Bir süreden beri sinema ve dizi sektöründe ajansına bağlı oyuncuların daha çok projede yer almasını sağladığı için soruşturulan Menajer Ayşe Barım’ın dosyası Gezi’ye uzatıldı. Ünlü menajer, 2013 yılında Gezi Parkı olayları sırasında şirketinde çalışan oyuncuları protestolara yönlendirdiği iddiasıyla gözaltına alındı. Barım’a ‘Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme’ suçlaması yöneltildi, bazı oyuncular da ifadeye çağırıldı.
ABDULLAH BİLGİÇ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, bazı sanatçı ve oyuncuların menajerliğini yapan Ayşe Barım hakkında sosyal medya platformlarında yer alan paylaşımlar ve haberlerdeki iddialar ihbar kabul edilip, maddi gerçeğin ortaya çıkarılması için re’sen soruşturma açmıştı. ID Danışmanlık Limited Şirketi’nin kurucusu ve ortağı olan, birçok ünlü oyuncunun menajerliğini yapan Ayşe Barım, sektörde tekelleşmeye neden olduğu iddialarıyla gündeme gelmiş, kendisine karşı çıkan oyuncuları piyasadan uzaklaştırdığı öne sürülmüştü. Barım’a kendisine açılan soruşturma kapsamında yurt dışına çıkış yasağı konulurken, menajerliğini yaptığı Serenay Sarıkaya ‘tanık’ olarak ifade vermişti. Barım hakkında Gezi eylemlerine katıldığı yönünde yazılı ve görsel basında yer alan iddialar üzerine de re’sen soruşturma açıldı. Barım, sabah saatlerinde ‘Türkiye Cumhuriyeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme’ suçlamasıyla gözaltına alındı.
OYUNCULARI GEZİ’YE YÖNLENDİRDİ: İstanbul Başsavcılığı koordinesinde İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin çalışmaları sonucu Barım’ın Gezi davası sanıklarından Osman Kavala, Çiğdem Mater Utku ve Memet Ali Alabora ile olaylarla ilgili yoğun iletişiminin bulunduğu belirtildi. Başsavcılık açıklamasında, Ayşe Barım’ın beraber çalıştığı oyuncuları protestolara yönlendirdiği öne sürülerek “Olayların planlayıcılarından olduğu anlaşılmıştır” ifadelerine yer verildi. Açıklamada geçen yıllardaki Gezi soruşturmalarında olduğu gibi 2013 yılındaki protestolar ve olaylarla ilgili değerlendirmede bulunuldu. Gezi olayları ile ilgili Gürcistan ve Baltık ülkelerinde Turuncu Devrim, Arap ülkelerinde Arap Baharı olarak adlandırılan karışıklıkların, Türkiye’de Gezi protestoları olarak ortaya konmaya çalışıldığı kaydedildi.
SUÇLAMA VAR DELİLİN TESPİTİ YOK: George Soros yönetimindeki Açık Toplum Vakıfları vasıtasıyla maddi destek sağlandığı sonrasında ise sosyal medyadaki paylaşımlarla karışıklığa zemin hazırlanmaya çalışıldığı ileri sürüldü. Ayşe Barım, menajerlik şirketinde çalışan oyuncuları protestolara yönlendirmekle suçlandı. Öte yandan Barım’ın, Memet Ali Alabora ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği, bir bildiri yayınlanması konusunda fikir alışverişi yapıldığı ancak bu bildirinin içeriğinin tespit edilemediği belirtildi. Soruşturma kapsamında, Barım’la bağlantılı olduğu belirlenen oyuncular Halit Ergenç ve Dolunay Soysert’in ardından Mehmet Günsür ve Rıza Kocaoğlu da polis eşliğinde ifadeye getirildi. Öte yandan Barım’ın evinde ve iş yerinde arama yapıldı. Öte yandan Barım’ın evinde ve iş yerinde arama yapıldı.
BİRİLERİ BENİ HEDEF YAPTI: Oyuncu Serenay Sarıkaya ile şarkıcı Mert Demir’in gerçekte sevgili olmadığını, bu işi ayarlayanın ise Sarıkaya’nın menajeri Ayşe Barım olduğu öne sürülmüştü. Barım’ın, kendisine biat etmeyen oyuncuları da piyasadan uzaklaştırdığı iddia edilmişti. İddialar üzerine olay magazinden çıkıp Rekabet Kurulu’nun gündemine gelmişti. Kast ajansları ve menajerler hakkında soruşturma açılmış ve yaşananların ardından Ayşe Barım ilk kez konuşmuştu. Barım “Adli sürece gideceğiz, şu an konuşacak pek bir şey yok. Şu anda anlatacak bir şey yok. Bir soruşturma açıldı, sektördeki bazı şirketlere, bunlardan birisi benim şirketim... Biz bunlar için cevabımızı vereceğiz. Ben hedef oldum, yapacak bir şey yok. İnşallah bundan sonra hukukla devam edeceğiz, takip edeceğiz ve burada benim yapabileceğim pek bir şey yok” demişti.