Devlet aklı ve Cavit Çağlar…
Arama motoruna “devlet aklı nedir?” diye yazarsanız karşınıza “hikmet-i hükümet” kavramı çıkar.
Devletin bekasının söz konusu olduğu durumlarda devlet görevlilerinin her türlü kuraldan muaf tutulmasını savunan siyasal anlayışa “Hikmet-i Hükûmet” denir.
Ya da “devletin bekası” gerekçesiyle “hak, hukuk, adalet” kavramını tepeleyen anlayış…
Birileri, “devletin çıkarları için hukukun çiğnenmesi gerektiğine” karar veriyor ve devlet bir anda bir “çeteye” dönüşüyor.
Hikmet-i Hükûmet anlayışının zıttı nedir peki?
Okuyalım:
“…Hukuk devleti anlayışıdır. Her türlü eylem ve işleminde hukuka bağlı kalmak zorunda olan bir devlettir ve devlet başlı başına bir amaç değildir.
Hukuk devletinde devlet, sadece bireyin refahını ve hukukunu koruyacak bir araçtan ibarettir.
Devlet hukukun üstünde değildir ve hukukla sınırlandırılmış haldedir.
Hiçbir şekilde, hiçbir durumda devletin hukuk dışına çıkması, hukuka aykırı kararlar vermesi kabul edilemez.”
Bakın Türkiye’de hikmet-i hükümet nasıl çalışıyor…
Büyük bir hukuk ve kural tanımazlıkla “birileri” 57 milyon insanın kullandığı söylenen Instagram’ı kapatıverdi.
Hukuk devleti anlayışı egemen olsa, sosyal medya mecrasının kendi itiraz mekanizmaları başta olmak üzere hukuksal bütün imkanlar kullanılır, hukuka uygun bir hak arama yöntemi tercih edilirdi.
Ama hiçbir yargı kararı olmadan çat diye Instagram kapatılıverdi.
“Devletin bekası” diye diye nerelere geldiğimiz ortada…
Bu noktada sağduyu, “devlet aklı” değil “akıllı devlet” arıyor.
Çok uzun zamandır önerdiklerimle benzeştiği için de Cavit Çağlar’ın Cansu Çamlıbel’e söyledikleri dikkatimi çekti.
Düşünün ki Çağlar’ın bile bugün Türkiye’de hukuku savunmak zorunda kaldığı bir yere gelmişiz.
Önerilerini kısaca özetlemek istedim:
1-Kürt Meselesi: “Kucaklaşacağız, başka yolu yok. Türkiye yoruldu, insanlar yoruldu.”
2- İnsan hakları: “Hep şunu dedim; Osmanlı devam etseydi biz padişahın kulu olacaktık. Biz vatandaşız, bireyiz. İçerde sıkıntılarımız var ama bana göre Türkiye bir müddet sonra insan haklarıyla alakalı sorunlarını çözecek ve bir yere gelecek.”
3-Ekonomi: “Şu an Türkiye’nin en büyük sorunu ekonomik. Bu enflasyon her şeyi bozar, her şeyi bozuyor. Şimdi dört sene daha seçim yok. Fakat bu enflasyonu bir yere getiremezlerse bir yıla kalmaz erken seçim olur. Enflasyonu şu 5- 6 ay içinde dizginleyemezlerse yeni yılda seçim olur.”
4-Tek adam rejimi: “Şu anda başkanlık sistemi tam yürümüyor. Oturmadı Türkiye’ye. Enflasyonun ana sebebi bana göre o. Olmaz şimdi faiz bilmem ne, bunları bilenler düzenleyecek. Olmadı, şimdi sıkıyorsun. Bizde eskiden bakanlıklarda müsteşarlar vardı, genel müdürler vardı. Bunlar devletin tapulu malıydı, hafızasıydı. Şimdi, nerede eski milletvekili var getirip bakan yardımcısı yapıyorsun. Yapma, bu yanlış.”
5-Rejim önerisi: “Türkiye bana göre Fransa’daki yarı başkanlık gibi olmalı. Cumhurbaşkanının bazı yetkileri olmalı, yetkilerin hepsi başbakanda olmamalı. Cumhurbaşkanının bazı yaptırımları olmalı. Ve parlamentonun millet iradesini daha çok yerine getireceğini görüyorum.”
