15 Temmuz darbe girişimi sırasında karargahlarda yaşananlar darbe soruşturmalarının dosyalarına girdi. Kimin hangi tarafta olduğunun anlaşılmadığı anlarda, komutanlar, kaş-göz hareketleriyle astlarını yönlendirip, ihanet emirlerini bertaraf etti. Denizli'de açılan davanın dosyasına giren ifadelere göre, 11. Komando Tugay Komutanlığı'na bağlı tank taburunda darbeci general Memduh Hakbilen'in talimatlarını uygulamaya çalışan Tuğgeneral Kamil Özhan Özbakır'ı da vatansever subaylar böyle pasifize etti.
ÖZEL HABER: KENAN BUTAKIN
15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili açılan ilk davanın iddianamesine giren ifadeler, ihanet gecesi karargahlarda nelerin yaşandığını dakika dakika gözler önüne serdi. Kimin hangi tarafta olduğunun anlaşılmadığı anlarda, komutanların kaş-göz hareketleriyle astlarını yönlendirdiği, ihanet emirlerine uymamalarını istediği ifadelere yansıdı.
Darbecilerle onlara karşı olan askerlerin mücadelesine sahne olan karargahlardan biri de Ege Ordu Komutanlığı'na bağlı 11. Komando Tugayı'ydı. FETÖ cuntası, darbe girişiminin gidişatını değiştirecek hamleyi buradan yapmayı planladı.
Ege Ordusu Kurmay Başkanı Memduh Hakbilen.
DARBECİ PAŞADAN SON HAMLE
600 bordo-bereli Çardak Havaalanı'ndan uçaklarla Ankara'ya götürülecekti. Bu plan uygulanmaya çalışılırken, bölgedeki en büyük tank taburu da cunta tarafından devreye sokulmak istendi. 15 Temmuz gecesi darbe girişimine karşı çıkan Ege Ordu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep'in yardımcısı Kurmay Başkanı Tümg. Memduh Hakbilen, ihanet girişimi vatandaşların direnişine takılınca, Denizli 11. Komando Tugay Komutanı
Tuğgeneral Kamil Özhan Özbakır'ı arayarak tank ve zırhlı araçların İzmir'e gönderilmesini istedi.
Vatandaşların askerlerin Çardak Havaalını'nda, FETÖ'cü hainlerin planını bozmak için yürüttüğü mücadele sürerken, gelen telefondan sonra tank taburunun komutanı Binbaşı Özay Öntürk ve diğer darbe karşıtı komutanların filmlere konu olacak mücadelesi başladı.
Darbeci general Kamil Özhan Özbakır, 16 Temmuz akşamı böyle tutuklanmıştı.
Binbaşı Öntürk, Denizli savcılığına tanık olarak verdiği ifadesine göre evde dinlenirken darbe girişiminden haberi olunca, Çardak Havaalanı'na gönderdiği tank personelinin geri dönmesi için talimat verdi. Tugay Komutanı'nın emri üzerine karargahın etrafına silahsız tanları sevk etti. Öntürk Denizli'de açılan darbe girişimi davasının dosyasına giren ifadesinde daha sonra yaşananları şöyle anlattı:
TANKLARI ÇIKARIN EMRİ GELİRSE UYMAMA KARARI ALDIM
"Tugay Komutanı'nın makamında oturduk. Ziver İnci Albay, Cumhur Yarbay, Fikret Yarbay ile birlikteydik. Ziver Albay sessizce izliyordu. Biz üçümüz ise sürekli yorum yapıp olayları anlamaya çalışıyorduk. Darbe girişimi olduğu artık anlaşılmıştı. Ancak Tugay Komutanı'nın bu darbenin neresinde olduğunu çözememiştik. Ben telefon konuşmalarına tanık olmadığım için değerlendiremiyordu. Darbecilerin yanındaysa tankları 3-4 gün önceden hazırlatmak isterdi diye düşündüm. Oysa böyle bir talimat gelmemişti. Televizyonda tankları görünce, askerin de halka doğru ateş ettiğini görünce kanım dondu. Tankların dışarı çıkartılması şeklinde talimat gelirse uymayacağımı Cumhur Yarbay'a söyledim. Bölük komutanlarına hiçbir şekilde zırhlı araçların hareket etmeyeceği talimatını verdim."
DARBECİ MEMDUH HAKBİLEN'DEN TANK GÖNDER EMRİ
"Tugay Komutanı telefon gelirse dışarı çıkıyordu. Neredeyse karşılamıyorduk. Sabah saat 05'te emir astsubayı Mustafa Mulayim beni arayarak Tugay Komutanı'nın çağırdığını söyledi. Tugay Komutanı'nın makamına çıktım. İçeri de Cumhur Yarbay (Cumhur Özkılıç) vardı. Tugay Komutanı telefonla konuşuyordu. Daha sonra konutuğu şahsın tutuklanan Ege Ordusu Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen olduğunu öğrendik. Telefon konuşmasında Bergama'da tank birliği sözleri geçti. Ben bu konuşmadan şüphelendim. Tugay Komutanı bana 4 tank 2 tane zırhlı muharebe aracı (ZMA) hazırlayın dedi. Ben analamadığımı ifade edince daha yüksek sesle 4 tank 2 ZMA ile İzmir'e gideceğini söyledi."
