Hemen öne atlayıp “Meclis” demeden önce bir daha düşünmenizi öneririm.
Ne demiş ecdat, “çok bilen çok yanılır.”
“Bunu bilmeyecek ne var, tabii ki Meclis” cevabı, kağıt üstünde doğru. Ama uygulamada kazın ayağı pek öyle değil.
Yasalar, yasama organından başka bir yerde hazırlanmayacaktı. Cumhurbaşkanlığı sisteminin vaadiydi.
Erdoğan, 1 Ekim 2017’deki Meclis açılışında, “Yeni sistemle; yasama, yürütme ve yargı arasındaki ilişkilerin netleştirileceği”ni ilan etmişti.
Yeni sistemin, Meclis’i nasıl güçlendireceğini, Cumhurbaşkanı şöyle anlatmıştı:
“Ülkemizdeki mevcut sistemin en önemli zaafı, bu ilişkilerin birbirine karışıyor olmasıydı. Yasamanın, yürütme organı yani Meclis’te çoğunluğu elinde bulunduran iktidar partisinin veya koalisyon partilerinin tahakkümü altında bulunduğu eleştirisi, böylece ortadan kalkmaktadır.
Bilindiği gibi yeni sistemde, yürütme erkini temsil eden Cumhurbaşkanı’nın bütçe kanunu dışında Meclis’e kanun teklifi veya tasarısı sunma imkânı bulunmuyor. Yasama yetkisi, tamamen milletvekillerimizin uhdesine bırakılıyor.”
Cumhurbaşkanlığı sitesinde duran o konuşmanın başlığı:
“Yeni Sistemle, Yasama Yetkisi Tamamen Milletvekillerimizin Uhdesine Bırakılıyor”.
Fakat sistemin, verdiği sözü tuttuğuna güvenen de çok yanılır.
Abu Dabi dönüşü uçakta, Cumhurbaşkanı’na sosyal medya düzenlemesi soruldu.
Cumhurbaşkanı da nerede, kimlerce, nasıl hazırlandığını şu şekilde ortaya koydu:
“Geldiğimiz nokta, dezenformasyonla daha etkin mücadele etmek adına yeni kanuni düzenlemeler yapmayı zaruri kıldı.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığımız teknik çalışmalarını tamamladı. Ardından da Meclis’te AK Parti Grubumuz bu çalışmayı tekâmül ettirmek üzere çalıştı.
Ortaya çıkan metin üzerinde Fuat Oktay Bey’in başkanlığında arkadaşlarımız toplantılar gerçekleştirdi.
İçişleri Bakanı’mız, Adalet Bakanı’mız, İletişim Başkanı’mız ve ilgili kurum kuruluşlarımızın yöneticileri de çalışma toplantılarında yer aldı. Son toplantıyı da inşallah pazartesi günü gerçekleştirecekler.
Çalışmalarda sona gelindi diyebiliriz. Ardından bu süreç Meclis’e geçecek ve orada tamamlanacak.”
Doğrusunu en yetkili ağızdan duydunuz, uygulamada durum işte budur.
Gerçi yasası henüz çıkmadı, çıkınca zaten önleyecek. Ama biz, yalan ve dezenformasyona şimdiden itibar etmeyelim, bunlarla mücadelesinde iktidara yardımcı olalım.
İYİ PARTİ'YLE SAADET İSTENMİYORMUŞ MEĞER
Zannediliyordu ki iktidar, iki muhalefet partisini kendi yanına çekmeye çalışıyor.
Durduk yere de çıkmamıştı, böyle zannedilmeye başlanmasının nedenleri vardı.
Akşener’e, “eve dön” çağrısı yapılmıştı. Bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan, İYİ Parti’nin yerinin Cumhur İttifakı olduğunu söylemişti.
Erdoğan’ın, “yerli ve milli” olarak değerlendirdiği İYİ Parti’yi, Millet İttifakından koparmak istediği sanılmıştı.
Aynı zan, Saadet Partisi için de fazlasıyla geçerliydi.
Cumhurbaşkanı, Karamollaoğlu’nu ikna edemeyince, Oğuzhan Asiltürk’le yakınlaşmayı denemişti. Saadet’i bu yolla kazanma çabaları, Asiltürk’ün vefatına dek sürmüştü.
Meğer göründüğü gibi değilmiş. Spekülasyonların aslı astarı yokmuş.
Bırakın İYİ Parti’yle Saadet’in peşinde koşmayı...Koşa koşa ‘gelelim, size katılalım’ deseler bile AK Parti, zinhar saflarına kabul etmezmiş.
Abu Dabi’den dönüş uçağında soruldu:
“İleride 6 muhalefet partisinden Cumhur İttifakı ile birlikte olmak isteyenlere kapınız açık mı?”