6-Rusya ilişkileri: “Ben olsam S-400’leri satarım.Var müşteri, hazır. Pakistan alır, Hindistan alır. Ben olsam şu anda bunları Türkiye’den çıkartırım. F-16’ları niye vermiyorlar? S-400 yüzünden vermiyorlar. Biz ikincisini, üçüncüsünü de alacaktık veyahut da burada yapılacaktı. Yapamıyorsun. Burada bir çıkış yolu bulacaksın. Rusya ile çok iyi diyaloğumuz var. Yapılacak olan şey en kısa zamanda oturup anlaşmak. Diyeceğiz ki, “Ben NATO üyesiyim, NATO’nun kurallarına göre bunu NATO’ya karşı kullanamıyoruz. Sağ ol, teşekkür ederiz. Ben bunu kullanamıyorum. Bunu elden çıkarmam lazım.”
Hukuku ve toplumsal barışı “devlet bekası” adı altında yok eden bir zihniyete karşı “hukuk devleti” aramaktan başka çare kalmadığını Çağlar’ın sözleri de ortaya koyuyor… O da hukuksuz bir yere gidilemeyeceğini görmüş.
Tirajı komik bir çelişki yaşıyoruz… “Devlet bekası” diye çöktüğümüz için şimdi devleti kurtaracak hukuk yolunu bulmaya uğraşıyoruz.
“Hikmet” bilindiği üzere aynı zamanda “bilgelik” demek…
En büyük bilgelik hukuktur, bilge davranış da hukuk devletine dönüş…
Bunu galiba bu devleti yönetenlerden başka herkes anladı bu ülkede.















Bize lazım olan yerli ve milli hukuktur. Türk geleneklerine uygun olmalıdır. Mesela eli kılıç tutan, bir sözünün ikiletilmediği, önünde el pençe divan durulan bir Başbuğ tarafından yönetilmeliyiz. Yok sivil toplummuş, yok güçler ayrılığıymıs, yok mozaik
Yanıtla (0) (11)toplummuş bilmem ne. Türk geleneğinde bunlar yoktur. Aslımıza dönmekten başka çare yok. Cihan padişahlarımızın örnek alınması lazım. Dünya Türk'ün gücü karşısında titremeli. Türk'ün hukuku cihana egemen olmalı. Mazlumlar milletleri kurtarmalıyı
İroni galiba bu?
Yanıtla (5) (0)ironi yaptığın belli,zaten büyüklerin bi lafı var'' el üstünde tutulan insanın suçuna kimse inanmaz'' Bu büyüklerimizin elleri öpülür valla.
Yanıtla (0) (0)çağların düşüncelerinin tersine hareket edenler, beka beka diyerek aslında ,bekanın köküne kibrit suyu döktüklerini kamufle etmekle meşgul oluyorlar.niyet bozuksa işler bozuk olur,niyet doğru değil.
Yanıtla (2) (0)Evet ! Cavit Çağlar bile tek adam rejiminden daha akıllı çıktı.
Yanıtla (5) (0)Devleti kutlayanlar beka meselesinden bahsedenler aslında kendilerinin yapıp ettiklerinin hikmetinden sual sorulmamasını savunuyorlar.
Yanıtla (2) (0)Özetle devlet de kendileri bekada kendi kendi bekaları. Böyle olunca itaat istedikleri halkın da (devlette kendileri olduğu ) kendilerine itaat etmesini istiyorlar.
Kabul edilemez bir şey bu.
Cavit Çağlar'a saygım var. Bakanlık da yapmıştı. Demirel'in iş adamıydı aynı zamanda. Söyledikleri Türkiye'yi ne güzel özetlemiş. Sayın Cumhurbaşkanımız Cavit Çağlar ile ara sıra sohbet etse, ağabeyidir, 10 yaş büyüktür, başarılıdır, varlıklıdır belki onu dinler. Rusya uçak düşürme probleminde de faydası olmuştu. Cavit abimiz 80 yaşında artık o da Türkiye'yi daha iyi noktada görmek istiyor sanırım.
Yanıtla (2) (1)Devlet aklı deyince artık aklımıza Bahçeli geliyor. Zira pek kalmadı ya da ihtiyaç duyulmuyor.
Anlamak isteyen anlar. Geçen Urfalı biri diyor" ne güzel telefon ediyoruz işimiz halloluyor". '''hak, hukuk, insan ve insan hakları kimin umurunda''. Yerli si millisi nasıl oluyor görüyoruz. 'Evrensel "insan" hakları' ...
Yanıtla (2) (0)Hak hukuk adalet ve ekonomi bitmiş durumda emeklilerin çoğu az gelirliler çok zor durumda devleti yönettiğini zanneden etrafına danışman veya baş danışman diye topladığı bir yalaka gurubun telkin ve yağcılılyla ülkeyi idare ettiğini zanneden her şeyi be bilirim deyip hiçbirşey bilmeyen birisi tarafından yönetilmektedir bu durumdan aziz ve muhterem halkımız da meseledir oylarıyla bu yolu devam ettirmiştir ÜLKEYE YAZIK OLMUŞTUR EFENDİM
Yanıtla (5) (0)Sondan dördüncü paragrafta 'Trajikomik' yerine "Tirajı komik" yazılmış.
