2024 yılına girmemizin ardından geçen yıla ait nüfus kayıtları açıklandı. Türkiye'nin en kalabalık şehri İstanbul'da kayıtlı nüfus sayısında yaşanan değişim şaşkınlık uyandırdı. İşte detaylar...
Türkiye'nin nüfusu, 2023 yılında bir önceki yıla göre 92 bin 824 kişi artarak 85 milyon 372 bin 377 olarak açıklanmıştı. Yıllık nüfus artış hızıysa 2022 yılında binde 7,1 iken 2023 yılında binde 1,1'e gerilemişti.
Eski İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) genel sekreter yardımcısı Buğra Gökçe, İstanbul'da kayıtlı nüfus geçtiğimiz yıla göre 252 bin 27 kişi azaldığını söyledi. Türkiye genelinde Cumhuriyet tarihinin en düşük nüfus artışı bu yıl kaydedildi.
İSTANBUL'UN NÜFUSU NEDEN AZALIYOR?
Buğra Gökçe'ye göre İstanbul'un nüfusunun azalmasının nedenleri şöyle:
- Uygulanan ekonomi ve konut politikaları nedeniyle Türkiye derin bir gıda ve barınma krizi yaşıyor. Gıda ve konut fiyatlarındaki ölçüsüz artış insanların metropollerde yaşamasını zorlaştırıyor.
- İstanbul'un merkez ilçelerinde yaşayanlar fiyatlar nedeniyle çevre ilçelere göç ederken, çevre ilçelerdekiler de Anadolu şehirlerine geri dönüyor.
- Yabancılara konut satışı uygulaması tüm Türkiye'de konut fiyatlarında artışa neden oluyor. Barınma krizi yaygınlaşıyor. Yüksek enflasyon ile birlikte insanlar doğdukları yerde yaşayamaz hale geliyor.
- Ücretlilerin, çalışanların, emeklilerin elde ettikleri gelirler enflasyon oranında yükselmiyor. Çalışanlar fakirleşiyor, alım gücü düşüyor. Tekrar tekrar uyarıyorum, İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere tüm metropollerde sokakta yaşayan evsizler dalgası bizi bekliyor.
- Yaşanan deprem felaketi bölge şehirlerini derinden etkiledi. Bir çok vatandaşımız başka şehirlere göç etmek zorunda kaldı. Bu göç dalgası da enflasyon üzerinde etkili. Barınma ve gıda maliyetleri arttı. Bu durum da zaten yapısal sorunlarla dolu olan tabloyu daha da kötü hale getirdi.
DENGELİ NÜFUSU DAĞILIMI NE YAPILMALI?
Politikyol'da yer alan habere göre, Buğra Gökçe, ne yapılması gerektiğini de şöyle anlattı:
- Yerel yönetim seçimleri çok kritik. Deprem, iklim, konut, barınma krizi gibi kentlerimizi saran büyük sorunları üretenler veya önceliği bu sorunlar değil rant sistemi olanlar krizi hafifletemez, krizi büyütür ve derinleştirir.
- Halk odaklı, liyakatli, ehliyetli kadrolar kent yönetimlerinde işbaşına gelmezse kentlerdeki rant sistemi devam eder, konut ve gıda krizi büyür.
- Yabancılara konut satışının durdurulması için kentlerden başlayarak güçlü bir direnç örülemezse kriz büyümeye devam eder.