Erdoğan, kesin bir dille reddetti:
“Haşa. Öyle bir şey olur mu! Böyle bir şeye benim kendi tabanım da müsaade etmez.”
Allah’tan soruldu da Cumhurbaşkanı, spekülasyonlara bir nihayet verdi. Yoksa “yalan yanlış” bilmeye devam edecektik.
Akif Bey, Kemal Bey iyi bir insan ve 6 lideri bir araya getirebilmesi bile büyük başarıdır, en büyük politik başarısıdır. Ancak, sürekli aday olmak ister gibi imaj vermesini riskli ve mantıksız buluyoruz. Aday olmamalıdır, hiç bir parti başkanı aday olmamalıdır. Toplumun genel olarak benimseyeceği bir aday olmalıdır ve bu profilde adaylar vardır. Bazı akp'liler farklı bir adaya oy verebilecekken Kemal Bey'e asla oy vermeyeceklerdir. Matematiğe, mantığa karşı gelinmemelidir...
Yanıtla (32) (3)Akepelilerin oylarına ihtiyacımız yok,zaten tarafsız olanlarda kılıçdaroğlunun son çıkışlarını beğeniyorlar.En başta helallik meselesi ben ce çok iyi oldu.
Yanıtla (0) (0)Ben kimsenin kendisini tek aday olarak sunmasından hoşlanmıyorum. Partilerin içinde de rekabet, aday seçimi olmalı. Tabanın sesi de tercihlere yansımalı.
Yanıtla (0) (0)Seninkiler hazırlamış bir program..!.. Sorulamayacak Sorular Kanunu çıkacak. İnsan Haklarını İhlal Eden Her Soru Kanunla Yasaklanacak.”....şahane daha ne olsun...
Yanıtla (0) (0)Kürsüde, meydanda, uçakta nerde konuşursa konuşsun, silme dezinformasyon örnekleri. Uçacağız dedi ya, harbiden çok güzeldi! Hadi öncekileri geçelim, "bu kardeşinize yetkiyi verin.." dedikten sonra iyice koptu!
Yanıtla (3) (0)128 milyar kaybı, ve arkasından çığ gibi zamlar geldi, Kur, dolar derken dezinformasyon için takım halinde hücum! Meğer zamları Chp yaparmış, zamları devlet yapmazmış!
O yasa çıksın kendileri hakkında şikayetler yağmalıdır. Şikayetcileri durdurmak içinde bir kanun çıkarsın! Ama Geççek!
Vallahi dün Sn.Temel beyi dinledim tv de. Çok düzgün tatlı dilli bir insan. Diyorki bop aslında bip 'dir. Büyük israil projesi. Erdoğan yolundan dönmez millet ittifakı mecburiyet dedi çok haklı. İsraftan söz etti. Belki biraz abarttı 200 milyar dedi ama bence de yıllık 20 milyar liradan az değil ülke yağmalanıyor.
Yanıtla (1) (0)Muhalefet yada çok bilmişler yaygaralik yapmasa iktidar ahlaki yasalari getirmek istiyor ..ahlaki bir adım atınca yaygara kopuyor yok şeriat yok özgürlük falan .bu ülkeyi ak parti harici yöneten gerçekten olmaz .sn imamoglu geldiğini bir düşünün devletin başında biri var olduğunu unuturuz ..çok azda olsa sert mizaç gerekiyor ..yoksa çillere sn yılmaz gibi medyanın samaroglani gibi olur
Yanıtla (3) (41)siyasi etik yasaı getiren davutoğlunu kovdunuz ahlakdan mı bahsediyorsun.belediye başkanı bulmayız dedi reis ,o yasa çıkarsa dedi. ayrıca bahsett,,n yasa çıksa ve uygulansa akpde kim kalır acaba.
Yanıtla (16) (3)sizin ahlak anlayışınız farklı tabi.
Yanıtla (3) (1)Ahlakın temeli adalettir,adalet varsa ahlak da vardır..
Yanıtla (2) (0)Kısaca diyorsun ki; biz vatandaş, birey falan değiliz. Başımıza çoban isteriz bizi gütsün.
Yanıtla (3) (1)" Türkiye yönetilmez idare edilir!" Demirel. Türkiye' ye " disiplinli demokrasi" elbisesi uyar. Çünkü insafsız bir kutuplaşma ve kabileci siyaset toplumda hakim. Bu kör döğüşü sistemi iğdiş ediyor.
Yanıtla (1) (0)Fransa bitmiş siz daha konuşuyorsunuz burda Fransa bitmiş neyin derdindesiniz yok sosyal medya kanunuymuş fuat çalışmışta ordan fahrettin topa girmişte Fransa bitmiş arkadaş.