YARBAY KAŞLARIYLA 'EMRİ UYGULAMA' DEDİ
"Bu sırada Cumhur Yarbay bana kaşlarını kaldırarak hayır işareti yaptı. Ben dışarı çıktım, tugay komutanının kapısını açık bıraktım. Bölük komutanım Yılmaz Uzun'u arayarak 'Komutan 4 tank 2 ZMA istiyor. Bunların hazırlanması 2-3 saat sürer değil mi' diye sordum. Ses tonumdan bunu istemediğimi hissettirdim. Uzun da bu işlemlerin 2-3 saat alabileceğini söyledi."
TANKLARI ÇIKARMAYIN, ORDU KOMUTANIN EMRİ DEĞİL
"Bu sırada Bergama Tank Taburu binbaşı Durmuş Köksoy'du. Benden herhangi bir tank talebi olup olmadığını sordu. Ben de tugay komutanının 4 tank 2 ZMA istediğini söyledim. Kendisi bu emirden ordu komutanının (Abdullah Recep) haberi olmadığını, bunun Memduh Paşa'nın emri olduğunu yerine getirmemi söyledi. Daha sonra Tugay Komutanımız Kamil Paşa'ın Durmuş binbaşıyı arayarak bütün tank ve ZMA'ları göndermelerini istediğini öğrendim."
KAŞLARIYLA HAYIR İŞARETİ YAPTI
"Tugay komutanının makamına geçtiğimde bana tank ve ZMA'ların İzmir'e gidip gidemeyeceğini sordu. Bu sırada Cumhur Yarbay yine kaşlarıyla hayır işareti yaptı. Ben de gidemeyeceğini söyledim. Tugay komutanı o zaman ZMA'lar bulunduğu yerde emniyet maksatlı kalsın dedi."
ORDU KOMUTANI DEVREYE GİRİYOR
İzmir'deki darbecilerin istediği tank ve zırhlı araç desteğine Binbaşı Özay Öntürk ile Yarbay Cumhur Özkılıç engel olurken Ege Ordu Komutanı Abdullah Recep de devreye girdi. Öntürk daha sonra yaşananları şöyle anlattı:
Ege Ordu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep
"Ege Ordu Komutanı Abdullah Recep'in emir subayı benim devre arkadaşım. Sabah 05:36'da aradı. Hareketlilik olup olmadığını sordu. Olmadığını söyledim. Ordu komutanına dönüp, Denizli Tank Tabur Komutanı Özay Öntürk'le görüştüğünü söyledi. Telefonu Ordu Komutanı (Abdullah Recep) aldı. Bana kardeşim diye hitap etti. Sesinden tanımdım. Ben kendimi taktim ederek emrini sordum."
'KARDEŞİM GENÇLİĞİNİ YAKMA, GÖZLERİNDEN ÖPÜYORUM'
"Gençliğini yakacak bir hareket yapma. Sana emir verdiler mi?" diye sordu. Ben benden 4 tank 2 ZMA istendiğini söyledim. Emri kimin verdiğini sordu, tugay komutanının emir verdiğini söyledim. Daha sonra tugay komutanının emri iptal ettiğini söyledim. Ordu komutanı kurmay başkanının (Memduh Hakbilen) yanlış işler peşinde olduğunu söyleyerek 'Sana kim emir verirse versin, amirin de olsa en son emri benden alıyorsun. Gözlerinden öpüyorum' dedi. Emredersiniz diyerek telefonu kapattım. Üsteğmen Yılmaz Uzun'u aradım hiçbir zırhlı araç olmayacağı talimatını verdim."
KOMUTAN DARBECİ Mİ ANLAYAMADIK!
Yarbay Cumhur Özkılıç da ifadesinde Binbaşı Öntük'ün anlattıklarını doğruladı. Tugay Komutanı Özbakır'ın darbeci olup olmadığını ilk başlarda anlayamadıklarını söyleyen Özkılıç "Bergama'daki tank taburunu arayıp, İzmir'e zırhlı araç gönderme emri vermesinden sonra kalkışmada yer aldığından emin olduk" ifadesini kullandı.
11. Komando Tugay Komutanlığı'na bağlı tank taburundan tank ve zırhlı araçlar isteyen Ege Ordusu Kurmay Başkanı Hakbilen, İzmir Valiliği çevresi ile Ege Ordu Komutanlığın'ı kuşatmayı planladığı da dosyaya girdi. Ankara ve İstanbul'da görülen kanlı olayların benzerinin İzmir'de yaşanması, tanklar gönderilmeyince engellendi.
