Geçen sezon Arabistan’dan Urfa’ya uzanan, ardından da 1. dakikada sahaya U19 takımı ile çıkan Fenerbahçe’nin çekilmesiyle son bulan Süper Kupa’nın parıltısı sönmüş, söndürülmüştü.
Atatürk Olimpiyat Stadı’nda, eşit olarak bölünün dolu tribünler üzerinde başlayan Süper Kupa maçı, başlama düdüğü ile itibarını da geri kazanıyordu.
Son iki sezonun şampiyonu Galatasaray sahaya geçen yılın kadrosuyla çıkmıştı. Ancak ilginç bir şekilde oyuncular arasında uyumsuzluk vardı. 21. saniyede Immobile ile gelen erken Beşiktaş golü Galatasaray’ın oyun planını bozan bir etki yaratmadı. Galatasaray’da telaş, tedirginlik yoktu ama uyumsuzluk vardı. Çok fazla pas hatası yapılıyordu. Beşiktaş’ın çok yoğun olmayan ön alan baskısı bile Galatasaray’ı geriden top çıkaramaz hale gelmişti.
Sarı Kırmızılı orta saha ilk yarıda maça ağırlığını koymaktan uzaktı. İleri hatta çok fazla top gelmedi. Kerem ve Icardi’nin ilk yarıda maçta olduklarını kanıtlayan ve golle sonuçlanan vuruşları ofsayta takılmıştı. ‘Ağır abi’ Ziyech ile ilk 45 dakikada bir kez net pozisyon buldu ama vuruşu yapmakta yine ağır kaldı. Kısacası ilk yarıda Galatasaray temposuz, bol pas hatalı haliyle lige hazır gibi görünmedi.
Beşiktaş’ta yeni hoca ve yeni transferlerin dokunuşu vardı. Nelsson’un hatasında pozisyon takibi ile topu kapan Immobile şık golüyle bu sezona damga vurabileceğinin işaretini verdi. İlk yarıda ikinci golü bulacağı bir pozisyonda kaçırmasında kendisine kızması İtalyan futbolcunun oyuna iştahını ve beklentilerin farkında olduğunu da gösteriyordu.
Geçen sezon Gedson Fernandes’in ayağına bakan hücum ataklarında bu sezon Rafa Silva’nın ön plana çıkacağının işaretlerini aldık. Rashica ve Semih’in kanatlarda daha etkili olması halinde Siyah Beyazlı hücum hattı çok daha etkili olacaktır.
Okan Buruk ilk yarıdaki tutuk futbol üzerine ikinci yarıya iki değişiklikle başladı. Mertens ve Kerem’i kenara alıp Barış Alper ve Batshuayi’yi oyuna aldı. Bu hamle Galatasaray’ı kendine getirdi. İkinci yarının hemen başında bu ikilinin geliştirdiği atakta golü önleyen isim kaleci Mert’ti. Ancak Beşiktaş rakibinin toparlanmasına izin vermeden ikinci golü buldu. Rashica’nın ortasında Rafa Silva istediği vuruşu yapamadı, Galatasaray savunmasının uzaklaştıramadığı top Svensson düzgün bir vuruşla filelere gönderdi. İlk golün de asistini yapan İsveçli futbolcu bu golü ile geçen sezon kendisini yok sayan hocalarına da bir mesaj veriyordu.
Okan Buruk, 60. dakikada iki değişiklik daha yaptı, Ziyech ve Berkan’ı çıkarıp Yunus ve Kerem Demirbay’ı sahaya sürdü.
Beşiktaş’ta Van Bronckhorst oyuna 67. dakikada müdahale etti. Semih’in yerine Onana’yı alarak orta saha direncini artırmayı hedefledi. Siyah Beyazlılar dengeli oyununu sürdürerek çift santrfora dönen, Icardi- Batshuayi’yi aynı anda oynatan rakibi karşısında fazla pozisyon vermedi. Icardi maçı neredeyse topla buluşamadan tamamladı.
Okan Buruk’un son hamlesi Zaha’ydı. Torreira’nın yerine yıldız ismi sahaya sürmüştü ama bu hamlesi de skoru etkileyecek bir rüzgar estirmekten uzaktı. Buruk’un gol için yaptığı tüm hamlelerine karşın golü bulan isim Beşiktaş oldu. Immobile’nin penaltı golü Galatasaray’ın maça ortak olma ümitlerini söndürdü. Maçın yıldızı olan Rafa Silva’nın bitime yakın sürede gelen golü sahada 10 kişi kalan ve oyun disiplininden kopan Galatasaray’ı şaşkına çevirdi. Uzatmada genç yıldız adayı Mustafa’dan gelen beşinci Beşiktaş golü ise görkemli zaferi müjdeliyordu.
Futbol matematiği nettir, iyi futbol iyi futbolcuyla oynanır. Siyah Beyazlılar, Immobile ve Rafa Silva’ya verdikleri yüksek transfer bedellerinin karşılığını alabileceğini bu maçta gördü. Sonuç olarak Galatasaray, Süper Kupa’da ağır bir yenilgi aldı. Bu yenilgi Sarı Kırmızılı takımın lige henüz hazır olmadığını net bir şekilde ortaya çıkardı. Savunmada Nelsson’un hatası ve Abdülkerim’in penaltıya neden olan hareketi defansta sorun olabileceğinin işaretini verdi. Nelsson açık alanda çok etkisiz bir futbolcu ve hep risk taşıyor, son dakikada gördüğü kırmızı kart da bunun kanıtıydı. Icardi topla buluşturulamadı. Kanatlar çalışmadı. Kısacası Galatasaray daha sezonu açmamıştı.
Beşiktaş ise kayıp bir sezonun ardından yeni sezona kupayla ve umutla girdi. Immobile ve Rafa Silva’nın takıma etkisi daha ilk resmi maçlarında kendisi gösterdi. Paulista ilk yarıda birkaç pozisyonda hata yaptı ama ikinci yarıda toparlandı. Svensson yedekte geçen bir önceki sezonun acısını çıkardı.
Kısacası Beşiktaş akıllı ve uyumlu bir futbolla sonuca gitmesini bildi. Bunda yeni teknik direktör Van Bronckhorst’un takıma verdiği özgüven yadsınamazdı. Beşiktaş dün sadece bir kupa kazanmadı, özgüveni ve itibarını geri kazandı.
