Lille karşısında doğru oyun şart: Lugano maçları sıkıntılıydı
Kantonlar ülkesi olan İsviçre’nin İtalyanca konuşulan tek kantonu olan Ticino’da bulunan Kadıköy’ün sekizde biri nüfusa sahip olarak yaklaşık 64 bin nüfuslu bir şehir Lugano.
Adını aldığı Lugano gölünün etrafına kurulmuş olan bu küçük şehirin sokaklarından Alplerin müthiş ihtişamını görmek mümkün.
Huzurlu, küçük bir şehir. Ve bu şehrin tek futbol kulübü... Lugano FC...
Lugano FC 1908 yılında kurulmasına rağmen maddi sorunlar nedeniyle 2004 yılında küme düşürülmüş daha sonra da tekrar yapılanma dönemine girmiş ve geçtiğimiz yıl İsviçre Süper Ligi’ni ikinci olarak bitirmişti.
Transfermarkt verilerine göre kadro değeri 35,3 milyon Euro olan Lugano karşısında Mourinho’lu 2024 model Fenerbahçe çok zorlandı.
Bizim Türk futbolunu gördüğümüz noktada Lugano’ya iki maçta da fark atması gereken Fenerbahçe futbol realitesiyle tanıştı. Yıllardır ligimizdeki takımlarımız için oyuncu transferlerine harcanan paraların, karşılığının sportif başarıyla doğru orantılı olmaması gibi bir durum söz konusu.
Bu arada Fenerbahçe’nin istikrarlı bir şekilde son iki sezonda Türkiye’ye en çok puan getiren kulüp olduğunun da altını çizelim.
Bu iki maçta İsviçre temsilcisi oyun olarak Fenerbahçe’den daha üstündü.
“Özel Biri” Mourinho henüz takıma oynatmak istediği futbolu aşılayamamış gibi göründü. Onun da kafasında bir arayış olduğunu görebiliyoruz.
Özellikle Euro 24’te Avrupa’nın en iyi sol beklerinden biri olarak görülen Ferdi’yi iki maçta da sol açık olarak denemesini beklemiyorduk.
Her ne kadar o bölgede hazır bir Saint-Maximin oynayacak olsa da Ferdi’nin yokluğunda Jaden’ın istenilen performansı verememesi ve sürekli pozisyon kaçırması Lugano’nun o kanattan çok tehlikeli ataklar gerçekleştirmesine neden oldu.
Jaden hala stoper miyim sol bek miyim diye kendini sorguluyor gibi duruyor.
Bu iki Lugano maçının ortalam istatistiklerine bakalım.
İstatistikler yanıltıcıdır sözünün sahibi Mourinho’nun takımını istatistikler üzerinden değerlendirmek kolay değil elbette.
Ama Fenerbahçe için Lugano maçlarının üretkenlik açısından sorunlu geçtiği aşikar.
Topun rakipte daha fazla olduğu, rakibin daha çok pas yaptığı iki maç izlememize rağmen gol beklentisi ve skor açısından Fenerbahçe istediğini aldı.
Saint-Maximin ve En-Nesyri gibi iki yıldız henüz forma giymemişken hem de.
Emektar Dzeko “Ben hala buradayım” diyerek iki maçta 4 gol attı ve turu getirdi.
Ancak bu istatistiklere göre şunu da görmek gerekiyor.
Fenerbahçe’nin bu iki resmi maç öncesi oynadığı 5 hazırlık maçındaki istatistikleri iki hafta önce yazdığım yazıda paylaşmıştım.
Yine paylaşayım.
Farkettiyseniz şut, isabetli şut, gol beklentisi gibi istatistikler iki resmi maçla birbirlerine çok yakın. Buradan Fenerbahçe’nin rakibini şuta boğmadan sonuca gideceği varsayımını çıkarmak mümkün.
En azından kadro Mourinho’ya, Mourinho da kadroya alışana kadar.
LİLLE NASIL BİR TAKIM?
Şimdi gelelim Lille takımına.
2024 yılında Avrupa Kültür Başkenti seçilmiş, 225 bin nüfusuyla da Fransa’nın kuzeyindeki en büyük şehirlerden biri olan Lille şehrinin 1944 yılında kurulmuş futbol kulübü olan Lille OSC’yi Burak Yılmaz, Yusuf Yazıcı ve Zeki Çelik gibi milli oyuncularımızın oynadığı dönemde yakından takip ediyorduk.
