Genelkurmay eski Başkanı Necdet Özel’in darbe girişimini engellemek için sarf ettiği çaba İzmir’deki FETÖ iddianamesine girdi. O gece birçok komutanı arayan Özel, Ankara’daki bir generale “Gerekirse tankı tankla durdurun ve hainleri vurun” dedi. Ege Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Hakbilen’le de görüşen Özel’in, onun FETÖ’cü olduğunu anlayınca “Memduh da şerefsiz çıktı” dediği öğrenildi.
ÖZEL HABER: KENAN BUTAKIN
Darbe girişiminde Genelkurmay eski Başkanı Necdet Özel’in hainleri engellemek için yaptıkları İzmir’deki FETÖ iddianamesinde yer alıyor. Özel’in Ankara Merkez Komutanlığı’nda görevli olan Emir Astsubay’ı Mustafa Selek, ifadesinde o geceyi anlattı. Özel’in Ege Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen’i arayıp uyardığını belirten Selek “Paşa, telefonu kapattıktan sonra ‘Memduh da şerefsiz çıktı’ dedi” ifadelerini kullandı. İşte Selek’in ifadesi:
‘EVİNİ TERK ETTİ DEDİRTMEM’
“15 Temmuz gecesi bölük komutanım, ‘Mustafa ortalık çok karışık. Komutanın güvenliğini iyi sağlayın. Dikkatli olun’ dedi. Gölbaşı’ndaki tesise gittim. Burada personele silah ve tesisat aldırarak tesisi kapattırdım. Oradan komutanın ikametine gittim. Bu sırada koruma ekibinden biri gelip, ‘Komutanım patlama sesleri geliyor. Kararınızı çabuk verin hangi tedbiri uygulayacağız’ dedi. Komutana ikameti terk edelim dedim. Komutan da, ‘Ne münasebet böyle bir günde evini terk edip kaçtı dedirtmem’ dedi. Hanımefendi de, ‘Necdet gidelim’ dedi. Bu sırada komutanın manevi kızı evden çıkmaya ikna etti.”
Saat 01:00 sıralarında Başbakan Yıldırım’ın Meclis Özel Kalemi Emekli Albay Murat Aydın aradı. Necdet Paşa’nın yanımda olup olmadığını sordu. Bana, ‘Komutan basın açıklaması yaparsa çok iyi olur’ dedi. Komutana telefonu verdim. Konuşma metni hazırladık. Tam metin bitirken NTV’den arandık.”
‘HİÇBİR EMRİ UYGULAMA’
“Komutanım daha sonra Ege Ordu Komutanı Abdullah Recep’i aramamı istedi. Emir subayını arayınca telefona cevap veren olmadı. Bunun üzerine ‘Memduh’u ara bakalım’ dedi. Komutanın görüşme talebini ilettim. Memduh Hakbilen bana, ‘Ne görüşecekmiş’ dedi. Ardından telefonu komutana verdim. Komutanım, ‘Memduh, Abdullah nerede?’ diye sordu. Uygun değil cevabını aldı. ‘Peki sen ne yapıyorsun diye’ sordu. ‘Genelkurmay’dan gelen emrin gereğini yerine getiriyorum’ diye karşılık verdi. Komutanım, ‘Memduh benim canımı sıkma. Sen direkt Genelkurmay’a bağlı değilsin, ordu komutanına bağlısın. Derhal onun emrine gir. Genelkurmay’dan size ne ulaştı bilmiyorum ama hepsi kanunsuz, sakın hiçbir emri uygulama’ diyerek bağırdı. Sonra bir patırtı gürültü ile telefon kapandı. Necdet Paşa bana dönerek, ‘Memduh da şerefsiz çıktı’ dedi.
