde beklenildiğinin üzerinde (yüzde 20’nin üzeri) oy alırsa, bu Trump rüzgarının Almanya’yı ve Avrupa’yı direk etkilemeye başladığı anlamına gelecek.

Bu arada Almanya kamuoyu Trump hükümetinin seçimlere direk müdahale etmesine karşı ihtiyatlı sükûnetini koruyor. Aslında bu Trump dönemi için bu aşamada gösterilebilecek en makul tavır. Türkiye kamuoyu da Trump konusunda erken sonuçlar çıkarma huyundan vazgeçip beklemeyi öğrenmeli. Şimdilik Trump’a karşı en etkili silah sabırla beklemek gibi gözüküyor.

YORUMLAR (6)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
6 Yorum