Yanıtla (2) (0)Yani pilav olmadı, lapa
Yanıtla (1) (0)MHP'yi, BBP'ni kabul edip, Saadet Partsini kabul etmeyen AkParti tabanı, Milli Görüşten Milliyetçi Görüşe mi evrildi? Gelecekte daha ne görüşler göreceğiz Allah bilir.
Yanıtla (19) (2)Şanzımanlı Arçelik geldi aklıma nedense...
Yanıtla (9) (0)Zamanın modası karaçalarak aklanmak. Mesala AKP Grup başkanvekili Fransa’da, Almanya’da 150 euro´ya dolan bir poşet yüzde 7´lik enflasyondan sonra 6-7 kat artarak 750 euro´ya doluyormuş. yüzde 7´lik enflasyon oran karşılığı 10 euro 50 cent olduğu, 150´nin 6 veya 7 katı 750 olmadığı hiç önemli değil. Önemli olan Fransa ve Almanya’nın bizden kötü durumda olması. İnanılmayacak şeylere inanıyorum demek, yalan söylemektir.
Yanıtla (30) (2)Almanyayi helede Fransayi hiiic örnek vermesinler.
Yanıtla (20) (1)Mazallah vatandas örnek alirda sokaga cikarsa Fransizlar gibi
hic bir iktidar önlerinde duramaz. Dogrudur enflasyon vardir
buralarda sosyal yardim alanlar dahi rahatca gecinmektedir.
Elektirik faturalari masinin dörtte biri degil yirmidebiri kadardir.
70 yıldır çözemediğimiz konudur.
Yanıtla (7) (1)İnsanlar düşüncelerinden dolayı yargılanamaz..
Cumhur ittifalkından ,Gelenler olursa kapınız açık olurmu? diyenlere , "Öyle bir şey olurmu ! Buna benim tabanımda müsade etmez demiş. Tarkan"a yine iş düştü. Ah yanar döner a-acayipsin gibi bir beste yapıp söylemeli. Piyasa canlandı . Krizleri fırsata bu seferde millet çevirsin. Hepmi bunlar fırsata çevirecek.
Yanıtla (21) (1)Aslında bu tür dün söylenen ve yapılanların bugün yalanlandığı onlarca -tonlarca örnek var. Fakat ülke olarak alıştık bütün bunlara..Ülkenin bu kadar kamplaştığı dönem belki 12 eylül ihtilaline götüren sağ-sol dönemi olmuş olabilir.Kendi dışında kalan her alanı sözümona terörle iltisaklı göstermek siyasetin yeni modası oldu.Hadi hayırlı sabahlar ..
Yanıtla (13) (1)İslam ,kontrolüne aldığı yeri çöle çevirir .Dün matbaaya jarşydılar bugün internete.
Yanıtla (15) (5)Sosyal medya yasası çıktıktan sonra siz yazı yazdığınız için biz yorum yaptığımız için soğuk Silivri sakini olup havalandırmada karşılıklı görüşürüz.
Yanıtla (24) (2)Durum bu kadar mı kötü , vay halimize. ????
Yanıtla (1) (1)Neden bir adim ilerleyemedik dersiniz yirmi yil boyunca, gelinen nokta, hastanelerden randevu alamiyoruz,aclik,yokluk ve sefalet icindeyiz,her gecen gun kaybediyoruz. Nedenmi zati muhteremin bir dedigi digerini tutmuyor ,hep nabza gore serbet veriyor yani gununu gun ediyor vatandas mi onlar garnitur.
Yanıtla (14) (1)Ben de diyorum ki,
Yanıtla (12) (1)Haşaa! Siyasette olmaz, olmaz..Yeter ki, işlerine yarasın..
Maşallah, maşallah iyi çalışıyorlar hiç endişeleri yok bakanların. Yolsuzlukları ben yapıyorum yada ben göz yumuyorum. Zamları da ben yapıyorum onlar bakıyor, bakan onlar, yapan ben.
Yanıtla (4) (2)Alzaimerliların yönettiği bir komedi ülkesine dönüştük,sonumuz hiçte iyi gözükmüyor,yazık oldu bu ülkeyee
Yanıtla (7) (1)RTE sosyal medianın dezenformasyon verdiğini söylüyor ama kendisi her gün dezenformasyon veriyor. Mesala Türkiye uçtu diyor, Türkiye’ye çağ atlattık diyor, destan yazdık diyor, Türkiye şahlandı diyor, 50-60 sene önce mum ışığında oturduğumuzu iddia, ediyor, kendilerinden önce buz dolabı yoktu diyor yani say, say bitmez.
Yanıtla (28) (2)Vaatler arasında neler yoktu ki, Bakanlar milletvekili olmayacakları için siyasi endişe taşımayacak ve rahat çalışacaklardı. endişe taşımayanı hiç görmedim.
Yanıtla (17) (1)