‘GENELKURMAY’I KURTARIN’
Selek, Özel’in o gece Ankara’da ismini hatırlamadığı bir tuğgeneral ile yaptığı görüşmede de, ‘Ankara’daki durum nedir. Önlemek için bir şey yapıyor musunuz? Genelkurmay’ın önündeki ve sokaktaki tankları kaldırın. Metin Gürak nerede? (4. Kolordu Komutanı)’ diye sorduğunu ve cevaben de, ‘Komutanım bilmiyorum ama kolorduyu Tümgeneral Osman Ünlü Paşa’nın komuta ettiğini öğrendim’ dedi. Komutanım da, ‘Ne akalası var. Bu adam Polatlı Topçu ve Füze Okul Komutanı. EDOK’a bağlı hiçbir organik bağ yok. Bu darbeci sanırım. Sen Gürak Paşa’ya ulaş. Bir ekip kurun. Genelkurmay’ı temizleyin. Nasıl içeri sızarsınız bilmiyorum ama bir şekilde kurtarın’ dedi. Karşıdaki komutanın, Zırhlı Birlikler ve Eğitim Tümen Komutanı’na da ulaşamadıklarını söyleyince de, ‘Ulaşabilirsen gerekirse tankı tankla vurmak suretiyle bu çirkinliği ortadan kaldırın” şeklinde konuştu.”
‘ÖZEL KUVVET’İ TEMİZLEYİN’
“Zekai Aksakallı Paşa’ya da (Yaveri Astsubay Ömer Halisdemir’e darbeci general Semih Terzi’yi ‘vur’ emri veren Özel Kuvvetler Komutanı) ulaştık. Komutanım, ‘Zekai ne durumdasın’ diye sorduktan sonra Zekai paşa düğünden çıktığını ve şöförünün vurulduğunu söyledi. Komutanım, ‘Sana Mustafa albay ile (Komutanın eski koruma müdürü) koruma ekibimden iki astsubay göndereceğim. Sana yardımcı olacaklar’ dedi. Sonra da Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndan görevli Mustafa albayı arayıp, ‘Sana benim ekipten iki astsubay gönderiyorum. Lojmandan da güvendiğin sağlam adamları bul ve Özel Kuvvetler’e git ve o şerefsizlerden nizamiyeyi alın. Zekai’ye bu iş bitene kadar destek olun ve benimle temasta kalın’ dedi.”
‘SİZ DE UÇAK KALDIRIN’
“Sonra Hulusi Akar Paşa’yı, Genelkurmay 2. Başkanını, Kara Kuvvetleri Komutanını aradık ancak ulaşamadık. Ardından Hava Kuvvetleri Komutanı’na ulaşarak telefonu komutana verdim. Komutanım, ‘Abidin duruma müdahale edin. Ankara’da uçaklar uçuyor, siz de uçakları kaldırın. Bu kalkışmaya çalışan hainleri yere indirin. Gerekli önlemlerinizi alın. Böyle bir şey olur mu?’ dedi. Ardından Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi’yi aradık. Komutan, Galip Paşa’ya neredesin dediğinde, güvenli bir yerde olduğunu söyledi. ‘Karargaha ulaşamıyor musun? İlgilenin derleyip toplayın’ dedi. Galip Paşa kimseye ulaşamadığını söyledi.”
‘SAĞLAM GENERAL BUL’
“Ardından 1. Ordu Komutanı Ümit Dündar’ı arayıp telefonu Necdet Paşa’ya verdim. Necdet Paşa, ‘Kardeşim 1. Ordu’dan sağlam bir general bul. Köprüyü ele geçirmişler. Bunlara engel olun. Gerekirse tankı tankla durdurun ve hainleri vurun’ dedi. Ardından da, ‘Komutanlara ulaşamıyorum. En kıdemli sen kaldın. Gerekirse komutayı sen devral ve gerekli emirleri ver’ dedi. Ümit Paşa da görevlendirmeyi Başbaka’nın yapması gerektiğini söylemiş. Necdet Paşa da, ‘Görüş ve bu kalkışmayı engelle’ dedi. Kısa bir süre sonra Dündar Paşa’nın demeçleri televizyonlardan yayınlandı.”
DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANI BOSTANOĞLU'NA 'MÜDAHALE ET' TELEFONU
“Deniz Kuvvetleri Komutanı’nı (Oramiral Bülent Bostanoğlu) aradım. Necdet Paşa ‘neredesin’ diye sordu “Güvenli bir yerdeyim” dedi. Komutanım ‘Veysel Kösele (15 Temmuz gecesi rehin alınan Donanma Komutanı) nerede?’ diye sordu. Bilmediğini söyledi. Necdet Özel daha sonra ‘Bu kalkışmaya müdahale edip, durdurun, engel olmaya çalışın. Elinizden ne geliyorsa yapın’ dedi.