Uzun 2021 yazına şampiyon olarak girdiklerinde bu şampiyonluğun mimarlarından biri de Burak Yılmaz’dı. Lille tarihinde 4 kez Lig 1’i kazandı.
2024-2025 sezonu başlangıcına 13 milyon Euro harcayıp, kadrosuna 5 futbolcu katarak giren Lille geçtiğimiz sene ligi 4. bitiren kadrosunu çoğunlukla korudu.
Takımın değişmez stoperleri Leny Yoro’yu 62 milyon Euro bonservis bedeliyle Manchester United’a gönderen Fransız takımı bu oyuncunun yerini Villereal’den 32 yaşındaki deneyimli stoper Aissa Mandi ile doldurdu.
Geçtiğimiz yıl Trabzonspor’da aradığını bulamayan Thomas Meunier de flaş transferlerden biri olarak kayda geçti.
Kadrosundaki en değerli oyuncu 50 milyon Euro piyasa değeri olan Kanadalı Jonathan David.
Geçtiğimiz sezon Lille formasıyla 47 resmi maça çıkan David 26 gol ve 9 asistlik katkı verdi. Süratiyle birebirde adam geçmesiyle çok dikkat etmemiz gereken oyunculardan biri. 180 boyunda olmasına rağmen hava toplarında da çok etkili bir oyuncu. Copa America’dan geç döndüğü için hazırlık maçlarında süre almaması bizim açımızdan bir avantaj.
25 milyon Euroluk iki yıldızdan Edon Zhegrova geçtiğimiz sezonu 47 maçta 12 gol 10 asistle tamamlarken Angel Gomes 45 maçta 2 gol 10 asistle tamamladı.
Lille temmuz ayı içerisinde 5 hazırlık maçına çıktı.
Bu 5 müsabakadan 2 galibiyet, 2 beraberlik , 1yenilgiyle ayrıldılar.
Son hazırlık maçı 30 Temmuz’da Celta Vigo karşısındaydı.
3-1 kazandıkları maçta 4-2-3-1 taktiğiyle sahada olan Lille’de ileri uçta geçtiğimiz sezonu Le Havre’de kiralık olarak tamamlayan Bayo oynadı ve golünü attı. Muhtemelen Fenerbahçe karşısında da ilk 11’de Bayo olacak. Bayo hazırlık maçlarındaki golleriyle bu sezon rotasyonda önemli işler yapabilecek bir oyuncu.
Yine aynı maçta iki İskandinav Haraldsson ve Gubmonsson ağları havalandırdı.
Yüzde 58 topla oynayan Lille 4 isabetli 12 şut kaleye gönderirken kalesinde sadece 3 şut gördü.
NASIL BİR KADROYLA ÇIKACAĞIMIZ ÇOK ÖNEMLİ
Özetle Lille süratli ve genç bir takım. Kağıt üzerinde olmasa da hazırlık dönemindeki maçlara göre fiziksel olarak Fenerbahçe’den daha üstün görünüyorlar.
Fenerbahçe’de Fred’in uzun sürecek sakatlığı merkez ortasahanın yumuşamasına neden olabilir. Krunic geldiği günden beri beklenen katkıyı sağlayamadı ve taraftarın açıkça istemediği bir oyuncu durumunda.
İsmail Yüksek’in partnerinin kim olacağı ve Saint-Maximin’in olup olmayacağı takımın iskeleti açısından çok önemli.
Bazı spor yazarları Djiku’nun 6 numaraya çekilebileceğini söylese de ben ihtimal vermiyorum.
Osayi Samuel’den daha iyi bir oyuncu olduğunu düşündüğüm Mert Müldür ile başlamak rakibin fizik üstünlüğüne karşı etkili olabilir.
Kendi sahasında Olimpiyat evsahipliği yapan Lille bu maçta Fenerbahçe’yi Valenciennes takımın stadyumunda ağırlayacak.
Çok zor bir deplasman bizi bekliyor. Erken gol yemezsek bu tur için avantajlı skor alabiliriz ama takımın henüz hazır olmadığını da bir kez daha belirtmeliyim.