Tarihi keşifler ülkenin dört bir yanında devam ederken Mardin’de önemli bir keşif yapıldı. Tam 450 bin yıllık geçmişe ait izler bulundu. İşte detaylar…
Mardin'in Kızıltepe ilçesindeki Uluköy Mağarası, yapılan kazılarda 450 bin yıllık buluntulara ev sahipliği yaptı. Bu keşif, Anadolu’da daha önce tespit edilmemiş olan önemli bir Paleolitik kültürel mirasın gün yüzüne çıkmasını sağladı. Mardin Artuklu Üniversitesi'nin öncülüğünde gerçekleştirilen kazılar, bölgenin tarihine ışık tutuyor.
ULUKÖY MAĞARASI'NDA BÜYÜK KEŞİF
Mardin Artuklu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ergül Kodaş'ın başkanlığında yürütülen kazılar, Uluköy Mahallesi’nde bulunan ve tarihi zenginliklerle dolu bu mağarada iki yıl önce başladı. Kazı ekibi, geçtiğimiz yıl ve bu yıl yapılan çalışmalarla Paleolitik Çağ’a ait çok sayıda buluntuya ulaştı. İlk sezon yapılan kazılarda 200 bin yıllık buluntular elde edilirken, bu yıl 23 metre uzunluğundaki mağaranın daha derin katmanlarında 450 bin yıllık eserler bulundu.
TARİHİ YENİDEN YAZAN BULUNTULAR
Doç. Dr. Kodaş, yaptığı açıklamada, Uluköy Mağarası’nda gerçekleştirdikleri yüzey araştırmalarının sonucunda, kazıların yapılmasına ihtiyaç duyulduğunu belirtti. "Yüzey araştırmasında Paleolitik Çağ’a ait buluntuların milattan önce 20 binlerden öncesine tarihlendiğini düşünüyorduk. Ancak kazılar, bu dönemlerin aslında milattan önce 450 bin-500 bin yılına kadar uzandığını ortaya koydu" dedi.
Kazılarda elde edilen buluntular arasında yontma taş aletler ve çeşitli hayvan kemikleri bulunmakta. Bu eserler, dönemin insanlarının beslenme biçimleri ve çevresel koşulları hakkında önemli bilgiler sunuyor. Kodaş, "Elde ettiğimiz taş aletlerin bir kısmı, daha önce yalnızca Levant Suriye hattında görülen özellikler taşıyor. Bu durum, Uluköy Mağarası’nın tarihi önemini artırıyor" şeklinde konuştu.
ANADOLU'DA İLK KEZ TESPİT EDİLDİ
Uluköy Mağarası, bölgenin Paleolitik Çağ’a ait ilk mağara kazısı olma özelliğini taşıyor. Kodaş, "Güneydoğu Anadolu'da daha önce yapılmış bir mağara kazısı yoktu. Bu kazılar, yalnızca bölgenin tarihini anlamakla kalmayıp, aynı zamanda Kuzey Mezopotamya’nın da ilk Paleolitik kazısı olma özelliğini taşıyor" ifadelerini kullandı.
Kazılar sonucunda, "Hummal Endüstri" olarak bilinen yeni bir teknoloji ve yontma taş alet geleneklerinin ilk kez Anadolu'da tespit edilmesi, bölgenin tarihsel ve kültürel zenginliğini gözler önüne seriyor.
GELECEK ARAŞTIRMALARIN ÖNEMİ
Kodaş, kazıların sadece geçmişi değil, geleceği de şekillendireceğini vurgulayarak, "Şu ana kadar elde ettiğimiz veriler çok değerli. İlerleyen yıllarda yapmayı planladığımız kazılar, bu bölgenin tarihini daha iyi anlamamıza yardımcı olacak" dedi.
Bu çarpıcı bulgular, Anadolu'nun derin tarihine ışık tutarken, bölgenin arkeolojik potansiyelini de gözler önüne seriyor. Kazılara katkı sağlayan tüm kurumlara teşekkür eden Kodaş, uluslararası arenada da bu tür buluntuların öneminin vurgulanması gerektiğini ifade etti.