Yanıtla (6) (0)Titiz okur,sen çok yaşa.Şaka yapmıyorum,değerli birisin nazarımda.
Yanıtla (3) (0)Adamın evinde canı sıkılmış belki de Yenge ile kapışmış bana huzur yoksa kimseye de olmasın...Çıkmış sokağa bağırıyor işte..
Yanıtla (6) (1)Devletin tutarlılık, inandırıcılık ve güvenilirlik kaybetmesiyle birlikte milletin devlete olan saygısı bitti. Millet devleti sevmiyor, saygı da duymuyor. Bu nedenle Suriye ve Afganistandan kendi meşreplerine uygun ümmet ithal ettiler. Bu gurur Akp ve Mhp nin.
Yanıtla (3) (0)Birilerinin söylediği 'devlet aklı' ifadesi çok sorunlu bir kavram. Devlet canlı olmadığına ve bir beyni olmadığına göre bu kavramı kim kullanıyorsa kendi zihniyetini devlet aklı diye pazarlamaya çalışıyor. Kur'an açısından yönetim (yönettiğinizde adaletli olun!) hukukla sınırlı olmak zorundadır. Her durumda hukuk zorunludur. Devlet hukuku korumakla ve hizmetle yükümlü araçtır. İnsanın kutsallığı vardır ama Kur'an açısından asla devletin kutsallığı sözkonusu değildir.
Yanıtla (2) (1)Beka beka diyenler, yarattığımız sorunları dünyanın en derinine magma tabakasına gömersek, milleti kör eder böylece sorunlardan kurtuluruz diye inanıyor. 31 Mart'ta bunun işlemediğini acı bir şekilde tecrübe ettiler. Ama artık başka çareleri de kalmadı. Yine çare olmayacak. Çünkü AKP'liler, MHP'liler kendi partilerinden sıdkı sıyrılmış vaziyette bölük bölük CHP'ye akmaya devam ediyor.
Yanıtla (5) (0)S400 Timurlengin Nasrettin hocanın köyüne besleyin diye verdiği fil gibi oldu. Bir tane yetmez ikincisini almamız lazım ki tam batalım.
Yanıtla (4) (0)Tirajı komik bir çelişki yaşıyoruz… “Devlet bekası” diye çöktüğümüz için şimdi devleti kurtaracak hukuk yolunu bulmaya uğraşıyoruz.
Yanıtla (2) (0)AİHM VE AYM karaları tanınmıyorsa, kanunsuz suç olmaz ilkesini hiçe sayıp düne kadar kendi destekledikleri kuruluşlara , hiçbir suçu olmayan insanlar gidince irtibat iltisak denilerek KHK larla hayatları karartılıyorsa,
Yanıtla (10) (0)AİHM kararlarına rağmen haksız hukuksuz hapis cezalarına devam ediliyorsa, KHK lı depremzedelere bile ayrımcılık yapılıp yardım edilmiyorsa, orada devlet aklı da vicdanı da yoktur.
Ne ekersen onu biçersin.Verilen Nimetlerin kıymetini bilmedik anlamadık,sustuk.Eğitmle nelerin yapılabileceği biliniyor.Bu bir Fetret devri bu da geçer
Yanıtla (3) (0)Pozitif milliyetçilik mevta, gerçek dindarlık mevta, gerçek solculuk mevta,
Yanıtla (5) (1)hukuk mevta. Bundan sonra hep yokuş hep yokuş, inişi olmayan yokuşlarda ömür tüketmeye devam. Nereye kadar? Toplum kendisinin içinde bulunduğu sarmalın farkına varıncaya kadar. Nasıl olacak? Olmayacak çünkü eğitimli-eğitimsiz cahiller âlim edalarında ve gırla. Çapsız adamların çapsız yalanlarına iman etmişler. Vasat akılla bile sistemin aktörlerinin (siyaset-medya) aynı asmanın üzümü olduğunun farkına varılabilir.
Devlete çöreklenmiş ayak takımının hukuk diye bir derdi yok, tam tersi, bu günlere bile isteye gelindi çünkü hukuk çoklukla maddi biraz da manevi ihtiraslarının önünde ayak bağı oluyordu. Milli irade, vesayeti kaldırıyoruz vs diyerek şuursuz halkı ve bir kısım alık entellektüeli uyutup muratlarına erdiler. Pişman olduklarını falan zanneden varsa yanılıyor, daha ötesi için fırsat kolluyorlar.
Yanıtla (24) (1)Hukuk yoksa huzur yok ekmek yok bu kadar net
Yanıtla (11) (0)